"Kyriakos dostum, sen bizi tehdit etmezsen biz de seni tehdit etmeyiz. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Atina'ya gelişinden 24 saat önce Başbakan Miçotakis'e verdiği röportajda kullandığı ifadelerden biri de çözemeyeceğimiz sorun yok". "İki ülke arasındaki güveni güçlendirelim. Ekonomi, ticaret, ulaştırma, enerji, sağlık, teknoloji, eğitim, gençlikle ilgili konularda her sektörde ikili iş birliğini artıralım" diye ekliyor Türkiye Cumhurbaşkanı Kathimerini'ye verdiği röportajda.

Erdoğan, bu ruhla şöyle devam ediyor: "Ülkelerimizin tarihi ve kültürel mirasına karşılıklı özen ve ilgi gösterelim. İster Ege'deki sorunlar, ister düzensiz göçle ortak mücadele, isterse Yunanistan'daki Türk azınlığın devam eden sorunları olsun, karşılıklı iyi niyet temelinde diyalogla çözemeyeceğimiz hiçbir sorun yoktur."

Türkiye cumhurbaşkanı röportajında ​​kendisi için "kıta sahanlığı dışında çözülmesi gereken sorunlar" olduğunu ve "uluslararası adalete döndüğümüzde hiçbir sorunu arkamızda bırakmamamız gerektiğini" de anlatıyor. "Sorunların diyalog ve iyi niyet çerçevesinde çözüleceğine inanıyorum. Elbette kıta sahanlığı üzerinden çözülmesi gereken birbiriyle bağlantılı pek çok sorun var. Bunları bir bütün olarak ele almamız lazım. Seçici bir yaklaşım doğru değil. Belirli konular hakkında konuşmak ve diğerleri hakkında konuşmamak. Çünkü hepsi birbiriyle bağlantılı. Uluslararası adalete döndüğümüzde hiçbir sorunu arkamızda bırakmamalıyız. Ancak her şeyden önce tüm sorunlarımızı cesaretle konuşmalı ve kamuoyunu yönlendirmeliyiz" diyen Türkiye cumhurbaşkanı, tipik tavrını bir kez daha doğruladı.

Doğu Akdeniz ve Ege'deki enerji yataklarının işletilmesiyle ilgili bir soruya ise Türkiye cumhurbaşkanı karakteristik olarak "işbirliği olanaklarından" söz ederek şöyle konuştu: "Rezervlerin olup olmadığı bilimsel araştırmalar sonucunda belirlenebilecek bir konudur, öyle değil. kişisel fikrimin bir sonucu. Gördüğümüz kadarıyla bu konuyla ilgili umut verici çalışmalar yapılmış ve yapılıyor. Akdeniz ve Ege doğal kaynaklar açısından zengin havzalardır.

Mevcut uluslararası bağlamda, enerji güvenliğinin stratejik açıdan garanti altına alınması ve sürdürülmesi önemli bir konu haline gelmiştir. Bu anlamda özellikle Akdeniz'de işbirliği imkânları ve fırsatları var... Ege'de de işbirliği yapabileceğimiz pek çok konu var. Her şey insanların ve gelecek nesillerimizin huzuru ve refahı için."