Ulaştırma Konusunda Sesimizi Ulaştıramadıklarımızdan mısınız?

Ulaştırma Konusunda Sesimizi Ulaştıramadıklarımızdan mısınız?

Ulaştırma Konusunda Sesimizi Ulaştıramadıklarımızdan mısınız?

Ulaştırma Konusunda Sesimizi Ulaştıramadıklarımızdan mısınız? Kendiniz için istemediğiniz şeyi başkaları için neden reva görüyorsunuz? Erzurum’un en büyük sıkıntısının ne olduğunu size sorsalar ne diye cevap verirsiniz bilmem ama bana göre bu şehrin tek bir derdi var o da ulaşımdır… Sabah mesai saati başlangıcı ve akşam mesai saatleri sonu arasında özel halk otobüslerinin ve belediyenin kuruma ait araçlarında izdiham yaşanıyor. Bu izdihamın detayına inmeyeceğim çünkü işin sonu sıkıntılı yerlere kadar gider. Ulaşım, trafik ve kontrolsüzlük bu şehrin tek derdi, tek sıkıntısıdır. Farkında mısınız? Evet, farkındayız diye bir cevabınız var ise neden çare üretmiyorsunuz? Diye sormak için bu yazıların yazılmasını mı bekliyordunuz? desek, umarız ki birilerinin canı sıkılmaz. Yok, farkında değiliz diye bir cevabınız var ise kısaca bu ne aymazlık der, çıkarız işin içerisinden… Evet, farkındayız ama çaremiz yok, imkânlarımız bu kadar diye bir cevabınız var ise bu daha vahim. Üzüntü verici ve hatta üzerinde düşünülmesi gereken bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Seçimlere şunun şurasında sayılı günler kalmışken, masa başlarında hesaplar kitaplar yapılmaya başlanmışken, perde arkalarında isimler-kartvizitler ve senaryolar dolaşırken birilerinin kalkıp oy isteyeceği insanların ayağına kadar gidip göğsünü gere gere oy isteyebileceği inanın aklıma hiç gelmiyor. Belediyecilik hizmetleri esnasında hizmeti veren ile hizmet edilen arasında meydana gelen olumsuzlukların her zaman bir haklılık payları olduğu bilinmektedir. Belediyecilik hizmetleri zor ve bir o kadar da karmaşık bir durum olarak her daim karşımıza çıkmaktadır. Ama ne olur ise olsun vatandaş her zaman haklıdır… Bunu kaldırıp, indirmenin veya başka yerlere çekmenin hiç bir mantıklı açıklaması yok. Vatandaş her zaman haklıdır. Vatandaş suçlu olsa bile haklıdır? Neden mi, haklıdır? Tek bir madde ile olayı bağlayalım isterseniz… Vatandaşa hizmet etmek için göreve talipli olan sizsiniz. Göreve gelir isem size şu şu şu hizmetleri vereceğim, sunacağım, getireceğim, sağlayacağım vaadinde bulunan sizsiniz. Kimse, kimseyi seçim zamanında elinde silah ile teslim alıp zorla şuraya başkan ol diye zorlamadı. Kimse kimseye gel bana başkan ol ve beni koyun gibi güt diye de saçma sapan bir istekte bulunmadı. Şimdi kalkmışsınız kimselerin aklına hayaline gelmeyen bir sürü bahane üretiyorsunuz, ya da yanınızda çalışan personellerinize sözünüz geçmiyor. Eğer öyle ise eyvah eyvah… Üretilen bu bahaneler nedir? Siz Başkanım; siz veya ulaştırma daire başkanınız veya toplu taşımayla alakadar olan diğer personelleriniz hiç sabah mesai saatlerinde veya akşam iş çıkış saatlerinde kendi bünyenizde olan ve sırtında Erzurum Büyük Şehir Belediyesi yazan araçlarınıza bindiniz mi? Binmek için duraklarda beklediniz mi? Binip te bir noktadan başka bir noktaya yolculuk yaptınız mı? Bakınız bir kez daha soracağım, yukarıda saymaya çalıştığımız eylemlerde bulundunuz mu? Bulunmadınız mı? Bulundunuz ise çare olmak için ne bekliyorsunuz, sizin yüzünüzden bu şehirde kan dökülecek benden demesi. Ulaşım sıkıntısı yüzünden insanları canlarından bezdirmeye ne hakkınız var. Siz Hilalkentten bir araca binin ve şehir hastanesine kadar yolculuk yapın bakalım o araçlarla. Oturmak yok, ayakta… Ya da Dadaşkentten… Ve hatta, Hat 6 yı bekleyin her hangi bir durakta. Zamanınızın ve ömrünüzün nasıl tükendiğini o zaman anlarsınız… Bizim anladığımız kadarıyla ya sizin personellerinize sözünüz geçmiyor. Ya da siz bizi pek fazla ciddiye almıyorsunuz. Yani çok ta tın diyorsunuz… Çok kısa bir zaman içerisinde bu şehirde ulaşım yüzünden insanlar bir birlerine girecek, kan dökülecek ve bu durumun müsebbibi olarak ta siz görüleceksiniz. Klimalı makam aracınız ile gezmek bu sıcakta size dokunmaz ama balık istifi gibi tıkış tıkış tıkıldığımız bu araçlar bizi boğuyor başkanım, kendiniz için istemediğiniz, yapmadığınız veya beğenmediğiniz şeyleri bizim için neden reva görüyorsunuz. Birkaç tane akıllı durak yapmakla, birkaç araç değiştirmekle veya milletin cebine akıllı kart atmakla bu işlerin olmadığını siz bizden çok ama çok iyi bildiğinizi biliyoruz. Ulaştırma hususunda sözünüzün geçmediğini gördüğümüz gibi, sizin bizim gördüğümüzü gördüğünüzü de biliyoruz. Ulaştırma gibi bir sorununuz varken yaklaşmakta olan seçimlerde nasıl bir bahane anlatacağınızın merakı içerisinde olduğumuzu biliyor musunuz, onu bilmiyoruz. Yoksa birçok işte “çok ta tın” diye imalarda bulunduğunuz gibi bu işte de “çok ta tın” imasında mı bulunacaksınız? Vatandaşlar araçlarınıza binmeye korkuyor, vatandaş ulaştırma konusunda illallah etmiş durumda ve şehirde trafikle birlikte ulaşım sıkıntısı had safhada ve sizde tık yok. Giriş kısmında da yazdığımız gibi detayına inmeyeceğiz, çünkü sıkıntılı alanlara kayacak durum; Ama görünen o ki sizde bizim her ne olur ise olsun, sesimizi bir türlü ulaştırmadıklarımızdansınız.  

Haber Editörü

Vedat Kan

vedudi25@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku