Telegram kurucu ortağı Pavel Durov, Tucker Carlson ile yaptığı röportajda, Telegram'ın 6 Ocak 2021'de ABD Kongre Binası'na düzenlenen saldırının ardından hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi partilerin temsilcilerinden tehditler aldığını söyledi.
"Memleketinizle ilgili komik bir hikaye vardı. 6 Ocak olaylarından sonra sanırım Demokrat Partili bir kongre üyesinden bir mektup aldık ve bizden, elimizdeki tüm verileri paylaşmamızı talep ettiler. 'bu ayaklanma' dedikleri şey. Bunu avukatlarımızla kontrol ettik ve onlar da 'görmezden gelseniz iyi olur' dediler. Ancak mektup çok ciddi görünüyordu ve mektupta şunu söylüyordu: Biliyorsunuz, bu talebe uymazsanız ABD Anayasasını ihlal etmiş olursunuz" dedi.
Durov, Cumhuriyetçi Parti'nin iki hafta içinde bu örneği takip ettiğini sözlerine ekledi.
"Bu mektuptan iki hafta sonra, Kongre'nin Cumhuriyetçi tarafından başka bir mektup, yeni bir mektup aldık ve orada şunu okuduk: Eğer [Demokratlara] herhangi bir veri verirsek, […] ABD Anayasası" dedi.
Durov sözlerini şöyle tamamladı: "Böylece şunu söyleyen iki mektup aldık: Ne yaparsak yapalım, ABD Anayasasını ihlal etmiş olacağız."
Durov, Telegram üzerinde en fazla baskıyı ulusal hükümetlerin değil Apple ve Google'ın uyguladığını söyledi.
"En büyük baskının hükümetlerden gelmediğini söyleyebilirim. Apple ve Google'dan geliyor. Konuşma özgürlüğü söz konusu olduğunda, bu iki platform temel olarak akıllı telefonunuzdan okuyabildiğiniz, erişebildiğiniz her şeyi sansürleyebilir." dedi.
Durov, "Onların deyimiyle yönergelerine uymazsak Telegram'ın uygulama mağazalarından kaldırılabileceğini açıkça belirtiyorlar" diye ekledi.
6 Ocak 2021'de dönemin ABD Başkanı Donald Trump'ın destekçileri, Joe Biden'ın kazandığı Kasım 2020 başkanlık seçimlerinin sonuçlarının onaylanmasını engellemek amacıyla ABD Kongre binasına baskın düzenledi. Polis, bina içindeki ayaklanmalar sırasında bir protestocuyu vurdu.