'Dünya Emekçi Kadınlar Günü 48 yıl önce 1975 yılında gündeme gelmiş ve her yıl 8 Mart'ta kutlanan uluslararası bir gündür.
Aslında adına medeni denilen ülkelerdeki kadın vahşetinin ve zulmünün ayyuka çıkmasının bir sonucu , yaşamak için çalışmak zorunda kalan emekçi kadınların haklarını elde etmeden katledilmelerinin farkındalığını gündeme taşımak için 48 yıl önce 1975 yılından itibaren 'Dünya Emekçi Kadınlar Günü' adı altında uluslararası bir gün gündeme getirilmiştir.
Evet sadece 48 yıl önce Yasalarda tanınan haklarını kullanmakta türlü zorluklar yaşayan kadınlar 8 mart'ı bir kutlama günü değil bilakis her türlü ayrımcılığa ve şiddete karşı çıkma günü olarak benimsemişdir.
Dünya anayasal sistemin ve kanunların hıristiyan kuramlar üzerine kurulması , yahudi ahlakıyla çoğaltılması neticesinde kadın toplumdaki yerini ve haklarını bu güne kadar elde edememiştir...
Bu na karşılık ise günümüzden tam 1391 Yıl Önce 632 senesinde ;
'Sevgili Peygamberimiz Hz.Muhammed Mustafa (SAV) veda hutbesinde tüm insanlığa seslenerek ' KADINLAR SİZE ALLAH'IN EMANETİDİR ' emrini tebliğ etmiş ve tüm haklarını en üst düzeyde teslim etmiştir.
Türk'ün töresiyle Türk Hakanları'nın eşlerine ve Türk erlerinin hanımlarına gereken önem , yetki ve haklar ise tam 3000 yıl önce verilmişti..
Türk'ün Töresinde ve Devlet anlayışında kadın kutsaldır ve hüküm sahibidir.
Hakları Türk eri ile aynıdır ve söz hakkı en az Türk eri kadardır.
Bunu bizler ve bizler ile tüm dünya Kurtuluş Savaşında bir kez daha görmüştür.
Gazi Mustafa Kemal'in ; 'Dünya'da hiçbir milletin kadını, milletini kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadınından daha fazla çalıştım diyemez.' sözü bunun tarihsel kanıtıdır.
Bu vesile ile Kahraman Türk Kadınları ;
Nene Hatunu , Halide Onbaşıyı , Şerife Bacıyı , Erzurumlu KaraFatmayı , Halime Çavuşu , İzmirli Binbaşı Ayşeyi , Tarsuslu Adile Onbaşıyı , Nazife Kadını , Domaniçli Habibeyi ve daha binlercesini saygı , minnet ve rahmetle anıyorum.
TÜRK'ÜN Töresiyle ve İSLAM'IN Kutsallığıyla her daim yücelen , Cenab-ı ALLAH'ın emaneti Türk kadınları dünya kadınlarına örnek teşkil etmektedir.
Eğitimle toplumdaki yerini alacak kadınlar toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı kararlı devlet politikaları ile korunarak emeklerinin karşılığına en az erkekler kadar güven içinde sahip olacaklardır.
Gazi Mustafa Kemal'in dediği gibi “Kadınlarını geri bırakan milletler geri kalmaya mahkumdur..”
Dünyada gerçek demokrasiye ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmek ancak kadın erkek eşitliğinin sağlanmasıyla mümkün olacaktır.
Kadın önce anadır , bacıdır , evlattır ve yiğide yardır. Ozanımızı dediği gibi 'Kadınlar insandır , biz insan oğlu.' Dünya huzuru , mutluluğu ve refahı kadınların huzurlu , mutlu ve güven içinde olmasına bağlıdır.
Başta şehit annelerimiz olmak üzere emekçi tüm kadınların layık oldukları yaşama ve makamlara en kısa zamanda kavuşmalı , farkındalıkların amacına uygun tüm toplum tarafından desteklenmelidir.
Bu duygu ve düşüncelerimle emekçi kadınlarımızın #8MartDünyaEmekçiKadınlarGününü en kalbi duygularımla kutluyor , hepsini ayrı ayrı en yüce saygı ve hürmetlerimle selamlıyorum.'
Türk Millî Kuvvetler Vakfı Genel Başkanı
Dr. Fatih ŞİMGA