Vatandaş olarak ülkenin içinde bulunduğu durumu değerlendirdiğimizde, hayal kırıklığı ve eleştirilerin giderek arttığını gözlemlemekteyiz. Hem hükümetin destekçileri, hem de muhalefetin takipçileri arasında yaşanan bu durum, ülkenin yönetimine dair ciddi bir memnuniyetsizliği yansıtmaktadır. Ekonomik zorluklar, düşük emekli maaşları, artan pahalılık ve vergi yükünün artması gibi konular, vatandaşların hayal kırıklığına neden olmaktadır. Her geçen gün yaşanan ekonomik sıkıntılar, insanların yaşam standartlarını olumsuz etkilemekte ve gelecek kaygılarını artırmaktadır. Bu durum, hükümetin kendi taraftarları arasında bile eleştirilere ve hayal kırıklığına yol açmaktadır. Ayrıca, hükümetin politikalarına yönelik eleştiri ve memnuniyetsizlik, sadece ekonomik meselelerle sınırlı değildir. Adaletsiz dağılım, yolsuzluk iddiaları, demokratik değerlerin zayıflaması gibi konular da vatandaşların eleştiri ve rahatsızlığını tetiklemektedir. Bu noktada, vatandaşlar olarak, sorunlara karşı sesimizi yükseltmek ve değişim taleplerimizi dile getirmek önemlidir. Ülkenin yönetiminde etkili bir muhalefetin bulunmaması da hayal kırıklığı ve eleştirilerin artmasına neden olmaktadır. İktidarın denetlenmesi, alternatif politikaların sunulması ve halkın beklentilerine uygun bir yönetim anlayışının oluşması için etkin bir muhalefetin varlığı büyük önem taşımaktadır. Vatandaş olarak, ülkenin geleceği için daha adil, kapsayıcı ve sürdürülebilir politikaların hayata geçirilmesini talep etme hakkımız vardır. Hayal kırıklığına neden olan faktörleri tespit etmek, eleştirilerimizi dile getirmek ve değişim için mücadele etmek, vatandaşlık görevimizdir. Sonuç olarak, vatandaş gözüyle ülkenin durumunu ele almak, hayal kırıklığı ve eleştirilerin farkında olmak anlamına gelir. Bu durumu değerlendirerek, hükümetin ve muhalefetin daha iyi bir işbirliği içinde çalışması, vatandaşların taleplerinin karşılanması ve ülkenin geleceği için daha güçlü adımlar atılması sağlanabilir. Necat Kacan