"Şecaat arz ederken merd-i kıbtî sirkatin söyler"
Sayın Murat Ertaş’ın “Pulluk Denince Postane Sanan Ziraat Mühendisleri Yetiştiriyoruz!” başlıklı yazısına istinaden;
Bu yazı, bilimsel analizden uzak, nostaljik bir ağıt yakmaktan öteye geçemeyen, yüzeysel ve ezberci bir söylemin ürünüdür. Yazarın amacı gerçekten ziraat mühendisliği eğitimini ele almak mı, yoksa kendi cehaletiyle mesleği küçümsemek mi, emin değiliz.
Öncelikle, yazı boyunca ziraat mühendisliği öğrencileri cahil, bilgisiz, yetersiz kişiler gibi lanse ediliyor. Üniversiteye giriş puanları üzerinden öğrencilere saldırmak, eğitim sisteminin sorunlarını kişilere mal etmekten başka bir şey değil. Eğer mesele puanların düşmesi ise, bu yalnızca ziraat fakültelerinin değil, tüm yükseköğretim sisteminin bir sorunudur. Bu durumda çözüm üretmek yerine, gençleri aşağılamak nasıl bir akademik tavırdır?
Bölümlere ayrılmanın kötü bir şey olduğunu iddia etmek ise tam anlamıyla cehalettir. Bugün dünyada tarım, yüksek teknolojiyle iç içe geçmiş bir bilim dalıdır. Biyoteknoloji, toprak bilimi, tarım makineleri, bitki koruma gibi alanlarda uzmanlaşmadan nasıl verimli ve sürdürülebilir tarım yapılabilir? Yazarın önerdiği gibi "herkes her şeyi bilsin" anlayışı, modern mühendislik ve bilim dünyasında çoktan terk edilmiştir.
Bir de şu var: Tarım, dinamik bir sektördür; içinde hayvancılıktan bitki genetiğine kadar farklı alanlar barındırır. Her öğrencinin her konuda uzman olmasını beklemek, bilimden bihaber kişilerin ortaya attığı bir safsatadır. Buna rağmen bu konuların tamamı tartışılabilir, güncellenebilir konulardır. Bu bağlamda Sayın Yazar’a şu soruları sormak isterim:
Kalibresi düşük bir kalemi daha fazla muhatap almaya gerek yok sanırım.
İşte, kalem bazen fazlasıyla oynadığında, kelimeler kendi ayağına dolanır.
Sayın Yazar; şecaat arz ettiğini zannediyorsun ama sirkatin söylediğini duyuyoruz.
Saygılarımla…
Serkan TERCAN
Ziraat Mühendisleri Odası
Erzurum Şube Başkanı