Mardin Zahireciler ve Hububatçılar Derneği Başkanı Öter: Son 30 yılın kuraklığını yaşama
Mardin Zahireciler ve Hububatçılar Derneği Başkanı Öter: Son 30 yılın kuraklığını yaşama
Mardin Zahireciler ve Hububatçılar Derneği Başkanı Mehmet Şerif Öter, Mardin bölgesinde ciddi oranda kuraklığın yaşandığını belirten yılın en kurak döneminin yaşandığına dikkat çekti.
Öter, Türkiye ortalaması olduğu gibi Mardin bölgesinde yaşanan kuraklık ve bunun tarıma yansımaları hakkında İLKHA'ya değerlendirmelerde bulundu.Kuraklığın hüküm sürdüğü bölgede, 15 güne kadar herhangi bir yağmurun yağmaması durumunda ekinlerin telef olmasını sağlayacaklar Öter, bir an önce gerekli çekmenin alınmasının gerekliliğine dikkat çekti.Öter, bölgenin kuraklığının yaşanmasında Müslümanların derslerinin çıkarmasını, bu kuraklığın Cenab-ı Allah'ın bir uyarısı olduğunu ifade etti.Öter, 'Mardin yöresinde buğday, arpa ve mercimek ekimi başladı. Özellikle Kızıltepe'de 2 mahsul alındığı için hala tarlada bir miktar mısır var. Az bir şey eksilmedi. Kasımın beklentisi az bir yağmur yağdı. Tohum yeşermiş ve yaklaşık 2 ay oldu hala yağmur yağmadı. Şu ana kadar son 30 yılın en kurak yılı denilebilir. dedi.'Hem dünyada hem çiftçi tarım uluslararası bir sorun haline gelmiştir'GAP projesi hakkında değerlendirmede bulunan Öter, girişimin henüz bitmemesi nedeniyle çiftçilerin zor gücüyle mücadele edeceklerini belirtti.Girilen zaferlerin yüksek sonuçlarından dolayı borç altında eziliyor ve çoğu çiftçilerimiz de icralık oluyor. Bugün Mardin çiftçisi sadece elektrik tüketiminden dolayı ve bazen bankada çektiği krediden dolayı borç altında eziliyor. Çukurova'da, Maraş'ta, Elâzığ'da, Isparta'nın Yalvaç bölgesinde, Ege'de, Trakya'da sulama barajlarının olduğu yerdeki çiftçiler, sulama birliklerinden dönümüne ne kadar sulama masrafı tutarsa, aynı şekilde Mardin çiftçisi için de sulama masrafı uygulansın şeklinde konuştu.'Türkiye gibi bir ülke hububat, bakliyat ve hayvancılık sektöründe ithalata ihtiyaç duymaması gerekir'kendi nüfusuna kadar başka bir nüfus da besleyebilecek var. Bu kuraklığı ciddi bir şekilde karşılamaları için önlem alınması gerekiyor.' ifadelerini kullandı.Mardin, Dicle ve Fırat nehirlerinin çevresinde bir bölge olmasına rağmen bu yerlerden yeterince faydalanamadığını vurgulayan Öter, 'Dünyada ciddi bir kuraklık var. katıdır ama yıllarını bitiremedi.Bu suyumuzdan istifade etmediğimiz için çiftçi büyük bedeller ödeyerek büyük kaynakları tüketerek ülkedeki enerjisini harcamaktadır.30 yıl önce Mardin'in koruyucu suları 8 metrede çıkarırken, şimdi ise 500-600 metrelere ulaşmış durumda. Üretici sularımızı kullanmak ve bu kuraklıktan da etkilenmeyecek.' dedi.'Bu kuraklık Cenab-ı Allah'ın bir uyarısıdır'Kuraklığın yaşanmasıyla Müslümanların çıkarması gereken derslerin olduğunu hatırlatan Öter, 'İslami zorlukları olan, dini şiddeti olan bir Müslüman olarak söylüyorum ki; Cenab-ı Allah'ın bu dünyayı yarattığını ve insana akıl verdi. Bu mükemmel dünyayı anlamamız için bize bilgi verdi, akıl verdi. Biz aklımızla okuduk, bir bitkinin geldiğimizde de hemen bize bu aklı veren Rabize karşı asi olmaya başladık, bencilleşmeye başladık. Bizden önceki tarihlere baktığımız zaman onlarca kavim helak olmuş, cezalandırılmış.Rabbimiz de bize acıyor, biz onun kullarıyız, bizi uyarıyor.Özümüze dönersek Rabbin rahmeti de çoktur, yağmuru da çoktur.Birbirimizi sevmemiz, anlamamız, tepki vermemiz gerekiyor.' ifadelerini kullandı.Öter, 'Müslümanlığın özünde yardımlaşma, dayanışma, paylaşım vardır. Cahiliye döneminde putlara tapıyorlar, şimdi ki insanlar maddeye, menfaate tapıyor. Yardımlaşmanın, merhametin, manevi değerlerin yüksek olduğu bir dinin mensubuyuz ama bunları hepsini bir şekilde bırakmışız. Dinimize aykırı olduğu, Allah'ın Sevmediği, Cenab-ı Allah'ın yasakladığı fiilleri gerçekleştiriyoruz ve bu kuraklıktan sonra acaba başımıza ne gelecek? -ı Allah bize mühlet veriyor ve Allah esirgesin bu yanlışlarımız, bu günahlarımız, isteklerimize karşı olan bu kinimiz, bu nefretimiz böyle devam ederse Cenab-ı Allah bize bu akşam bırakmayacak.' değerlendirmesinde bulundu.(
