Ülkemizde siyasi muhalefet, demokratik bir toplumun vazgeçilmez unsurlarından biridir. Ancak muhalefetin, sadece muhalif olmakla yetinmek yerine ses çıkarması ve etkili bir şekilde sorunları gündeme taşıması önemlidir. Başlıkta da ifade edildiği gibi, muhalefetin sessizliği, etkisiz olacağı anlamına gelmez. Evlere şenlik miadı dolmuş bir ilaç gibi, muhalefetin zaman zaman yetersiz kaldığına şahit olabiliyoruz. Eleştiri yapmak, hükümet politikalarını sorgulamak önemli olsa da, muhalefetin sesini duyurması ve etkili bir şekilde sorunlara çözüm önerileri sunması gerekmektedir. Sadece muhalif olmak, yeterli bir duruş değildir. Muhalefetin emekliye sahip çıkamadığı, piyasalardaki yangını görmezden geldiği ve vergilere yapılan zamların maliyetleri artırdığı konulara sessiz kaldığı görülmektedir. Bu durumda muhalefetin, kendisine verilen görevi tam anlamıyla yerine getiremediği düşüncesi oluşuyor. Ancak, muhalefetin sessiz değil, 'SES' olması gerektiği önemlidir. Muhalefetin, sorunları gündeme taşıyarak sesini duyurması, halkın yaşadığı zorluklara çözüm arayışını desteklemesi gerekir. Sadece eleştirmek yerine, alternatif çözümler sunarak, toplumun ihtiyaçlarına cevap verecek politikaları önermesi beklenir. Böylece muhalefet, etkili bir şekilde toplumun sesi olabilir. Artık diyoruz ki 'Ey muhalefet sessiz değil Ses'SİZ, olun.' çağrısıyla muhalefete, daha aktif ve etkili bir rol üstlenme çağrısı yapıyoruz. Muhalif olmanın ötesinde, sesini duyurabilen, sorunlara çözüm odaklı yaklaşan bir muhalefetin toplumun beklentilerini karşılayacağına inanıyoruz. Ancak bunun için muhalefetin kendisini sürekli yenilemesi, dinamik ve etkili bir şekilde çalışması gerekmektedir. Sonuç olarak, muhalefetin sadece muhalif olmakla yetinmemesi, etkili bir şekilde sorunları gündeme taşıması ve çözüm önerileri sunması önemlidir. Muhalefetin sessiz değil, 'SES' olması beklenmektedir. Böylece muhalefet, toplumun beklentilerini daha iyi şekilde karşılayabilir ve demokratik bir toplumun sağlıklı işleyişine katkıda bulunabilir. Necat Kacan