Tülay Dikmen ile Cuma Köşesi

Tarih: 18.07.2025 14:21

SÜNNET BU DEĞİL!

Facebook Twitter Linked-in

 

Evet, yine yazdığım yazıya tepkiler durmadı:) 

Hani bir serzeniş cümlesi vardır ya, yeri gelince uzata uzata söylediğimiz: 

"BEN NE DİYORUUUMM, SEN NE DİYORSUN!!? 

Tam da yeri..
Ben sayfalarca yazıyorum, içinden bir cümleyi cımbızlayıp, arkasını-önünü kesip tek başına kopyalayıp bana göndererek yapılınca tam da bu oluyor işte!


**Evet o dönem yemek masası varmış da, o masayı bırakıp özellikle yerde yememiş! 
Bunun benzeri sünnetlerde yine o dönemin şartlarına göreymiş..** 

8073 harf, 993 kelimeden oluşan geçen haftaki yazıdan bu iki cümleyi alıp bana: 

"""İslam evrensel bir dindir, zamanın şartlarına göre yorumlamak haddiniz mi?"" 
yazan okurumuza cevaben yazıyorum bugün.. 

Bu iki cümleyi daha da genişleterek ve İslâmın evrenselliğini anlatarak! 

Evet İslâm evrenseldir..
Ancak Efendimiz'in (SAV) yaşamı dönemseldir! 

İslâmın evrenselliği Kur'an ile, Kur'an'da yazan; evrensel, zamandan mekandan, kişiden, toplumdan, ırktan, mezhepten bağımsız kurallarla sabittir! 

Kur'an'da yazılı bu kuralları uygulamakla, anlatmakla görevli elçi de peygamberimizdir! 

En güzel ve doğru şekilde anlatmıştır, uygulamıştır da zaten.. 

Ama bulunduğu zamanın "şartlarına" uygun yaşayarak! 

O'nun yaşarken, hayata dair gösterdiği "tavırlar" tavırları sergilerken "zamanın şartlarına uygun araçlar" ile "uyguladığı kurallar" birbirinden farklıdır! 

Bunun ayrımını yapamadığımız için Müslüman toplumlar olarak yerimizde sayıyoruz..
Hatta yerimizde saymayı da geçin günden güne geri gidiyoruz! 

Tavırları ve uyguladığı kurallar sünnettir! 

*Meselâ iş ahlakına dair kurallar!
*Hak yememeye dair kurallar!
*Temizliğe yönelik kurallar!
*Tüketime yönelik kurallar!
*Kadına, çocuğa, yaşlıya davranışa yönelik kurallar!
*Haram-helal dengesine yönelik kurallar! 

Birde sünnet olarak hayata dair, "dönemin" şartlarına uygun yaptığı şeyler var evet.. 

Ama dönemin gerekliliği!
Bunu ayırt etmek zorundayız! 

Meselâ; ağaç gölgesinde otururmuş..
Ağaç gölgesinde oturmak sünnet mi?
Sünnet tamam..
Bizde oturalım, oturunca sünnettir diyelim, bir sünneti yerine getirmişliğin bilincinde sevap da alalım..
Buraya kadar tamam.. 

Peki, niye otururmuş?
Serinlemek, güneşten korunmak için değil mi? 

Ben şemsiye açsam, şapka taksam gölge için mesela, yahut vantilatör veya klima kullansam?
Sünnete aykırılık mı yapmış olurum?
Ya da bu imkanlar O'nun döneminde olsaydı, bunları bırakıp yine ağaç gölgesi mi kullanırdı? 

MİSVAK!! 

En bilinen, en çok önerilen, en çok ehli sünnet göstergesi...(!) 

O dönemde ağaç yapısı itibari ile; dalının kabuğu soyulunca lif lif ayrılan, fırça gibi bir şekil aldığından diş temizliği için kullanılmış..
Fırça yokmuş çünkü!! 

Misvak kullanmak sünnet(!)
Değil efendim kusura bakmayın.. 

Ağız temizliğidir sünnet olan!
Elektrikli diş fırçası icat edilmiş olsaydı, diş ipi icat edilmiş olsaydı, kullanmaz mıydı Efendimiz (SAV)?? 

"Eğer ümmetime zor gelmeyeceğini bilseydim, her namazdan önce dişleri **misvakla** temizlemelerini emrederdim.”
(Buhârî, Cum’a, 8) 

Bu hadise bakınca asıl vurgulanan şey misvak mı, temizlik mi?
Amaç ağız bakımıdır, hijyendir, dişlerin arasını temizlemektir!
Misvak fırça görevi gören bir araçtır! 

Kirli kapları toprak ile temizleyelim, külle parlatalım o zaman?! 

Deterjan kullanmak da sünnette yok? 

Kıyafetleri elde yıkayalım, makine kullanımı da sünnette yok! 

Mesela Efendimiz (SAV) deveye binerdi...
Şimdi biz “Sünnettir” diyerek şehir içi veya şehirler arası ulaşımda deve mi kullanalım? 
Yoksa arabayla, dolmuşla, uçakla gidince günaha mı giriyoruz? 

Veya hurma yiyordu diye, muz yemek, erik yemek mekruh mu? 

Kahve o dönem yok olduğu için içmediğinden, kahve haram mı? 

Mesela hurma dalından yapılmış tarak kullanması da sünnet! 

Bugün plastik tarak kullanmak bidat mı oluyor? 
Eğer öyleyse berbere gitmek de günahtır!
Çünkü Peygamberimiz saçını kendi keserdi ?! 

Eleştiride bulunan okurumuza ve onun gibi düşünenlere seslenelim.. 

Elinizdeki telefon veya bilgisayardan okudunuz geçen haftaki yazıyı meselâ!? 

Wi-fi de kullandınız elbette.. 

Eee!? 

Bu dönemin şartlarını kullanırken,
niye takıldınız "o dönemin şartları" cümlesine..? 

O dönemdeki gibi iletişim niye kurmuyoruz o zaman? 

Evet geçen hafta yazdığım yazının altına nokta değiştirmeden tekrar imzamı atıyorum.. 

Lütfen tekrar okuyun..
O yazıdan bu eleştri çıkmaz! 

Sonuç olarak; İslâm evrenseldir evet! 

Ancak İslâmın özü, ruhu; kolaylık, temizlik, paylaşım, doğruluk, dürüstlük ve adalettir. 

Temizlikte, giyimde-kuşamda, alet edavat kullanımında, tavırda davranışta, yeme-içmede şekle takılı kalanlar..
Yani kabuğuna takılıp özünü kaçıranlar, sünneti mi yaşatıyor? 

Biz, 1400 yıl öncesinin araçlarını değil, o dönemdeki Kur'an emirlerine uygun ahlakı yaşatalım ki sünnet yerini bulsun. 

6 Şubat depremini örnek vererek bitireyim.. 

O depremde 53 bin küsür kişi hayatını kaybetti hatırlarsanız? 

"Deprem öldürmez, bina öldürür" diye de bir tabir vardır..
Doğrudur da bu tabir..
Japonya'da sürekli ve bizdekilerden kat kat şiddetli depremde, kimsenin evi yıkılmıyor, kimse ölmüyor meselâ!? 

Şimdi ne alâka dediniz..
Şu alâka: 

6 Şubat depreminde yıkılan binaların müteahhitlerinin %80'i MUHAFAZAKÂR MÜTEAHHİTLERMİŞ!

YANİ DÎNİ HASSASİYETLERİ OLAN!

Belki suyu oturarak içen, belki misvak kullanan, belki yer sofrası tercih eden, belki..…

Efendimiz'i, (SAV) "SÜNNETLERİNİ" göstere göstere yaşayan!! 

Eee, fesat karıştırıp aldıkları ihaleler?
Ucuza kaçmak için inşaatın yapımında çaldıkları yahut eksik bıraktıkları malzemeler? 

Hani doğruluk sünneti?
Dürüstlük sünneti?
Hak-adalet sünneti? 

Bunları unutmuşlar mıydı acaba? 

Şimdi bugün Efendimiz (SAV) karşılarına çıksa; misvak kullandıkları için, yer sofrasında yedikleri için vs tebrik eder miydi?
Aferin, sünnetimi ihya edenlerdensiniz der miydi? 

Yapmayın etmeyin..
Sünnetlerin bir kısmı zamanın şartlarına göreymiş dememden rahatsız olup, "İslam Evrenseldir!" diyenler... 

Evet; 
*Adalet
*Doğruluk
*Paylaşım
*İsraftan kaçınmak
*Kibirden uzak durmak
*Mal biriktirmemek
*Makam-mevki hırsı gözetmeme
*Yaşlı-çocuk-kadın-zayıf-güçsüz-hasta-fakir hakkına riayet ve yardım etmek
*Zulmetmemek
*Zulme sessiz kalmamak
*Hak yememek
*Gösteriş yapmamak
Bunlar ve çok daha fazlası...


İSLÂM'IN EVRENSEL KURALLARIDIR!
VE BU KURALLARA UYGUN YAŞAYAN EFENDİMİZ'İN (SAV) HER TAVRI DA, HALİS SÜNNETTİR!
Anlatabilmişimdir umarım. 

Rabbim aklımızı hakkıyla kullanmayı nasip eylesin inşallah...


                                                            VESSELÂM...
 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —