Köşe Yazarları

Köşe Yazarları Haberleri

Güney Kıbrıs’ın Görünmez Zaferi:

Güney Kıbrıs’ın Görünmez Zaferi:

Dünya Neden Ada’nın Güneyini Kucakladı?

Burhan Uçaner

Kıbrıs sorunu, modern uluslararası ilişkilerin en karmaşık ve uzun soluklu meselelerinden biri olarak karşımıza çıkar. Ada, 1974’te yaşanan darbe ve ardından gelen Türk çıkartma harekatı ıle ikiye bölünmüş olsa da, uluslararası toplumun büyük çoğunluğu yalnızca güneyi, yani Kıbrıs Cumhuriyeti’ni meşru otorite olarak kabul etmektedir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ise 1983’te ilan edilmesine rağmen, Türkiye dışında hiçbir ülke tarafından tanınmamakta ve bir “hayalet devlet” muamelesi görmektedir. Bu asimetri, hukuki, stratejik ve diplomatik faktörlerin birleşiminden doğmuştur. Kökleri 1960’lara uzanan bu durum, Yunan lobiciliğinin etkinliği, Birleşmiş Milletler (BM) kararlarının yönü ve büyük güçlerin çıkar hesaplarıyla şekillenmiştir. Bu makale, konuyu tarihsel bağlamda ele alarak, deklasifiye edilmiş belgeler ve raporlar ışığında analiz edecek; güneyin “görünmez zaferi”nin nedenlerini inceleyecektir.

Kökenler: 1960 Antlaşmaları ve Yunanistan’ın Stratejik Hamleleri

Her şey, 1959’da imzalanan Zürih ve Londra Antlaşmalarıyla başlar. Bu anlaşmalar, 16 Ağustos 1960’ta Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağlamış, ada halkını Rum ve Türk toplulukları arasında eşit ortaklık temeline oturtmuştur [1]. Ancak, Garanti Antlaşması’nın getirdiği düzenleme kritik öneme sahiptir: Yunanistan, Türkiye ve İngiltere garantör ülkeler olarak belirlenmiş; adanın bağımsızlığı, toprak bütünlüğü ve anayasal düzenini korumakla yükümlü kılınmıştır (Madde I ve IV) [2]. Bu sistem, enosis (Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanması) hayalini yasaklamış olsa da, Atina diplomatik arenada “Kıbrıs Rumların” vurgusunu yaparak baskı kurmuştur. Yunan diasporasının özellikle ABD’deki etkisi (yaklaşık 3 milyon Rum kökenli), NATO içindeki yumuşak gücüyle birleşince, antlaşma Rum ağırlıklı bir devlet yapısını pekiştirmiştir [3]. Türkler azınlık statüsüne indirgenmiş, bu da 1963 çatışmalarını tetiklemiştir.

Yunanistan’ın rolü burada belirgindir: Darbe öncesi enosis’i körüklemiş, ancak 1974 sonrası utançla geri adım atmıştır. İngiltere ise Akrotiri ve Dhekelia üslerini elinde tutarak (antlaşmanın bir parçası olarak) güneyi meşru hükümet olarak savunmuştur [4]. Bu garantörlük, adayı “İngiliz toprağı” gibi korumuş; 1974’te Londra pasif kalsa da, stratejik çıkarlarını güney üzerinden sürdürmüştür.

BM’nin Rolü: Güneyin Meşruiyeti ve Kuzeyin Geçersizliği

Birleşmiş Milletler, Kıbrıs sorununun hakemi konumundadır. 1964’te RES 186 ile UNFICYP barış gücünü kurmuş; bu gücün konuşlandırılması için güneyden (Kıbrıs Cumhuriyeti) izin alınması, otomatik meşruiyet sağlamıştır [5]. 1974 işgali sonrası RES 353 ve 360, yabancı askeri müdahaleyi kınamış; Türkiye’yi eleştirmiştir [6] [7]. Asıl dönüm noktası 1983’te RES 541’dir: KKTC’nin ilanını “hukuken geçersiz” saymış, üyelere tanımama çağrısı yapmış ve güneyi ada otoritesi olarak teyit etmiştir (13’e 1 oyla, Pakistan karşı, Ürdün çekimser) [8]. Bu kararın etkisi kalıcı olmuş; Uluslararası Adalet Divanı (ICJ) 2010 Kosovo danışma görüşünde bile kuzeyin ilanını “yasadışı güç kullanımı”na bağlamıştır [9].

2025’te RES 2771 ile aynı yaklaşım sürdürülmüş; Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliği teyit edilmiş, federasyon ısrarı vurgulanmıştır [10]. BM Genel Kurulu’nun RES 37/253’ü de “tam egemenlik hakkı”nı güneye tanımış; “işgal mağduru Rumlar” narratifini pekiştirmiştir [11]. Yunan lobiciliği burada etkili olmuştur: Atina, 1960’lardan beri bu söylemi pompalamış, güneyi “tek temsilci” konumuna yükseltmiştir.

Büyük Güçlerin Tutumu: İngiltere, ABD ve İsrail

İngiltere için mesele basittir: 1960 antlaşmasıyla elde edilen üsler (Akrotiri-Dhekelia), Akdeniz’deki stratejik üstünlüğü sağlar [12]. İşgal sonrası güneyi tanımış, KKTC’yi “işgal altındaki” olarak etiketlemiştir. 1974’te müdahale hakkı olsa da pasif kalmış; istihbarat, Türk müdahalesini öngörmüş ancak frenlememiştir.

ABD’nin yaklaşımı daha karmaşıktır. Deklasifiye edilmiş Dışişleri Bakanlığı belgeleri (FRUS 1969-1976), 1974 darbesini öngöremediklerini itiraf eder; “rasyonalite galip gelecek” umuduyla hareket etmişlerdir [13]. Henry Kissinger, Atina-Ankara arasında mekik dokumuş; Türk müdahalesini “kaçınılmaz” görmüş, ancak güneyi meşru tutmuştur – NATO’da Yunanistan’ı kaybetmemek için [14]. Wikileaks kabloları (08ANKARA1910), Rum milliyetçiliğinin “ada Yunan olsun” inadını vurgular; ABD, “tanıma tehdidi”ile Rumları masaya çekmeye çalışmış ancak başarısız olmuştur [15]. Stratejik gerekçe: Güney, Sovyet etkisine karşı tampon; yardımlar buraya akmıştır.

İsrail ise sessiz bir ortaklık kurmuştur. 1960’ta Kıbrıs’ı hemen tanımış; elçilik açmıştır [16]. Tarihsel bağlar (1940’larda Holokost kurtulanları için mülteci kampı) ve 1990’lardaki dönüşüm etkili olmuştur. 2010 EEZ anlaşması ve 2021 gaz paylaşımıyla ilişkiler derinleşmiş; üçlü ittifak (Yunanistan-Kıbrıs-İsrail) 2010’lardan beri aktiftir [17] [18]. Rumlar Filistin’i tanısalar da, pratikte İsrail’le askeri tatbikatlar (Onisilos-Gideon, 2014) ve enerji MoU’ları (2013) yürütülmüştür. Tel Aviv, Akdeniz gazında güneyi stratejik görmektedir.

Deklasifiye Belgeler: 1974’ün Karanlık Yüzü

Yunan istihbaratı (EYP), 2024’te 58 belgeyi deklasifiye etmiş; darbe öncesi (15 Temmuz) Nicosia’nın Atina’yı “müdahale” diye uyardığını ortaya koymuştur [19]. Raporlar, komünist korkusunu (AKEL partisi) vurgular; darbe sonrası seferberlik belgelenmiştir. CIA raporları (1974 BGIRP 75-12), işgal sonrası “bölünme hatları”nı çizer; Türk kıyı enclavlarını öngörür [20]. Wikileaks (1974STATE157255), Makarios’un Nixon görüşmesini not eder; Rum-Yunan bağını “cunta darbesi” diye eleştirir [21]. FRUS belgeleri, Türk işgalini “mükemmel öngörü” diye över, ancak Yunan darbesini kaçırır – Soğuk Savaş’ta “Sovyet rolü minimal” diye rahatlamışlardır [13].

Bu deşifreler, 1974’ü bir “istihbarat faciası” olarak tanımlar: Yunan cuntası tetiklemiş, dünya güneyi kollamıştır.

Sonuç: Asimetrinin Nedenleri ve Gelecek

Bu asimetri, Yunan lobiciliğinin enosis idealinden doğmuş; 1974 sonrası “işgal” narratifiyle AB üyeliğini (2004) sağlamıştır [3]. ABD ve İngiltere NATO’yu korumak, İsrail gaz ve güvenlik için güneyi seçmiştir. BM kararları hukuku mühürlemiş; güney “devamlılık” ilkesine dayalı meşru, kuzey “işgal meyvesi” olarak görülmüştür [8] [10].

Ada hâlâ yaralıdır. Değişim için yeni bir antlaşma gereklidir; ancak o zamana dek güney, haritaların efendisi kalacaktır.

Kaynakça

1. London and Zürich Agreements. (1959). Wikipedia. Erişim: https://en.wikipedia.org/wiki/London_and_Z%C3%BCrich_Agreements 

2. Treaty of Guarantee. (1960). UN Peacemaker. Erişim: https://peacemaker.un.org/en/node/9382 

3. Greek Diaspora Influence on Cyprus Policy. (Various). ResearchGate ve diğer kaynaklar. Erişim: https://www.researchgate.net/publication/304718312_Priming_the_Diaspora_Cyprus_and_the_Overseas_Greek_Cypriots 

4. UK Bases in Cyprus. (n.d.). Wikipedia. Erişim: https://en.wikipedia.org/wiki/Akrotiri_and_Dhekelia 

5. UN Security Council Resolution 186. (1964). UN Digital Library. Erişim: https://digitallibrary.un.org/record/112185?ln=en 

6. UN Security Council Resolution 353. (1974). UN Digital Library. Erişim: https://digitallibrary.un.org/record/93470?ln=en 

7. UN Security Council Resolution 360. (1974). UN Digital Library. Erişim: https://digitallibrary.un.org/record/93476?ln=en 

8. UN Security Council Resolution 541. (1983). UN Digital Library. Erişim: https://digitallibrary.un.org/record/58970?ln=en 

9. ICJ Advisory Opinion on Kosovo. (2010). ICJ. Erişim: https://www.icj-cij.org/case/141 

10. UN Security Council Resolution 2771. (2025). UN Digital Library. Erişim: https://digitallibrary.un.org/record/4073955?v=pdf 

11. UN General Assembly Resolution 37/253. (1983). UN Digital Library. Erişim: https://digitallibrary.un.org/record/112447?ln=en 

12. British Forces Cyprus. (n.d.). Wikipedia. Erişim: https://en.wikipedia.org/wiki/British_Forces_Cyprus 

13. FRUS 1969-1976, Volume XXX. (2007). US State Department. Erişim: https://history.state.gov/historicaldocuments/frus1969-76v30/index 

14. US Policy on Cyprus 1974 Kissinger. (Various). Historical Documents. Erişim: https://history.state.gov/historicaldocuments/frus1969-76v30/d154 

15. Wikileaks Cable 08ANKARA1910. (2008). WikiLeaks. Erişim: https://wikileaks.org/plusd/cables/08ANKARA1910.html 

16. Cyprus-Israel Relations. (n.d.). Wikipedia. Erişim: https://en.wikipedia.org/wiki/Cyprus%E2%80%93Israel_relations 

17. Cyprus EEZ Agreement with Israel. (2010). UN Treaty Collection. Erişim: https://treaties.un.org/pages/showDetails.aspx?objid=08000002802d12b7 

18. Greece-Cyprus-Israel Trilateral Cooperation. (Various). INSS. Erişim: https://www.inss.org.il/strategic_assessment/israels-policy-in-its-triangular-relations-with-greece-and-cyprus/ 

19. Greek Intelligence Files Declassified 2024. (2024). Reuters. Erişim: https://www.reuters.com/world/europe/greece-declassifies-intelligence-records-1974-cyprus-crisis-2024-11-13/ 

20. CIA Declassified Documents 1974. (1974). CIA FOIA. Erişim: https://www.cia.gov/readingroom/docs/DOC_0000273005.pdf 

21.  Wikileaks Cable 1974STATE157255. (1974). WikiLeaks. Erişim: 



Haber Editörü

admin

Anahtar Kelimeler: Güney Kıbrıs’ Görünmez Zaferi:
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku