Prof. İbrahim Caferov
Bitki Koruma ve Teknik Bitkiler Bilimsel Araştırma Enstitüsü Başkanı,
ANAS'ın sorumlu üyesi
"İşgalci Ermenistan 30 yıl boyunca yerli topraklarımızı işgal altında tutmuş, zaman zaman provokasyon yapmaktan çekinmemiştir. Nefret edilen düşmanın silahlı kuvvetleri ülkemizi kışkırtarak aynı zamanda askeri tesisleri ve sivil halkı hedef aldı. Yıllarca süren müzakereler maalesef sonuç vermedi.
Böylece, Ermenistan silahlı kuvvetlerinin muharebe faaliyetlerini önlemek ve sivil halkın güvenliğini sağlamak amacıyla, Azerbaycan Ordusu komutanlığı tarafından tüm cephe boyunca birliklerimizin karşı saldırı operasyonunun başlatılmasına karar verildi. Şunu da belirteyim ki Azerbaycan halkı neredeyse 30 yıldır Başkomutan'ın bu emrini bekliyordu.
Bütün bunların ardından Yiğit Ordumuz, uluslararası hukuka dayalı toprak bütünlüğümüz adına karşı taarruza geçerek tarihi topraklarımızı düşmandan kurtarmaya başladı.
Tarihi İkinci Karabağ Savaşı Azerbaycan'ın tam zaferiyle sonuçlandı. Şehitlerimizin intikamı savaş alanında alındı. Azerbaycan devleti toprak bütünlüğünü, tarihi adaletini ve uluslararası hukuku tam olarak savaş alanında güvence altına aldı. Düşman askeri birlikleri tarafından işgal edilen ve yaklaşık 30 yıl boyunca işgal edilen, güçlü askeri tahkimatlar, bariyerler ve savunma hatları inşa edilen Azerbaycan toprakları büyük bir zaferle kurtarıldı. Sayın Cumhurbaşkanı, Başkomutan İlham Aliyev'in liderliğinde Şanlı Azerbaycan Ordusu, toprak bütünlüğümüzün restorasyonu için 44 gün süren Vatanseverlik Savaşı'nı parlak bir zaferle sonuçlandırdı. Evet,
İşgal altındaki topraklarımızı düşmandan kurtarmak ve Azerbaycan'ın tüm sınırlarında bayrağımızı dalgalandırmak elbette Sayın Cumhurbaşkanımızın her zaman başarılı devlet politikasının mutlak önceliği ve stratejik hedefiydi ve bunu büyük bir başarıyla gerçekleştirdi.
Müzakere masasında her zaman ilkeli davranan Azerbaycan devleti, tüm bunlarla birlikte istikrarlı ve güçlü bir ordu da oluşturdu. Milli Liderin hükümdarlığı döneminde olduğu gibi, Ordunun inşası her zaman Başkomutan İlham Aliyev'in devlet politikasının öncelikli yönü olmuştur. Bütün bu yıllar boyunca devletin bütçe harcamalarının temelini askeri harcamaların oluşturduğunu söylemeye gerek yok. Ordumuzun muharebe kabiliyetinin güçlendirildiğini, ordumuzun modern silah ve teçhizatla donatıldığını gururla söyleyebilirim. Aynı zamanda ülkemizde askeri sanayi kompleksinin oluşturulması ülkemizin askeri gücünü artırdı. Tüm bu başarıların en umut verici ve unutulmaz sonucunu Büyük Zaferle sonuçlanan İkinci Karabağ Savaşı'nda gördük.
Evet, bunların yanı sıra ülkemizde son yıllarda oluşan ve dinamik bir şekilde gelişen askeri sanayi nedeniyle çeşitli türlerde askeri teçhizat, zırhlı araçlar, insansız hava araçları, ateşli silahlar da üretiliyor. Bugün ülkemizin askeri ürünleri dünyanın önde gelen uluslararası fuarlarında sergilenmektedir. Elbette bu tür başarılar Azerbaycan'ın ordusunu gerekli silah, mühimmat ve teçhizatla donatması için paha biçilmez fırsatlar yarattı. Milli Ordunun savunma gücünün ve muharebe kabiliyetinin arttırılması, malzeme ve teknik donanımının geliştirilmesi her zaman olduğu gibi her zaman ilgi odağındadır. Ülkemizin, fabrikalarında üretilen askeri ürünlerle Milli Ordumuzu önemli ölçüde donatabileceğine şüphe yoktur. Ayrıca birçok ülke ile askeri ürünlerin üretimine ilişkin anlaşmalar imzalayarak askeri işbirliği ilişkilerini genişletmiş, uluslararası kuruluşlarla etkin işbirliği yaparak ortak ülke sayısının artmasına neden olmuştur.
Her halükarda, tüm bölgesel projelerden izole edilen Ermenistan'ın aksine, Azerbaycan devleti, ulusötesi projelerle bölgede yepyeni bir manzara yaratmıştır. Ülkemiz bölgenin enerji haritasını ve ulaşım haritasını yeniden çizdi. Azerbaycan'ın girişimleri sadece halkımızın değil, bölge ülkeleri de dahil olmak üzere tüm Türk dünyasının çıkarlarını güvence altına almaktadır. Devletimizin uluslararası itibarı her geçen gün güçleniyor.