"Sivil-Askeri Koordinasyon Merkezi": Siyonist planın yeni maskesi

ABD'nin öncülüğünde kurulan sözde "Sivil-Askeri Koordinasyon Merkezi", Gazze'deki insani yardımları koordine etme bahanesiyle sahaya yerleşirken, aslında Birleşmiş Milletlerin meşru kurumu olan UNRWA'yı devre dışı bırakıp, bölgenin insani yapısını yenide

Gazze, tarihinin en ağır insani krizini yaşarken, ABD ve siyonist rejim, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı'nı (UNRWA) sahadan tasfiye etmek için yeni bir hamleye girişti. "Sivil-Askeri Koordinasyon Merkezi" adıyla kurulan yapı, Washington tarafından "insani yardımın etkinleştirilmesi" bahanesiyle sunulsa da gerçekte Gazze'nin yardım mekanizmasını yeniden dizayn etmeyi ve uluslararası ajansları etkisizleştirmeyi amaçlıyor.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), ekim ayında işgal altındaki Filistin topraklarında açtığı merkeze yaklaşık 40 ülke ve uluslararası kuruluşun dahil olduğunu duyurdu. CENTCOM, bu merkezin "yardımların akışını düzenleyeceğini, ateşkesin uygulanmasını izleyeceğini ve Gazze'de istikrarı destekleyeceğini" öne sürdü. Ancak sahadaki gelişmeler, merkezin insani değil siyasi bir araç olarak işlev gördüğünü ortaya koyuyor.

Amerikan kaynaklarına göre merkezin ana yapısını, işgal ordusunun geri çekildiği bölgelerde kurulacak 12 ila 16 "yardım noktası" oluşturacak. Bu hat, geçtiğimiz aylarda yiyecek arayışındaki sivillerin hedef alınarak katledildiği bölgelerle örtüşüyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, yalnızca Ekim 2023 itibarıyla gıda arayışı sırasında 2 bin 615 kişi şehit oldu, 19 binden fazla sivil yaralandı.

UNRWA'nın ise halen on binlerce sığınmacıya hizmet verdiği biliniyor. Kurumun 75 bin civarında yerinden edilmiş Gazzeliyi barındırdığı 100'den fazla merkezi bulunuyor; fakat işgalciler, UNRWA'nın Mısır ve Ürdün'de depolanan yardım malzemelerinin girişine izin vermiyor. Ajans, Gazze'ye erişimin engellenmesini "insanlık dışı bir abluka" olarak nitelendiriyor.

Buna karşın siyonist rejim, "UNRWA çalışanlarının 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuna karıştığı" iddiasını öne sürerek kurumun meşruiyetini hedef almıştı. Bu iddia hem BM hem de Uluslararası Adalet Divanı tarafından reddedildi. Mahkeme, UNRWA'nın tarafsızlığını ve uluslararası hukuk çerçevesinde faaliyet yürüttüğünü teyit etti.

ABD'nin de bu tasfiye sürecinde aktif bir rol oynadığı görülüyor. Washington, 2018'de Donald Trump döneminde UNRWA fonlarını kesmiş; 2021'de Joe Biden yönetimiyle destek yeniden başlamış; ancak Trump'ın 2025 başında Beyaz Saray'a dönüşüyle yardımlar tekrar durdurulmuştu. ABD, kuruluşun toplam bütçesinin yaklaşık üçte birini karşılayan en büyük donör konumundaydı.

Gazze'deki hükümetin medya ofisi, CENTCOM'un "40 ülke ve kuruluşun yardım operasyonuna katıldığı" yönündeki açıklamasını "kasıtlı dezenformasyon" olarak nitelendirdi. Gerçekte bölgede aktif olarak faaliyet gösterebilen kuruluş sayısının 22'yi geçmediği, bunların da işgalcilerin keyfi kısıtlamaları nedeniyle yardımları ulaştıramadığı belirtildi.

İstatistikler, işgalcilerin ateşkes sonrasında dahi yardım girişlerini bilinçli biçimde sınırladığını gösteriyor. 10–31 Ekim döneminde Gazze'ye ulaşan yardım kamyonlarının oranı, planlanan miktarın yalnızca yüzde 24'ü olurken; yakıt sevkiyatının oranı ise yüzde 10'u geçmedi. Bu durum, hastaneler ve fırınlar gibi temel altyapıların çalışamaz hale gelmesine yol açtı.

Son olarak işgal basınından Haaretz, rejimin yeni bir bürokratik düzenlemeyle onlarca uluslararası yardım kuruluşunun faaliyetlerini durdurduğunu yazdı. Habere göre kuruluşların artık "israili Yahudi ve demokratik bir devlet olarak tanımaları" şart koşuluyor; ayrıca "israilli askerlerin savaş suçlarından dolayı yargılanmasını destekleyen" kurumların izinleri iptal ediliyor.

İki yılı aşkın süredir devam eden soykırım savaşında, Gazze'de 68 binden fazla Filistinli şehit düştü, 176 binden fazla kişi yaralandı. BM'ye göre, yıkımın boyutu yüzde 90'ı aşarken, yeniden inşa için en az 70 milyar dolara ihtiyaç duyuluyor.

Bu tablo, sözde "insani koordinasyon" adı altında yürütülen planın, aslında Gazze'yi uzun vadeli bir vesayet düzenine mahkûm etme girişimi olduğunu açıkça ortaya koyuyor. (İLKHA)



Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku