Siyaset Uzmanı Ülker Piriyeva: “Mustafa Kemal Atatürk’ün 87. Yıldönümünde Ebedi Mirasına Saygı ve Bakü’de Düzenlenen Anma Töreni”
10 Kasım - Azerbaycan/Türkiye
10 Kasım, Türk milletinin ortak hafızasında yalnızca bir anma günü değil, milletçe derin bir saygı, minnet ve düşünüş anıdır. Bu tarih, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikal ettiği, ancak fikirleri, ilke ve inkılaplarıyla yaşayan bir lider olarak sonsuza dek yolumuzu aydınlatmayı sürdürdüğü gündür. Aradan geçen 87 yıl, Atatürk’ün bıraktığı eşsiz mirasın zamanın bütün sınavlarından güçlenerek çıktığını ve Türk dünyasının ortak değerlerinden biri haline geldiğini bir kez daha göstermektedir.
Atatürk, yalnız bir devlet kurucusu değil, aynı zamanda bağımsızlık, çağdaşlık, akılcılık ve insanlık ideallerinin öncüsü olarak dünya tarihinde özel bir yere sahip liderdir. Onun öngörüsü, cesareti ve milletine duyduğu sınırsız güven, yalnız Türkiye’nin değil, bütün Türk dünyasının kaderinde belirleyici rol oynamıştır.
Bu yıl da 10 Kasım, Azerbaycan’da büyük bir saygı ve duygu yoğunluğu ile anıldı. Türkiye Cumhuriyeti’nin Azerbaycan’daki Büyükelçiliği, Büyükelçi Birol Akgü’nün rehberliğinde Bakü’de özel bir anma töreni düzenledi. Büyükelçiliğin bahçesinde gerçekleştirilen törene diplomatik misyon temsilcileri, Azerbaycan devlet kurumlarının yetkilileri, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve basın mensupları katıldı. Tören, hem Atatürk’e duyulan derin minnetin hem de Türkiye ile Azerbaycan arasındaki kardeşliğin güçlü bir sembolü oldu.
Büyükelçi Birol Akgün, törendeki konuşmasında hem Atatürk’ün ilke ve değerlerine vurgu yaptı hem de iki ülkenin sarsılmaz birliğini ifade eden tarihi sözleri hatırlattı. Konuşmasında, Ulu Önder Haydar Aliyev’in “Bir Millet, İki Devlet” şiarını anarak, bu anlayışın köklerinin Mustafa Kemal Atatürk’ün düşünce dünyasında da bulunduğunu belirtti. Büyükelçi, Atatürk’ün “Azerbaycan’ın kederi bizim kederimiz, sevinci bizim sevincimizdir” sözlerini yeniden dile getirerek, iki ülke arasındaki dostluğun yalnız diplomatik bir ilişki değil, gönülden gelen bir bağ olduğunu vurguladı.
Bu anlamlı ifadeler, törende bulunan herkesin yüreğine dokundu. Çünkü hem Atatürk’ün hem de Haydar Aliyev’in düşünceleri, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki kardeşliğin ideolojik temel taşlarını oluşturmaya devam ediyor.
10 Kasım, yalnızca geçmişi hatırlamak değil; Atatürk’ün çağdaş dünyaya yön veren liderlik anlayışını, milletine duyduğu sorumluluk bilincini ve bağımsızlık idealini geleceğe taşımak için yeniden söz vermektir. Bugün Atatürk’ün mirası, hem Türkiye’de hem de Azerbaycan’da ilerlemenin, gelişmenin ve birlik düşüncesinin en güçlü ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
Mustafa Kemal Atatürk, bir milletin kaderini değiştiren lider, bağımsızlık mücadelesinin sönmez önderi ve çağları aşan fikirlerin sahibi olarak daima saygıyla, özlemle ve rahmetle anılmaktadır. Bakü’de düzenlenen anma töreni de onun mirasının sınırları aşan bir değer olduğunu bir kez daha ortaya koymuş, Türk milletinin birlik ve kardeşlik ruhunu güçlü bir şekilde yansıtmıştır.
Atatürk’e sonsuz saygı, minnet ve rahmetle…