Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kahverengi kokarcayla topyekûn mücadelenin hız kesmeden devam etmesi gerektiğini belirterek, (Havaların ısınmasıyla bu zararlı, tarım alanlarına yayılıyor. Çok zamanımız kalmadı, bu süreçte kışlak mücadelesini hızlandırmalıyız.” ifadesini kullandı.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, Karadeniz ve Marmara bölgelerinde, başta fındık olmak üzere 300'den fazla tarım ürününe zarar veren kahverengi kokarcanın, özellikle kış aylarında terk edilmiş binalar, ahırlar ve depolarda barındığını kaydetti.

Hava sıcaklığı arttığında kahverengi kokarcanın söz konusu alanlardan tarım alanlarına yayılmaya başladığına dikkati çeken Bayraktar, "Bu durumun önüne geçmek ve zararlının yayılmasını engellemek için ara vermeden eksiksiz mücadele edilmesi büyük önem taşımaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Bayraktar, kahverengi kokarcayla etkin mücadele için halk sağlığı ilaçlamaları ve mekanik yok etme yöntemlerinin önerildiğini, toplu mücadelede karşılaşılan bazı zorlukların bulunduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Tarım alanları dışında kışlayan zararlının kontrol altına alınmasının güç olması, bölgede ikamet etmeyen bazı çiftçilerin etkili mücadeleye katılmaması, doğal düşman böcek üretiminin yeni başlaması ve bu üretimin tüm bölgeye yayılamaması, ayrıca kimyasal mücadelede kullanılan ilaçların yüksek fiyatları ve coğrafi koşullar uygulama güçlükleri arasında yer almaktadır. Bu sebeplerle kahverengi kokarca istilasının fındık üretiminde büyük kayıplara yol açmaması için, valilik koordinasyonunda Tarım ve Orman Bakanlığı, belediyeler ve tarımla ilgili tüm kurumların birlikte hareket ederek, toplu kimyasal mücadele yürütmesi büyük bir önem taşımaktadır."

Bakanlık ve ziraat odalarıyla yürütülen "Kahverengi Kokarca Eylem Planı" kapsamında, çiftçi eğitimi, tuzak asımı, doğal düşman böcek üretimi ve mekanik mücadele yöntemleriyle istilanın yayılmasının engellenmeye çalışıldığını vurgulayan Bayraktar, mücadelenin daha etkin ve kapsamlı hale gelmesi için yetkili kurumlar ve paydaşların ortak hareket etmesinin büyük önem taşıdığını bildirdi.
Bayraktar, evlerde, terk edilmiş binalarda, ahırlarda ve depolarda halk sağlığı ilaçlamaları ve mekanik yok etme yöntemlerinin uygulanması konusunda belediyelere ve muhtarlıklara büyük sorumluluk düştüğüne işaret ederek, şunları kaydetti:
"Havaların ısınmasıyla bu zararlı, tarım alanlarına yayılmaktadır. Çok zamanımız kalmadı, bu süreçte kışlak mücadelesini hızlandırmalıyız. Fındık başta olmak üzere, tüm bitkisel ürünlerimizin korunabilmesi için kahverengi kokarcayla topyekûn mücadele hız kesmeden devam etmeli."

Ordu Altınordu Ziraat Odası Başkanı Atakan Akça, kokarcayla mücadele konusunda Aydınlık’a yaptığı açıklamada, “Kahverengi kokarca bize Gürcistan’dan giriş yaptı. Çok hızlı yayıldı. Bölgemizde geçen sezon fındıkta tahminimiz 50- 60 bin ton civarında kokarca zararı ile karşılaştık. Bu böceğin sadece fındık alanlarına değil, 300’e yakın sebze ve meyve türüne de zarar verme durumu var. Mücadele Türkiye genelinde yapılmalı.” dedi.
Bu yıl Ordu merkezde 62 kırsal mahallede örnek bir ilaçlama yaptıklarını da belirten Atakan Akça, şunları söyledi:
“Doğru materyal, doğru zamanlama ve yöntemle yapılırsa etkili olur. Biz bölgemizde 13 kişilik bir ekip kurarak 62 kırsal mahallede örnek bir mücadele yaptık. Böceğin kışı geçirebileceği her yeri titizlikle ilaçladık. Ahırlar, kullanılmayan evler, bahçeler ve benzer yerleri ilaçladık. Bunu tekrarlayacağız. Eğer bu mücadele Türkiye genelinde titizlikle yürütülürse faydalı olur. Aksi durumda Türkiye’nin gıda güvenliğine ciddi bir tehdittir. Yayılırsa zararı daha fazla olur.
“Bizim bölgemize Güney Doğu Anadolu illerinden 45-50 bin vatandaşımız çalışmaya geliyor. Bunlar daha sonra başka illere çalışmaya gidiyor. Böcek bunlarla bile oralara taşınabilir. Çok dikkatli olmalı.” değerlendirmesini yaptı.
“Tarım ve Orman Bakanlığının da konuya önem verdiğini belirten Akça, “Tarım Bakanlığı da mücadelemize destek veriyor. Bunun daha da artırılmasını istiyoruz. Zamanında mücadele edersek yayılmasını önler ve zararının da önüne geçmiş oluruz. 15 Nisan’a kadar mücadele için zamanımız var. Geç kalmış değiliz.”