Tam yerinde bir karar: görelim bakalım kimde ne kadarız…

Tam yerinde bir karar: görelim bakalım kimde ne kadarız…

Aslında detaya inildiğinde bu iki kararın Erzurum’un miladı olacağını anlamamak için gerçekten ama gerçekten kör olmak gerekir.

Tam yerinde bir karar: görelim bakalım kimde ne kadarız…

Alınan bu karar, bu yıl duyduğum en güzel kararlardan ikincisiydi. Öncesi Anadolu’da açılacak olan 4 yeni sanayi koridoru olayı ve şimdi de bu Erzurum tanıtım günlerinin şehir dışında yasaklanması…

 

 

Aslında detaya inildiğinde bu iki kararın Erzurum’un miladı olacağını anlamamak için gerçekten ama gerçekten kör olmak gerekir. 

Sözüm; hem şehir dışında yaşayan ve gerçekten ama gerçekten, Erzurum denildiği zaman burun kemikleri sızlayanlar için hem de bu şehir sınırları içerisinde yaşayan ve bu şehrin nimetlerinden faydalananlar içindir diyorum…

Şehir dışında olup, Erzurum’a sözde kucak açanların büyük bir çoğunluğunun timsah gözyaşlarıyla dolu olduğunu bilmeyenimiz yoktur. 

Özellikle de bazı (!) şehirlerimizde bulunan ve neredeyse Erzurum adını taşıyan derneklerde, asırlık olabilecek süre zarfında koltuk sahibi olarak, hükümdar gibi yaşayan ve zerre Erzurum’a faydası olmadığı halde; bu şehrin adı üzerinden yaşayanların olduğu gibi… 

Neyse ki özellikle mantıklı birkaç kalemin dile getirerek, sadece bu noktadan ele aldığı, gerçek anlamda kutlu olan mücadele; alınan bu karar sonunda rahata erdi.

Evet meraklısına duyurulur! 

Hodri Meydan…

İşte şimdi gerçek Erzurumluları görelim efendim!

Erzurum denilince burnunun kemikleri sızlayan ve sırf bu şehri sözüm ona tanıtmak için bizden reklam parası, katkı veya destek almayanları…

Bu şehrin adını kullanarak kendilerine istikbal amacı gütmeyenleri!

Bu şehrin insanını ve özellikle de tarihini, kültürünü kendi menfaatleri için kullanmayanları…

 

 

Daha sayalım mı yoksa tadında mı bırakalım…

Yapılacak olay çok basit. 

Bu şehrin valiliğinin açıklayacağı şartlarda ve belirleyeceği günlerde ve hatta özel talep edilen tarihlerde, dileyen herkes bu şehrin sınırları içerisine gelerek; buradan dünyaya bas bas bağırabilir. 

Hatta ve hatta ayarlanmış birilerinin hazırladığı çağ kebabı ve kadayıf dolması yerine, gerçek Erzurumluların (!) hazırlamış olduğu usulüne uygun hazırlanan çağ kebabı ve kadayıf dolmasını ve çortuti pancarını ve dut çullamasıni ve hatta turşi pancarını rahatlıkla yiyebilir. Cumhuriyet Caddesinden Gez’e, geze geze inebilirsiniz. Mahallebaşı’ndan, Gülahmet’e selam verip, Gölbaşı’na adımlarınızı atabilirsiniz.

 

 

Yani diyoruz ki;

Bu toprakların üzerinden, bu toprakların insanıyla birlikte ve kimselere çalışmadan, menfaat sağlamadan, basamak olarak kullanmadan rahatlıkla Erzurum’u tanıtabilirsiniz… 

Bu karar kimden çıktı ise Rabbim her iki cihanda gönüllerini hoş eylesin.

Hadi bakalım, şimdi görelim Erzurum kimde; ne kadar?

Gerçek sevdalıları elbette ki tenzih ediyorum ama şimdiye kadar bu şehrin sırtında olan bazıları bu defa kendi masraflarını kendileri harcayarak gelecekler mi toyumuza. 

Ki,

Biz onların kimler olduklarını zaten biliyoruz.

Ve  

Hatta bu bahse konu olanların, sanayi koridorunda yer alacağına ve iki denizi birleştirecek olan güzergâhın gelişmeye en müsait iline yatırım yapmak için gelip-gelmeyeceklerini de göreceğiz…

Yoksa bu duruma da bir bahane üretip, masraflarını yine burada saf birilerine (!) veya onların zihniyetinde menfaat adımı atmayı düşünen birilerine yükleyerek, sözüm ona tanıtım yapmak için yandaşlarıyla, aveneleriyle, gruplarıyla birlikte gelecekler mi? 

 

 

Ve hatta ve hatta; 

Şehirde olup onlardan nemalanan ve hatta yakinen tanıdıkları olan hamili kart sahipleri de (!) onları karşılayacak mı?

Bekleyip göreceğiz ve işte o zaman kararımızı vereceğiz.

Erzurum kimin gönlünde ne kadarmış diye!

 Not: yazıda kullandığım fotoğrafları şahsıma ait değildir. Erzurum sayfalarında beğenerek aldığım fotoğraflar olup, emeklerinden dolayı başta Nihat Kılıçoğulları kardeşime teşekkürlerimi iletirim…



Haber Editörü

Vedat Kan

vedudi25@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku