Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, 'İnşaatlarımızı yaparken afetlere göre yapmalıyız. Çünkü yaptıkları evlerde yaşayabilirler. Bir deprem olduğu zaman yıkılmayacak sağlamlıkta evlerin yapılması bir kulluk görevidir.' dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Diyanet TV ekranlarından canlı olarak yayınlanan 'İyilik Vakti' dizisi konuğu oldu.
Başkan Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfından (TDV) deprem bölgesinde 17 bin 299 geride kalan deprem hasarına hizmet sonuçlarını belirterek, 'Personel arama kurtarma çalışmalarımız, insani yardım, manevi destek ve cenaze defin işlemleri başta olmak üzere birçok alanda hizmet veriyorlar.' dedi.
'78 bin 500 sahibimizi camilerimizde, Kur'an kursumuzda barındırdık'
TDV'nin depremin ilk gününden bu yana hiç durmadan yardımlarını sürdürdüğüne işaret eden Başkan Erbaş, olanları aktardı:
İkram araçlarında bugüne kadar 2 milyon 910 bin 480 kişiye yemek ikramda bulunduk. Sonra geçici barınma olarak 78 bin 500 kişi camilerimizde, Kur'an kursumuzda, yurtlarımızda, akademi merkezlerimizde, misafirhanelerimizde barındırdık.79 bin 720 çadır, yorgan, battaniye, yastık katkımız oldu.'
Türkiye'nin deprem kuşağında olan bir ülkede bilindiği dikkati çeken Erbaş, 'İnşaatlarımızı yaparken ona göre yapmalıyız, inşaatın kullanıldığı yeri ölçmeliyiz ona göre doğru yeri seçmeliyiz. Çünkü yaptıkları evlerde yaşayabilir. Bir deprem olduğu zaman yıkılmayacak sağlamlıkta o evlerin yapılması bir kulluk görevidir.' açıklamalarında bulundu.
'Yardımların devam etmesi lazım'
Erbaş, Kur'an-ı Kerim'de 250 kadar ayette infaktan bahsetmediğini aktararak, 'İnfak, yani yardımlaşmak, olanın vermeyen, mağdur ve mazlum olan insanlara yardım etmek. Gayretin içinde olmalıyız.Şu anda milletimizin birbirine yardım etmemesi için gerçekten büyük bir gayretin girmiş durumda.Bunun devam etmesi lazım.' kullanım kullandı.
'Çocuklarımız hem rehabilite oluyor hem de değerlerimizi öğreniyorlar'
Depreme hizmet vermeye başlayan 4-6 yaş Kur'an kursuna da değinen Erbaş, gördüklerini söyledi:
'Sadece Gaziantep'te 3 bine kadar 4-6 yaş grubuna ait çocuğumuz Kur'an kursumuzda, hem rehabilite olurken hem de en teslim oynayarak, resim çizerek, sevgi, saygı, anne baba sevgisi, devlet, bayrak ve millet sevgisi gibi bir takım değerlerimizi Öğreniyorlar.Aynı zamanda depremzede vatandaşlarımız rahat bir şekilde çocuklarını oralarda himaye ettirmiş oluyorlar.İnşallah daha da artıracağız.Biz de Diyanet İşleri Başkanlığı olarak eğitime, ilme, irfana önem veriyoruz. Derslerle kardeş hale getiriyoruz ve oradaki çocukları diğer illere gönderiyoruz.Onlar eğitimlerine devam ediyorlar.'
Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı yurtlarda, eğitim merkezlerinde ve gençlik merkezlerinde deprem hasarına maruz kalmaya manevi destek hizmetleri verildiğini de söyledi.
'Vatandaşlarımızın her türlü yardımlarını ulaştırıyoruz'
Erbaş, zekat ve fitrelerin deprem kurbanlarını bir verilebileceğini ifade ederek, 'Zekat konusunda milletimizin çok daha duyarlı olması gerektiği gerektiği bir zaman. Zekât mükellefi insanlarımızın zekatlarını hesaplayıp zekat alma durumunda olan insanlara verilmesi gerekiyor. depremzedeye zekat verilir mi varligi biraz hassas davranmamiz lazim. dedi.
'Yaptığımız iyiliklerin bugün karşılığını aldık'
Erbaş, sözlerine şöyle devam etti:
'Milletimiz sadece yurt içinde değil başka ülkelerde de afetler, püskürmeler, göçmenler olduğu zaman en fazla yardım eden ülkelerinin memleketi. Türkiye, genele göre ya da milli gelirine göre en fazla iyilik yapan ülke olarak seçildi. Yaralarımızı çok hızlı saracağız inşallah. Türkiye'nin yaptığı iyiliklerin bugün karşılığını alıyor .
