Gürkan Karaçam

Tarih: 14.11.2025 13:47

C-130’un Düşüşü ve Zekâ Sahibi İnsanların Gördüğü Görünmez Savaş

Facebook Twitter Linked-in

Zeki insan bilir: Bir uçak düşer, ardından sadece yüreklere değil, insanların zihinlerine de ateş düşer.
C-130’un düşmesi bir kazadır ya da değildir; ama kazanın etrafında dönen söylemler, kaza değildir.
Sen zeki insansın, meseleyi metal yığınıyla sınırlamazsın.
Çünkü psikolojik harp, olayla değil olayın işlenişiyle ilgilenir.

Birileri hemen işe koyuldu.
Kimisi soru soruyor gibi yaptı; kimisi sorgulatmak istedi.
Kimisi acıyı konuşuyor gibi göründü; kimisi acıyı araçsallaştırdı.
Kimisi “bilmiyoruz” dedi; kimisi bilinmezlikten iktidar devşirdi.
Sen bunları görürsün. Çünkü akıl, sis içinde bile yönünü bulur.

C-130’un düşüşünden sonra sahneye çıkan söylem gruplarını tek tek çözümleyelim zeki insan, çünkü bunların her biri görünmeyen bir cephenin neferidir.

 

1. “Devlet Saklıyor” Mealinde Konuşan Grup

Bu söylemin amacı merak uyandırmak değil; güvensizlik üretmektir.
Bir olayı araştırmak başka şeydir, bir devleti töhmet altında bırakmak başka bir şeydir.
Bu grup şunu hedefliyor:
Devletin bilgi akışını yavaşlattığı anları “gizlemeye çalışma” gibi göstererek otoriteyi zayıflatmak.

Zeki insan sen bilirsin:“Bilginin gecikmesi, kötü niyetin kanıtı değildir. Ama kötü niyetli insanlar gecikmeyi kanıt gibi sunar.”

 

2. “Ordu Zafiyete Uğradı” Mealinde Konuşan Grup

Bu söylem özellikle dış aktörler ve onların içerideki mikrofon uzantıları için altın madenidir.
Amaçları basit:
Moral çökertmek, askere güveni sarsmak, toplumun dayanıklılığını kırmak.

Sen zeki insansın, şu gerçeği bilirsin:
Kazaları devletler değil, sistemler yaşar.
Hiçbir sistem de sıfır risk yoktur.
Ama psikolojik harp, her kazayı “çöküşün habercisi” gibi pazarlamayı sever.

 

3. “Bu iş normal değil, arkasında kesin biri var” Mealinde Konuşan Komplo Tüccarları

Bu grup bilgi üretmez; belirsizliği istismar eder.
Zihinlerin zaafıyla oynar, duygunun boşluğundan ekmek yer.
Onların hedefi hakikati bulmak değil; hakikatin yerini dolduracak kadar gürültü çıkarmaktır.

Unutma zeki insan:
“Gerçeği karartmanın en etkili yolu yalan söylemek değil; çok fazla ihtimal üretmektir.”

 

4. “Neden hemen açıklanmıyor?” Mealinde Konuşan Aceleci Manipülatörler

Onlar bilir ki devlet açıklama yapmasa da konuşacak olanlar çıkar.
Ve o boşlukta istedikleri her senaryoyu ileri sürebilirler.
Bu söylemin amacı şudur:
Devleti zamana karşı köşeye sıkıştırmak ve her gecikmeyi “şüphe” olarak işlemek.

Sen zeki insansın, zamanın manipülasyonun hammaddesi olduğunu bilirsin.

 

5. “Bu kazadan kim kazanıyor?” diye sorup işaret parmağını içeriye çevirenler

Bunların derdi kazananı bulmak değil; kaybedeni belirlemektir.
Ve kaybedeni genelde devleti işaret ederek belirlerler.
Bu söylem türünün uzun vadeli hedefi:
Toplumsal birlik duygusunu kırmak, her olayı iç hesaplaşmaya dönüştürmek.

 

Peki bu söylemlerle ne yapmaya çalışıyorlar sevgili zeki insan?

Senin için resmi sadeleştiriyorum

Bunları yapanların bir kısmı farkında; bir kısmı farkında olmadan psikolojik harbin mühimmatı oluyor.

Sen şunu bilirsin zeki insan:
“Bilgisiz yorum, düşmanın en ucuz cephanesidir.”

 

Ama asıl bilmen gereken şey şu:

C-130’un düşüşü bir trajedidir;
trajedinin etrafında dönen akıl oyunları ise bir operasyondur.

Bu operasyonun hedefi uçak değildir.
Bu operasyonun hedefi sensin.
Zekân, muhakemen, reflekslerin, güven duygun…

Ama sen zeki insansın.
Sen sadece “olayın nasıl olup bittiğini” değil, olayın nasıl anlatıldığını da  incelersin.
Sen sadece “söylenen kelimeyi” değil, kelimenin altındaki niyeti de okursun.
Sen sadece  “acıyı” değil, acı üzerinden kimlerin ne hamle yaptığını da görürsün.

Unutma zeki insan:
“Uçak yere düşünce millet üzülür;
fakat algı yere düşünce millet çözülür.”

Ve bizim ülkemizde çözülmeye izin verecek kadar şaşkın insanlar yoktur.
Bu yazıyı okuyan zekâlar oldukça, hiçbir psikolojik harp başarılı olamaz.

Gürkan KARAÇAM 

 

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —