Gelin bir zamanlar nasıl iletişim kurduğumuzu hatırlayalım: İnsanlar, yüz yüze buluşur, çaylarını kahvelerini alır ve gündemdeki dedikoduları paylaşırlardı. Şimdi ise bu masum sohbetlerin yerini, cep telefonları aldı ve dijital bir sosyalleşme çağı başladı. Evet, dostlar, hoş geldiniz 'diji sosyalleşme' çağına! Artık, birbirimize 'Merhaba' demek yerine, telefonlarımızın ekranlarına bakıyoruz. Sanki dijital dünya, yüzümüzdeki gülümsemeleri görmek için özel bir tarayıcıya sahip. Arkadaşlarımızın gönderilerini beğeniyor, fotoğraflarını inceliyor ve hatta emoji ile tepkiler veriyoruz. İşte, dedikodu artık parmaklarımızın ucuyla gerçekleşiyor! Eski zamanlarda dedikodu yapmak için, çayhanelerde, sokaklarda veya komşu ziyaretlerinde saatlerce oturur, yeni gelişmeleri ve söylentileri paylaşırdık. Şimdi ise telefonlarımızın ekranında parmaklarımız hızla dans ediyor. Gün içinde onlarca mesaj, binlerce emoji ve bir sürü bildirim alıyoruz. Kim bilir, belki de çaylarımız soğuduğunda bile telefonlarımızla konuşmaya devam ediyoruz! Dijital çağın getirdiği bir diğer ilginç nokta da, 'grup sohbetleri' oldu. Eskiden dedikodu yapmak için aramızda kısıtlı bir grup olurdu. Şimdi ise WhatsApp, Telegram ve benzeri uygulamalar sayesinde, yüzlerce kişiyle aynı anda sohbet edebiliyoruz. Dedikodu, biraz da toplu taşımalarımızda, iş yerinde veya sıradaki beklerken telefonlarımızın çıkardığı seslerle paylaşıldığı grup sohbetlerinde yaşanıyor! Hepimiz bu dijital dünyanın içindeyiz, birbirimize telefonlarımız üzerinden konuşuyoruz. Eskiden sokaklarda dolaşırken karşılaştığımız komşularımızı bile artık sosyal medyada takip ediyoruz. İşte, dedikodularımızı yeni bir boyuta taşıdık ve 'diji sosyalleşme' ile birlikte kahkahalarımızı, düşüncelerimizi ve hislerimizi gönderiler halinde paylaşıyoruz. Hani derler ya, 'Eskiden insanlar birbirleriyle konuşurdu, dedikodu yaparlardı.' Şimdi ise dedikodu, telefonlarımızın tuşlarına dokunarak gerçekleşiyor. Bizler de bu yeni çağın, mizahi ve hiciv dolu yolculuğunda, dijital dünyada dostlarımızla kaybolmaya hazırız! Artık eski günlerdeki gibi sadece birbirimizle konuşmak yerine, 'diji sosyalleşme' çağında telefonlarımızla birbirimize mesajlar atıyoruz. Kim bilir, belki de gelecekte robotlarla bile sohbet ederken, telefonlarımızı özleyeceğiz. Neyse ki, şimdilik, cep telefonlarıyla dolu bu dijital dünyada, kahkaha tufanlarına ve dedikodulara doyabiliyoruz. Ya siz, hazır mısınız 'diji sosyalleşme'nin büyülü dünyasına adım atmaya? Necat Kacan