
Proje Çok, İş Yok
Erzurum’un kaderi yine değişmedi. Her seçim öncesi aynı cümlelerle süslenen vaatler: “İstihdam yaratacağız, gençler iş bulacak, Erzurum kalkınacak.”
Ama her defasında sonuç aynı. Açılışlar var, ama işler yok. Proje tabelaları dikiliyor, sonra sessizlik.
Erzurum’un istihdam hikayesi, adeta “başlamadan biten projeler” arşivine dönmüş durumda.
Kâğıt Üzerinde Kalkınma
Raporlarda Erzurum hep “öncelikli bölge”, “teşvik kapsamı genişletilen il” olarak geçiyor.
Ama bu kâğıtların şehre bir faydası yok.
Gerçekte sanayi yok, üretim yok, yatırımcı yok.
Kâğıt üstünde teşvik var ama iş arayan genç için kapı kapalı.
Bu şehir, yıllardır “geleceği parlak” denilerek bekletilen bir şehir. Artık o gelecek gelmedi, umut da tükendi.
Gençler Umudu Başka Şehirde Arıyor
Bugün Erzurum’un gençleri, diplomasını aldığı gün gitmeyi planlıyor.
“İş bulursam dönerim” diyenlerin çoğu dönmüyor.
Çünkü Erzurum’da iş aramak, sabır testi gibi.
Devlet kurumlarına alımlar az, özel sektör yok denecek kadar zayıf.
Bir şehir düşünün, eğitimli gençlerine iş sunamıyor ama onları kaybetmekte çok başarılı.
İhale Var, İcraat Yok
Erzurum’da ne zaman bir yatırım konuşulsa, ihale süreci gündeme geliyor.
Ama ihalenin başladığı yerde iş bitiyor.
Ya iptal, ya erteleme, ya da “ödenek yetersizliği” bahanesiyle rafa kaldırma.
Yani devlet, proje başlatıyor ama tamamlamıyor.
Bu yüzden Erzurum’un kaderi, yarım kalan inşaatlar, boş araziler ve unutulmuş vaatlerle dolu.
Kamu Kurumları İstihdam Yerine Oy Sayıyor
İstihdam politikaları da siyasi hale gelmiş durumda.
Kamu kurumları işe alımda liyakatten çok torpili gözetiyor.
Gençler alın teriyle değil, “kimden referans aldığıyla” ölçülüyor.
Bu anlayış değişmeden Erzurum’da ne sanayi gelişir ne üretim başlar.
Çünkü iş, hak edene değil, yakına gidiyor.
Gerçek Kalkınma: Gençlerin Şehirde Kalması
Bir şehirde genç nüfus kalmıyorsa, o şehir kalkınamaz.
Erzurum’un geleceği, sadece yeni yollar ya da yeni binalarda değil, gençlerin şehirde kalmasında yatıyor.
İstihdam yoksa eğitim de anlamını yitiriyor.
Üniversite her yıl binlerce mezun veriyor, ama çoğu mezun ertesi gün Erzurum dışına çıkıyor.
İşte asıl beyin göçü budur: Şehir kendi evladını tutamıyorsa, kalkınma sadece hayaldir.

Erzurum yıllardır “geleceğin yıldızı” olarak anlatılıyor, ama o yıldız bir türlü doğmuyor.
Çünkü yönetenler hâlâ söz veriyor, ama iş yaratmıyor.
Bu şehir artık vaat değil, üretim istiyor.
Yatırımcının önündeki duvarı kaldırmadan, liyakati merkeze koymadan, sanayiyi gerçek anlamda kurmadan hiçbir proje nefes alamaz.
Erzurum’un tek isteği basit: Eşit fırsat, kalıcı istihdam, gerçek kalkınma.