Düşünsel ve kültürel miyoplar, insanların düşünce ve bakış açılarındaki daralma ve sınırlılıkları ifade eder. Bu durum, bireylerin kendi düşünce kalıplarına sıkı sıkıya bağlı kalması ve farklı görüş ve perspektifleri reddetmesi sonucunda ortaya çıkar. Düşünsel ve kültürel miyoplar, zihinsel ve kültürel açıdan zengin bir çeşitlilik ve esnekliğin önündeki engeller olarak düşünülebilir. Düşünsel miyoplar, bireylerin yeni fikirlere ve bilgilere kapalı olması ve sadece kendi inanç ve değerlerine sığınarak düşünmeye devam etmesidir. Bu durum, yaratıcılığı ve problem çözme becerilerini kısıtlayarak gelişime engel olabilir. Düşünsel miyoplar, insanları dar bir düşünce çemberine hapseder ve alternatif çözümleri görememelerine neden olabilir. Kültürel miyoplar ise, bireylerin kendi kültürlerini diğer kültürlerden üstün ve tek doğru olarak görmeleridir. Bu durum, başka kültürlere ve yaşam tarzlarına karşı hoşgörüsüzlüğe ve ön yargılara yol açabilir. Kültürel miyoplar, insanları farklı kültürlerin zenginliklerinden mahrum bırakır ve kapsayıcı bir toplum oluşturma çabalarını zorlaştırır. Bu tür miyoplar, insanların dünya görüşlerini sınırlayarak daha geniş bir perspektifi kaçırmasına sebep olabilir. Açık fikirlilik, empati, ve farklı bakış açılarına saygı göstermek, düşünsel ve kültürel miyopları aşmanın önemli adımlarıdır. Bireylerin önyargılardan ve sınırlı düşünce kalıplarından kurtulması, toplumsal çatışmaların azalmasına ve daha kapsayıcı bir dünya yaratılmasına katkı sağlayabilir. Necat Kacan