ERZURUM

ERZURUM Haberleri

Her 15 Temmuzda ben…

Her 15 Temmuzda ben…

Şeytanın bile ağzı açık bir vaziyette seyre daldığı ve yaşananlara ciddi anlamda mana veremediği bir gece.

Her 15 Temmuzda ben…

Gün gelir hesaplar dökülür orta yere.

Ve gün gelir 

Açılır bir bir hatıraların kervan yükü, küfeler boyu…

Unutulmuş zannedilen ne var ise canlanır yeniden, zavallı yüreklere yansıyan görüntüleriyle birlikte ve işte o an kelimelerin kifayet etmediği bir zaman dilimine uğrar düşüncelerimiz.

Neden ve niçin sorgusu altında… 

Kabullenmek belki zor olur ama en azından alışmak lazım gelir diye aklımızdan geçirmeye çalışırken, ona bile gücümüz yetmez aslında.

Çaresizliğimizin izahı aşikârdır yansır yüzümüze…

Gelin hep birlikte ad verelim tüm bu yaşananlara.

Farz edelim ki ve düşünelim ki bu nasıl bir dünya sevgisidir ki; en yakın canımızı bile tereddütsüz yok ederiz.

Acımasız ve ahlaksız bir biçimde…

Ne için bu birikim, ne içindir bu yığıntı? 

Hani mezardan öteye bir şey alınmıyordu diye biliyorduk ya. Hatta ve hatta daha en son icabet ettiğimiz definde öyle de gördük ya… 

Oysaki dün sadece kefeniyle gitti adamcağız o kadar malına rağmen. Bir kuruş nedir ki yanına alamadan…

O zaman bu kavga ne için, nedir bizi üç günlük ömürde rezil eden?

İnsanlığımızın sorgusu oldu 15 Temmuz; adı ihanet olsa da, rezil bir geceydi aslında. Kimin ne için saldırdığı, savunanın kimden nasıl savunduğunun bilinmediği, hatta inanamadığı bir gece.

Şeytanın bile ağzı açık bir vaziyette seyre daldığı ve yaşananlara ciddi anlamda mana veremediği bir gece.

Kardeşin yanı başındaki kardeşine arkadan hem de hiç acımadan saldırdığı bir gece.

“Hani biz silah arkadaşıydık?” Dercesine.

“Hani komşumdun sen benim, daha bu sabah beraber çorba içmedik mi?” 

“Aynı tasa kaşık sallamadık mı? Diye sitem edercesine.”

“Eşimdin sen benim, bu nasıl bir yalandı yıllar süren hayretlerinde.”

“Kimsin ki sen, tanıyamamışım.”

“Yanı başımda olmana rağmen inan hiç ama hiç anlayamamışım. ”

“Söylesene bu neyin intikamı, neyin kini?”

İsimsiz binlerce soru ve ortada en zeki düşüncelere bile eyvah çektiren yılgınlıklar, biri bin para… 

Şeytan bile dile gelmiş “bekleyin görün bu işi de bana yüklerler” dercesine.

Heyhat!

O zaman bu ihanetin adını sen koy, ben terennüm edeyim. 

Adını sen öğret bana, ben her 15 Temmuz da sana en katmerlisinden, en katmerlisinden bir küfür ile birlikte buğz edeyim…



Haber Editörü

Vedat Kan

vedudi25@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku