Ukrayna’daki savaş ve yaptırımların Rus ekonomisi üzerindeki etkisi, yeni tip bir Rus milyarderinin ortaya çıkmasına yol açtı. Reuters‘e göre Vladimir Putin, çeyrek asır önce iktidara geldikten sonra önce 1990’ların oligarklarından kurtuldu, ardından da genellikle Rus istihbarat teşkilatındaki eski meslektaşları arasından seçilen yeni nesil işadamlarını atadı.
Makalede, “Şimdi üçüncü bir potansiyel oligark dalgası ortaya çıkıyor: Putin tarafından Batılı şirketlerden el konulan varlıkların sahibi olmak ve yönetmek için seçilen işadamları. İş konusunda daha bilgili olabilirler, ancak Rusya liderine selefleri kadar itaatkar olacaklar.” şeklinde yazıldı.
Reuters, ilk oligarkların servetlerini 1990’ların başında dönemin lideri Boris Yeltsin yönetimindeki çılgın özelleştirmeler yoluyla elde ettiğini ve bazılarının Putin’in emirlerine uydukları sürece büyük servetlerini yönetmeye devam etmelerine izin verildiğini yazıyor. Metal devi Norilsk Nickel’in sahibi Vladimir Potanin ve alüminyum varlıklarına dayalı devasa bir sanayi imparatorluğunun başkanı Oleg Deripaska‘nın başına gelen de buydu.
Putin, KGB ajanı olduğu günlerden bu yana arkadaşları ve eski meslektaşları arasından yeni oligarkları terfi ettirdi ve bunlar, devletin enerji varlıklarının yeniden dağıtımından yararlandı. Bunların arasında Putin’in başbakan yardımcılığına atadığı ve daha sonra devlet petrol devi Rosneft’in başına getirdiği Igor Sechin de var. Bir başka KGB ajanı olan Nikolay Tokarev, 2007 yılında dünyanın en büyük boru hattı şirketi Transneft’in başkanı oldu. Rus gaz devi Gazprom’un başkanı Aleksey Miller da bu grubun bir diğer üyesi.
Sadece birkaç ay önce, Rusya dışında çok az kişi işadamları Aleksander Varşavskiy ve Aleksander Govor‘un adını duymuştu. Ancak artık Volkswagen bayilerinin sahibi olan eski şirketin Rusya’daki fabrikasının sahibi ve işletmecisi oldu. Govor daha önce McDonald’s franchise’larının sahibiydi ve ortağı Arsen Kanokov ile birlikte, Rusya Federasyonu’ndan çıktıktan sonra bu restoran zincirinin yanı sıra Starbucks ve Domino’s Pizza’yı da devraldı.
Ancak şirketlerin Rusya’dan ayrılmak için mücadele etmesi nedeniyle kamulaştırılan varlıkların listesi önümüzdeki aylarda büyüyebilir. Yayında, Putin’in yakında daha da fazlasını dağıtmak zorunda kalabileceği belirtiliyor.
Makalede “Bu yeni potansiyel oligark dalgası öncekilerden pek çok açıdan farklı. Çoğunun iş tecrübesi var. Hatta kendi alanlarında yeterlilik bile gösterdiler. Kâr-zarar ve piyasa rekabetinin temellerini anladıkları gibi, karanlık piyasalar ve bozuk sistem mimarisinden de anlıyorlar.” denildi.
1990’lı ve 2000’li yılların milyarderlerinden bir diğer farkı da tüketim malları, hizmetler ve perakende sektörlerinde faaliyet gösteriyor olmalarıdır. Putin’in sıkı kontrol altında tuttuğu maden kaynakları ve enerji sektörleri zaten yaşlılar arasında paylaştırıldı.
Ancak Reuters’e göre yeni neslin temel ayırt edici özelliği tamamen yeni bir bağlamda faaliyet göstermeleri. Eski iş elitleri, küresel ticarete katılan ve küresel finans sistemine dahil olan yerel ekonomiye bağımlıyken, Rusya artık dış krediden kopmuş durumda.
Ayrıca yayın notları, Putin’in verdiği her şeyi geri alabileceği anlayışıyla hırslarını da sınırlayacak. Eski oligarklar gibi Kremlin’in emirleri ile serbest küresel pazarın talepleri arasında denge kuramayacaklar. Kaynakların çoğunun askeri amaçlarla seferber edildiği, ekonominin geri kalanının da ganimeti paylaşmak zorunda kaldığı bir sistemde çalışmak zorunda kalacaklar.
Reuters, yeni işadamlarının ufuklarının muhtemelen ülkenin izolasyonu nedeniyle sınırlı olacağı ve öncekilerle karşılaştırıldığında oligark olarak anılmayı bile hak etmeyebilecekleri sonucuna varıyor.