Erzurum Valiliğinden kültür damlaları
İlim, irfan ve hikmetle dolu bir ömür…
Ömer Nasuhi Bilmen
İlim, irfan ve hikmetle dolu bir ömrü İslâm’a ve insanlığa adayan Erzurumlu büyük âlim ve beşinci Diyanet İşleri Başkanı Ömer Nasuhi Bilmen'i, vefatının yıl dönümünde rahmetle anıyoruz.
Merhum Ömer Nasuhi Bilmen;
10 Ocak 1883’te Erzurum’un Salasor (şimdiki adı Sarıyayla) köyünde doğdu. Babası Hacı Ahmed Efendi, annesi Muhîbe Hanım’dır. Küçük yaşta iken babasının vefatı üzerine Erzurum Ahmediyye Medresesi müderrisi olan amcası Abdürrezzak İlmî Efendi’nin himayesinde yetişti. Amcasından ve Erzurum müftüsü Narmanlı Hüseyin Efendi’den dersler aldı.
Arapça ve Farsçayı çok iyi bilen, Türkçe ile birlikte üç dilde şiir yazabilen Ömer Nasuhi Bilmen, Fransızca tercümeler de yaptı.
16 Haziran 1943’te İstanbul Müftüsü olan Bilmen, 30 Haziran 1960 tarihinde Diyanet İşleri Başkanlığına tayin edildi.
Hayatı boyunca öğretmenlik hizmetinde de bulunan Ömer Nasuhi Bilmen, Dârüşşafaka Lisesinde yirmi yıla yakın bir süre ahlâk ve yurttaşlık dersleri okuttu. İstanbul İmam-Hatip Okulunda ve Yüksek İslâm Enstitüsü’nde usûl-i fıkıh ve kelâm dersleri verdi. Hayatının sonuna kadar ilmî çalışmalarını sürdürdü ve sekiz ciltlik tefsirini emekli olduktan sonra yazdı.
12 Ekim 1971’de İstanbul’da vefat eden Ömer Nasuhi Bilmen, Edirnekapı Sakızağacı Şehitliği’ne defnedildi.
Hukūk-ı İslâmiyye ve Istılâhât-ı Fıkhiyye Kāmûsu ile Büyük İslâm İlmihali en önemli eserleridir.
Hayatının büyük bir kısmını telifle geçiren ve temel İslâmî ilimler alanında çok sayıda eser veren Ömer Nasuhi Bilmen’in diğer eserleri şunlardır:
Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Meâl-i Âlîsi ve Tefsiri, Büyük Tefsir Tarihi, Kur’ân-ı Kerîm’den Dersler ve Öğütler, Sûre-i Fethin Türkçe Tefsiri İ‘tilâ-yı İslâm ile İstanbul Tarihçesi, Hikmet Goncaları, Muvazzah İlmi-i Kelam, Mülehhas İlmi Tevhid: Akaidi İslâmiye, Yüksek İslâm Ahlâkı, Dinî Bilgiler.
Beyânülhak ve Sebîlürreşâd mecmualarında çeşitli makaleleri yayımlanan Ömer Nasuhi Bilmen’in ayrıca gençlik yıllarında Farsça olarak yazıp Türkçeye çevirdiği Nüzhetü’l-Ervâh adlı bir divançesiyle 1904’te yazdığı İki Şükûfe-i Taaşşuk adlı bir romanı da vardır.