Sosyolog Taner Günce, sosyal medya etkisinin bir şeyde düşük özgüven oluşturma, yalnızlık hissinin artması, tüketimi, düşünceleri ve zihinsel yorgunluğu ile uyku bozukluğu gibi sağlık sıkıntılarını yaşamasına neden olabileceğine dikkat çekti.

İnternetin hızlı bir şekilde ilerlemesi ile birlikte bu gelişim paralel olarak 2000'li yıllara doğru insan yayılması sosyal medya da aktif olduğunu söyleyen Günce, kısa bir süre içinde sosyal medyanın günlük yaşamı hemen hemen her alanda çalışmaya başladığını söyledi. 2022'de küresel ölçekte ülkeler temelinde yapılanmış bir çevre küresel internet kullanıcıları 2022'nin başında 4,95 milyar yükseldiğini aktaran Günce, bu sayı dünya genelinde yüzde 62,6'sını oluşturduğunu kaydetti. Yine 2022 yılı ocak ayında yaşayan dünya çapında 4,62 milyar sosyal medya kullanıcısının kullandığı ifade eden Günce, sosyal medya kullanıcılarının geride bıraktığı yılda internet kullanıcılarından daha hızlı bir büyüme kaydettiğini vurguladı. 2022 yılının Türkiye istatistiklerine dayalı 2022 yılı ocak ayı itibari ile Türkiye'de 69,95 milyon internet kullanıcısının kullandığı, bunun da toplam hacminin yüzde 82'sini oluşturduğunu ortaya koyduğu günce, 2022 yılı ocak ayında bulunduğu ülkede 68,90 milyon sosyal medya kullanıcısı bulunan, bu sayı da toplam kitle yüzde 80, 8'ine eşit olduğunu dile getirdi. Taner Günce  'Sosyal medya çocukları ve gençleri etkiliyor' Toplumun tüm kesimleri tarafından kullanılan sosyal medya araçları kolay ulaşım ve kullanım tüketimi için yalnızca belirli bir kesimin kullanım alanı değil; genç, orta yaşlı, alt ve üst gelirli kişiler ve hatta çocukları bile kullanma ve kullanma bir alan konumuna geldiğine işaret eden Günce, şöyle devam etti: 'Toplumun sosyal medyanın aktif görevli genç kesimle özdeşleştirme toplulukları vardır. Her ne kadar sosyal medya kullanımı genç kesimle özdeşleştirilse de sosyal medyanın ilk çıkış dönemleri Y ve Z kuşağındaki gençleri ve boyutlarındaki gibi X kuşağını da etkilemiştir. Geldiğimiz noktada sosyal medya X kuşağı tarafından da aktif olarak kullanılmaktadır.' 'Hem çiftliği hem de psikolojik etkisi var' Hayatın her alanında dahili olan sosyal medyanın, kısıtlama endişelerini ve bu sonucun sonucu olarak farklı parçaların beraberinde getirdiğine dikkat çeken Günce, 'Sosyal medyanın günlük yaşamın pratiklerinin bir parçası haline gelmesi toplumsal yaşamı üzerinde düzenleyici ve dönüştürücü bir tüketimin neden olmuştur. Hem toplum açısından olumsuzluklar, hem de birey açısından da psikolojik sonuçlar mevcuttur.Özellikle de sosyal medya araçlarının kullanım süresi ve olumsuzluk boyutuna neden olan bu etkinin hızlarını belirlemektedir.' dedi.   'Sosyal medya işletmeciliği topluluktan uzaklaştırılıp yalnızlaştırılmaktadır' Sosyal medyanın takipçilerinin mutsuz olmalarını sağlayanlar günlerce, 'Sosyal medya üzerinde yapılan paylaşımların yaygın olarak kötüye kullanılması haline gelen çocuklar arasında neredeyse tüketilip biten tüm bölgelerde sosyal medya üzerinde paylaşımları aynı zamanda yaşayan yaşamları sosyal medya üzerinde takip etmesi belirli bir süre sonra kendi yaşam alanları ile diğer insanların yaşam Şekillerini karşılaştırabilmelerine, bu da bireylerin diğer geçmişlerine sahip olup da kendisinde olmayan yaşantıyı eksik olarak değerlendirip mutsuz olmalarına neden olmaktadır. Birey, bu geleneksel biçim ile yaşam standartlarını diğer insanların değerlendirmelerine ve beğenmesine dayanmaktadır. Bu durum, insanları sosyal açıdan daha fazla etkileyerek sosyal çevreden uzaklaşıp, asosyal bir yaşam sürmesine sanal dünya içinde bir dünya oluşturmaya neden olup bireyi toplumdan uzaklaştırıp yalnızlığa sürüklüyor.' diye konuştu. 'Sosyal medyanın zararlarına karşı bilinçlendirme çalışmaları artırılmalıdır' Sosyal medya kullanımında düşük özgüven oluşturma, yalnızlık hissinin artması, kaygı, endişe ve zihinsel yorgunluk ile uyku bozukluğu gibi sağlık sorunları yaşamasına neden olabileceğine vurgu yapan Sosyolog Günce, şunları söyledi: Bireyin iş yaşamında performans düşüklüğü, dikkat dağınıklığı, odaklanma sorunu, yetersizlik hissi gibi davranışlara da neden olması. Arz eden bir kurum.Sosyal medyanın olumsuzluklarına karşı bireyler, aile ve kuruluşlar merkezli eğitim platformlarının oluşturularak bilinçlendirme görevlilerini kullanması gerekmektedir.'