ERZURUM BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SPOR KULÜBÜ 3. LİG'DE OLSAYDI…

Bazen kendi kendime düşünmeden edemiyorum…

Erzurum Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü bugün 3. Lig’de olsaydı, ortaya nasıl bir tablo çıkardı?

Aslında bu sorunun cevabı sahada oynanan futbolda, kulübün vizyonunda ve yetiştirdiği gençlerde gizli. Çünkü bu kulüp son yıllarda öyle bir ivme yakaladı ki, sadece BAL’ın değil, Türk futbolunun yakından izlediği bir takım hâline geldi. Disiplini, mücadeleci kimliği, altyapıdaki ciddiyeti ve oyuncularına kazandırdığı karakterle adeta “keşfedilmesi gereken bir futbol laboratuvarı” gibi çalışıyor.

Açık yüreklilikle söyleyeyim…

Bugün Erzurum Büyükşehir Belediyesi Spor 3. Lig’de olsaydı, ligin dengelerini sarsar, üst sıraları zorlar, hatta zirve yarışını kendine hedef belirlerdi. Çünkü bu takımın oyun karakteri de gençlik enerjisi de bunu fazlasıyla hissettiriyor.

Nitekim bunun işaretleri ortada…

Bu sezon performanslarıyla ön plana çıkan genç isimler bir bir profesyonel takımların radarına girdi. Alperen Karaca’nın Malatya Yeşilyurtspor’a, Taha Kars’ın Karaköprüspor’a, Kerem Erener’in Sincan Belediyespor’a, Taha Ağdağ’ın Eskişehirspor’a imza atması tesadüf değil. Kaleci Tunay Torun’un kapısında bekleyen kulüpler, bu yapının ne kadar doğru işlendiğini kanıtlıyor.

Ama şunu da hiçbir zaman unutmamak gerekir:

Bu başarı yalnızca Erzurum Büyükşehir Belediyesi Spor’un değil…

Erzurum’daki amatör futbolun, mahalle takımlarının, altyapı hocalarının, soğuk kış günlerinde bile antrenman sahasından çıkmayan çocukların, gençlerin, fedakâr ailelerin ortak alın teridir bu başarı.

Şehrin dört bir yanında, Palandöken’den Yakutiye’ye, Aziziye’den Pasinler’e kadar birçok amatör kulüp çocuklara ilk futbol heyecanını yaşatan, onları hayata ve spora kazandıran birer okul gibi çalışıyor.

Kimi zaman maddi imkânsızlıklarla, kimi zaman zor hava şartlarıyla boğuşsalar da bir gerçeği değiştirmiyorlar: Erzurum’da futbolun hamuru önce bu amatör takımlarda yoğruluyor.

Bugün profesyonel olan gençlerin çoğunun hikâyesi işte bu kulüplerde başlıyor. Mahalle sahalarında top koşturan çocukların “abi” diyerek peşinden koştuğu antrenörler, soğukta elleri buz tutsa da sahayı terk etmeyen gençler, okul çıkışı çantasını bir kenara bırakıp topun peşinden koşan çocuklar… 

Hepsi bu büyük başarının görünmeyen kahramanlarıdır.

Erzurum Büyükşehir Belediyesi Spor işte bu emeği, bu mücadeleyi bir üst seviyede vitrine taşıyor.

Sadece bir BAL takımı değil; tam anlamıyla bir okul, bir fırsat penceresi, doğru futbol vizyonunun adresi…

Ve inanın…

Bu takım 3. Lig’de olsaydı, bugün hayal dediklerimiz yarın çoktan gerçeğe dönüşürdü.

Belki de Süper Lig’e uzanan futbolcuların hikâyeleri Erzurum’un soğuk ama umut dolu sahalarında yazılmaya devam ediyor olurdu.

Ben inanıyorum…

Bu şehrin emeği, futbol sevgisi ve gençlere güveninin karşılığı elbet bir gün sahada alınacaktır. Çünkü futbol, doğru planlamayı ve samimi çabayı asla karşılıksız bırakmaz.

Erzurum’un futboluna yürek veren herkese selam olsun…

Kalın sağlıcakla…