Küçük Adamların Büyük Masaları

Küçük Adamların Büyük Masaları

Masa büyüdükçe adam küçülüyor, sandalyeler koca koca egolarla doluyor.

Küçük adamlar büyük masalara oturmayı çok sever. O masalar, onların yeteneklerini değil, egolarını sergiledikleri bir vitrindir. İçleri boş, ama masaları dolu; akılları dar, ama dosyaları kalın. Kimisi sırf makam koltuğuna yakışır diye oturuyor, kimisi ise büyüklük hayalini masanın uzunluğunda arıyor.

Toplum, çoğu zaman bu masalara bakıp “işte adam gibi adam” diyor. Oysa masanın altına kimse bakmıyor. Orada yolsuzluk, sahtecilik ve çıkar hesapları dolu. Masanın üstü parıltılı; ama altı, koca bir utanç deposu.

Ve ne acı ki; bu masalardaki küçük adamlar, ülkenin geleceğini ellerinde tutuyor. Kararları, sözleri, planları memleketi şekillendiriyor. Ama çoğu zaman tek düşündükleri kendi çıkarları, kendi rahatları. Halk ise seyrediyor, alkışlıyor veya sessiz kalıyor.

 Sonuç? Büyük masalar, küçük adamların oyun sahası oluyor; ülke ise onların gölgesinde küçülmeye devam ediyor.

Bir gün birileri “dur” demedikçe, bu masaların altındaki koku, üstünü örten parıltıya yenilecek. Ve herkes şaşıracak: Neden ülke hâlâ aynı yerinde dönüyor? Cevap basit: Çünkü masada oturanlar küçük, etkileri büyük; geri kalan sessizler ise sadece izliyor.



Haber Editörü

Hakan DİKMEN

hakandikmen30@gmail.com
Anahtar Kelimeler: Küçük Adamların Büyük Masaları
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku