“Milli” Eğitim Karaborsaya düşmüş…

“Milli” Eğitim Karaborsaya düşmüş…

“Milli” Eğitim Karaborsaya düşmüş…

“Milli” Eğitim Karaborsaya düşmüş… Okullar açıldı, açılacak ve devamı gelecek. Arkası yarın… Fırsat bu fırsat, tutturan tutturana… Kim kimi öper ise artık. Velilerin asıl ve gerçek çilesi başladı… Alışkanlık haline geldi, bazı okullarımız her yıl yeniden formadır ki yaptırıp duruyor. Bazı eğitimcilerimiz halen daha öğrenemedi gitti; giysi değil ölçümüz, beyindir. Sizin verdiklerinizdir. Bizler kara önlük ile eğitim aldığımız zaman daha medeni, daha azimliydik. Ve elbette ki daha heyecanlı! Şimdiki öğrencilerimizde bu ruhu göremiyoruz. Siz mi veremiyorsunuz yoksa bitmeyen istekleriniz yüzünden, biz mi alamıyoruz?  Hem bu ayrımcılık niye?  Sizin renkleriniz daha cafcaflı diye verdiğinizi zannettiğiniz eğitimde cafcaflımı oluyor. Özene bezene ardından methiyeler düzdüğünüz dünya devletlerinin gerçek medeniyet boyutunda eğitimlerinde kullandıkları giysi, sadece ve sadece bir ihtiyaç olarak görülürken, biz halen daha en iyi eğitimi nasıl veririz yerine; okul logosunun, formasının peşine düşmüşüz. Bir okulun rengi ile yanındaki okulun renkleri aynı olduğu zaman kıyamet mi kopuyor? Bu çok renklilik nedir? Lütfen artık kendinize gelin ve eğitim ciddiyeti içerisinde gerçek manada “milli” olarak işinize bakınız. “Müdür yardımcısı arkadaşımız öğrenciye kızmış ve tehdit etmiş! Yarın bir daha okula eşofman ile gelirsen seni okula almam. Eşofman yerine pantolon giyineceksin. Tamam mı?” müdür yardımcımızın bahsettiği pantolon, işaret ettikleri ve yolladıkları yerlerde 540.-tl iken aynı pantolonun başka bir yerdeki satış fiyatı 250.-tl ye kadar düşüyor. Ööörtmenim; size söyleyecek hiç bir laf bulamıyoruz. Bu sadece bir örnek. Hem de çok küçük bir örnek. Tavsiyemiz odur ki; Eğitim Bakanlığı TBMM ye önerge vererek en kısa zamanda “Milli” ibaresini kaldırtsın… Neden mi? Bazı okul müdürlerinin kendi başına ve idaresindeki yardımcılarıyla kurmuş oldukları egemenlik altında kendi emir ve olmayan denetimlerinin hükmünün olmadığı yerlerde “milli” ibaresi hiç uyuşmuyor da ondan. Özel sektöre emanet edilmiş veya özel sektörün kucağına bilinçli ya da bilinçsiz olarak itilmiş ve devletin kendi okullarında, hükümetlerin sağlamaya çalıştığı imkânlarıyla tam olarak verilemeyen eğitim sisteminde “mili” ibaresi komik kalıyor da ondan… Parası olanın bulup aldığı bir eğitim sisteminde “milli” ibaresi etiket olarak kalıyor da ondan… Bir öğrenci pantolonuna 540. Tl ne demek, sadece bir kalem malzeme… Bunu yedekler ve diğer malzemeler ile toplasanız ve ortaya sadece ve sadece bir öğrenci için hesap çıkarsanız, acaba ne kadar eder sizce? En az 15 bin tl. Bu bedelin içerisinde en büyük yalan olarak uydurulan ve kesinlikle yasak olduğu ifade edilen kaynak kitaplarımız, yardımcı kitaplarımız, test yaprakçıklarımız ve daha başka isimler altında uydurulanlarımız yok. Geçmiş olsun. Hani eğitim parasızdı. Siz iyisi mi 3-5 kitap masaya bırakıp siyasete bizi alet etmeyin olmaz mı, “milli” olmayan bir eğitim sistemimizde, kendi tarihimizi bile öğretmediğiniz gibi diğer ilmi verileriniz de gayet açık bir şekilde hem yetersiz hem de eksikliklerle doludur. Bizim ispatımız gayet açık ve net işte dershanelerin durumu ortada, mukayese etmeye bile lüzum görmüyoruz… Devlet okullarının masaya yatırılmasının şimdi tam zamanıdır. Bu öğretmen yükü altında, verilemeyen eğitim adı altında, üç harfli mağazalar misali hemen her ilçede açılan ve kalite standardı sıfırlara kadar düşen üniversite adı altında “milli” bir eğitimden söz edilmesi tartışılır. Kadrosunda bulunan elemanlarına sözü geçmeyen her hangi bir amirin söz hakkının olması, tartışılır. Siz iyisi mi kaldırın şu “milli” ibaresini, eğitim zaten özel sektöre düşmüş, piyasaya düşmüş. Karaborsaya düşmüş… Boşuna dilinizi ve kendinize de yormayın efendim; parasız falan olduğu da yok. Bu hususta biz zaten size inanmıyoruz…

Haber Editörü

Dikmen Hakan

hakandikmen30@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku