Köşe Yazarları

Köşe Yazarları Haberleri

Zenginler Gezegen Kurtarıyor, Fakirler Hayatta Kalma Derdinde

Zenginler Gezegen Kurtarıyor, Fakirler Hayatta Kalma Derdinde

Çevre hareketi artık bir prestij alanı, bir ayrıcalık göstergesi. Oysa dünyanın gerçek yükünü hâlâ en yoksullar taşıyor.

Zenginler doğayı koruma projelerine milyonlar akıtıyor, fakirler hâlâ çöpten besleniyor. Bu çağın çevreciliği bile sınıfsal.

Dünya iklim krizinin eşiğinde ama gezegeni kurtarma projeleri sadece davetiyeli.
Bir yanda sürdürülebilirlik konferanslarına özel jetle gelen milyarderler, diğer yanda hayatta kalmak için soba yakmak zorunda kalan insanlar…

Zenginler artık “gezegen kurtarma” işine yatırım gözüyle bakıyor. Her biri kendi adına bir fidan ormanı, bir karbon nötr tesisi, bir vegan restoran zinciri açıyor.
Ama o sırada Afrika’da, Güney Asya’da, Orta Doğu’da insanlar hâlâ susuzluktan, açlıktan, hava kirliliğinden ölüyor.

Çevrecilik, yoksulun sırtına yüklenen ama zenginin adına yazılan bir afiş haline geldi.
Bir yanda çöpten ayrıştırma yapmaya çalışan aileler, diğer yanda çöpün ne olduğunu bilmeyen CEO’lar…

Zenginler karbon ayak izini konuşurken, fakirler hâlâ “bu akşam sobada ne yakacağız” diye düşünüyor. Birinin derdi karbon salımı, diğerininki ekmek.
Ve ne yazık ki bu iki dünyanın kesişim noktası yok.

Küresel ısınmanın en büyük yükünü fakir bölgeler çekiyor. Sel vurduğunda onlar evsiz kalıyor. Kuraklık geldiğinde onlar mahsulsüz kalıyor.
Ama kürsülerde konuşan hep başkası. Yardım toplayan da, bağış toplayan da, fon yaratan da…

Çevrecilik bir duyarlılık meselesi olmaktan çıkıp, prestij kartına döndü.
“Organik” market alışverişi yapanlar gezegeni kurtardığını sanıyor, ama o ürünü yetiştiren çiftçi hâlâ borç içinde.

Ve kimse şu soruyu sormuyor:
Dünya gerçekten kurtarılmak mı isteniyor, yoksa vitrinde biraz daha temiz görünmek mi?



Haber Editörü

Hakan DİKMEN

hakandikmen30@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku