Türkiye’de sağlık hakkı, Anayasa’da güvence altına alınmış temel bir haktır. Ancak uygulamada GSS prim borçları, milyonlarca vatandaş için sağlık hizmetine erişimi sınırlayan bir engel haline gelmiş durumda. CHP’li Bulut’un vurguladığı gibi, gelir durumu veya prim borcu nedeniyle sağlık hizmetlerinden mahrum kalmak, yalnızca bireysel bir mağduriyet değil, toplum sağlığını doğrudan tehdit eden bir sorundur.

Uzmanlar, bu tür kısıtlamaların kronik hastalar, yaşlılar, çocuklar ve kadınlar üzerinde olumsuz etkiler yaratacağını belirtiyor. Özellikle koruyucu sağlık hizmetlerinden mahrum kalmak, uzun vadede maliyetleri artırıyor ve halk sağlığını riske atıyor.

Borç silme ve yeni düzenleme şart

Bulut’un TBMM’ye taşıdığı önerge, hükümete GSS borçlarının silinmesi veya kapsamlı bir yapılandırma yapılması gerektiğini gösteriyor. Uzmanlar, prim borçlarının gelir durumuna göre yeniden düzenlenmesi ve sağlık hizmetine erişimin kesintisiz sağlanmasının, hem bireyler hem de toplum açısından kritik olduğunu söylüyor.

Bir diğer önemli nokta, sağlık hakkının pazarlık konusu yapılamayacağı gerçeği. Bu, devletin vatandaşlarına karşı asli görevlerinden biri ve ihmale gelmez bir sorumluluk olarak öne çıkıyor.

Toplum tepkisi artıyor

Vatandaşlar, sosyal medyada ve sokakta “Sağlık hakkımız elimizden alınıyor” diyerek tepki gösteriyor. Uzmanlar, bu durumun yalnızca bireyleri değil, toplum sağlığını ciddi şekilde riske atacağını vurguluyor.

Bu nedenle, CHP’li Bulut’un önergesi yalnızca siyasi bir hamle değil; aynı zamanda toplumsal bir uyarı niteliğinde. GSS borçları ve sağlık hizmetine erişim konusundaki düzenlemeler, önümüzdeki dönemde hükümet için öncelikli gündem maddesi olmaya aday.