1- Kahramanlık yolunda yürüyecek bilgelik ve cesarete sahip miyiz? 2- Başarı istikametinde zorlukları yenip, engelleri ekarte edecek bir mücadele şuuruna malik miyiz? 3- Yılgınlık göstermeden ülkülerimizin savunacak mizaç ve karakter olgunluğuna haiz miyiz? 4- İçe dönük hesaplaşma ve mücadele yerine; başımızı dışa çevirip milletimize umut olmayı, canla başla çalışıp çırpınmayı göze alacak kararlılıkta mıyız? 5- Ayağımızdan çekiştirenlere, çelme takanlara, nifak yayanlara aldırış etmeden hep ileriye, hep ufka, hep bir adım ötesine gidebilecek heyecan ve arzuda mıyız? 6- Kim var diye sorulduğunda, sağa sola bakmadan, öne arkaya eğilmeden ben varım, biz varız demiş, diyen, diyebilecek bir hazırlık ve kendine güven içinde miyiz? 7- Saldırı ve tahrikler karşısında vazgeçmeyi vebal sayan, sadakat ve asalete cephe alanları veba gören bir kavrayış ve ahlakta mıyız? 8- Gece yastığa başımızı koyduğumuzda yalnızca gözlerin değil, vicdanımızın da huzurla uyuması için, Allah rızasına, millet sevdasına, ecdad ve şehitlerimizin hayır duasına layık olmayı hedefliyor, bunu istiyor muyuz? 9- O bunu söylemiş, bu şunu anlatmış yerine; varız, başaracağız, zorlukların üstesinden gelip hak ettiğimiz zirveye hep birlikte ulaşacağız diyebilecek bir sorumluluk ve dava ahlakında buluşmaya gönül rahatlığıyla tamam diyebiliyor muyuz? 10- Fetih için inanmak şart ise eğer, bu inancı taşıdığımızı kalben, fiilen, fiziken tasdik ediyor muyuz? 11- Kişilerle değil olaylarla; gelip geçici heveslerle değil çağımızı sarıp sarmalayan derin hakikat ve hedeflerle uğraşmayı, bunlarla kaynaşmayı amaç ediniyor muyuz? 12- Kısaca adam gibi yaşamak, gerçek bir ülkücü olmak için yarın geç, bugün ise geçiyor diyebilecek vakur, takdir ve şükranla anılacak bir vicdani temizlik, insani duruluk ve fikri aydınlanmanın tarafı mıyız? Türk Han'ı Devlet Bahçeli