Şırnak'ın Cizre ilçesinde İslami operasyonlar nedeniyle 19 Şubat 1992'de PKK'nin kurduğu pusu sonucu şehid edilen Şeyh Muhammed Zeki Atak, şehadetin 31'inci yıl dönümünde dava arkadaşı tarafından kabri başında yad edildi.
Şehid Şeyh Zeki Atak, şehadet yıl dönümünde kabri başında sevenleri tarafından anma programıyla yâd edildi.
HÜDA PAR Cizre ilçe teşkilatı tarafından yapılan anma yönetimi HÜDA PAR Cizre İlçe teşkilatı, parti üyeleri, Şehid Şeyh Zeki Atak'ın dava arkadaşı katıldı.
Programa katılana Şehid şeyh Zeki Atak'ın dava arkadaşı olarak İLKHA mikrofonuna anlattı.
'Şeyh Zeki Duymak Talebe Yetiştirdi'
Dava arkadaşı Hasan Gözüngül, “Seyda çok değerli bir âlimdi. Allah ondan razı olsun. 1987 yılında onunla tanıştım. Onunla tanıştıktan sonra hidayetimize vesile oldu. Onun sayesinde İslam davasıyla tanıştık. İlmiyle âlimdi. Bizler davası onun arkadaşı olarak söz verdiğimiz davasını sürdüreceğimize. Ömrümüzün sonuna kadar onun gibi İslam davasında geleceğimize söz verdik. Allah ona şehid olma şerefini verdi. Bizlere de nasip etsin inşallah. Şehadet yıl dönümünde şehidimizi rahmetle yâd ediyoruz.” kullanım kullandı.
Abdullah Kurami, “Bugün Şeyh Zeki Atak Seyda'mızın şehadet yıl dönümü. Öğrencileri olarak kabri başına geldiklerinde yâd ettiler. Rab bizim şehidlerin hayrından mahrum bırakmasın. Seyda bularda İslam davası için çok çalıştı. Kırmızı medresede onlarca öğrenci vardı. Daha sonra nur mahallesinde cami imamı olarak göreve başladıktan sonra orda da öğrenci yetiştirdi. Şehid şeyh zeki fenni ilimlerle de uğraşıyordu. Allah bizim onun hayrından mahrum bırakmasın. Bizleri onun yolundan gidenlerden eylesin. Bu inşayla tüm İslam şehidlerini hasetten Şeyh Zeki Atak'ın şehadetleri mübarek olsun.” dedi.
'Cesurdu, İslam davasını anlatırken kimseden çekinmiyordu'
Behrem Gözüngül, “1983 yılında mahallemize taşındı. Şehid olana kadar komşuluk yaptık. İslam davasını anlattıktan sonra merak edilen İslam davası oldu. Amaç, insanlara İslam'ı anlatmak ve karanlık olan toplumu İslam aydınlığıyla tanıştırmaktı. Kırmızı medresede onlarca masal vardı. Daha sonra mahallemizdeki camiye ulaşım orada da onlarca öğrenci yetiştirdi. Bende onun yanında kuran dersi aldı. Camide uluslararası ders veriyordu. İslami sohbetler veriyordu. İslam davasını her yere ulaştırmaya çalıştı. Cesurdu, İslam davasını anlatırken kimseden çekinmiyordu. Mücadelesinden hiç taviz vermiyordu. Nerede olursa olsun hakkını söylemekten çekinmezdi. Hayatını ne kadar anlatmaya çalışsak ta eksik kalıyor. Her yeni sayfasının daha güzel dosyalarına tanık oluyoruz. İslam şehidi olan Şeyh Zeki'nin davası peygamber davasıydı. Rabden son nefesimize kadar İslam davasından onları ayırmasın.” şeklinde konuştu.
Ahmet Pürnek, “Allah'ın rahmeti ve bereketi şehidimizin üzerine olsun. Beraber akraba arkadaşlık, komşuluk yaşadık. O kadar güzel ahlakı vardı. Şehadete layık olduğu için şehitlerden oldu. Mert ve cesurdu. Allah'ın sevdiği hasletleri üzerinde barındırıyordu. Elhamdülillah birçok ahlakımızı, İslami davamızı şehid Şeyh Zeki'den aldık. Kuran ve sünnet yolundan ayrılmayacağımıza söz geçirerek. Elhamdülillah o şehid oldu biz kuranla müşerref olduk. Kazançlıydık. Allah ona verdiğinde şehadeti de nasip etsin inşallah.” diye kaydetti.