ÇİN’İN İNSANLIK SUÇLARI ŞİDDETLE KINANDI
Japonya'da Çin'in dini ibadet ve faaliyetlerin yasaklanması, topyekün bastırılmasına ilişkin 19 numaralı belgeye karşı bir seminer düzenlendi ve toplantıda Çin'in dini kısıtlamaları kınandı.
Japonya'da Çin'in dini ibadet ve faaliyetlerinin yasaklanması ve bastırılmasına ilişkin 19 numaralı belgeye karşı bir seminer düzenlendi ve toplantıda Çin'in dini kısıtlamaları kınandı.
Tibet sürgündeki Hükümetin resmi internet sayfasında yer alan bilgiye göre, 20 Kasım Japonya'nın başkenti Tokyo’da bulunan Shinjuku Tarih Müzesi'nde Tibet Kurtarma hareketi ve Japonya Tibet sarayı ortaklaşarak Çin rejiminin 1 Eylül 2023’ten bu yana uygulamaya koyduğu dini Uygurların faaliyetlerini kısıtlayan ve ibadet yerlerini kapatan \ Turizim cazibe merkezlerine dönüştürmeyi meşrulaştıran sözde 19 numaralı belgesi üzerine bir seminer düzenledi.
Seminerde Japon parlamento üyesi Mitusbayashi Chromi, Dr. Miyawaki Junko, Japon Uygur Derneği'nden Savut Muhammad ve Güney Moğolistan meclisi genel sekreteri Dr. Govrud Archa gibi önemli şahsiyetler ayrı ayrı sunum yaparken, Çin konusunda uzmanlaşmış isimler, Çin Komünist Parti (ÇKP) rejiminin işgal altındaki Doğu Türkistan’da dini faaliyetleri kısıtlamak ve müslüman toplumu kitlesel ve kapsamlı bir şekilde kontrol etmek amacıyla çıkardığı ilgili düzenlemeleri değerlendirdi.
ÇİN’İN İNSANLIK SUÇLARI ŞİDDETLE KINANDI
Ayrıca Japonya Parlamentosu İnsan Hakları Grubu ve Uygur Destek Grubu genel sekreteri olarak, Çin’in İnsanlığa karşı işlenen suçlarının Japon parlamenterler tarafından kınanacağını söyledi.
Konferansta, Çin rejiminin bölgede uyguladığı din karşıtı politikaların, insanların yaşamları ve dini özgürlükleri üzerindeki kötü etkilerini anlatan Japonya-Uygur Derneği'nden Savut Muhammad ve Güney Moğolistan Meclisi'nden Dr. Gowood Archa, Çin'in halı hazırda uyguladığı din karşıtı politikası hakkında yapılan çalışmalarıyla ilgili ayrıntılı sunum gerçekleştirdi.
ÇİN’E KARŞI ORTAK ÇALIŞMA YÜRÜTÜLDÜ
Milletvekili Mitusbayashi Khromi, Doğu Türkistan’da sivil halkın bilincini kontrol etmek için ne tür baskı uygulandığı başta olmak üzere Tibetlilerin, Uygurların ve Güney Moğolistanlarıların ortak çalışmaları ve sonuçları hakkında katılımcıları bilgilendirerek, Çin’e karşı bu çalışmalar içerisinde yer almaktan memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Japon vekil Khromi, Çin rejiminin sadece dini baskıları değil Uygur çocuklara söde “melerler yuvası” adı altındaki Çinlileştirme merkezlerinde, komünist ideolojiler ve de sahte, uyduruk Çin tarihi propagandalarını aşılamaya çalıştığı, ana dillerinden mahrum ederek, Mandarin cincesi dayattığını, bölgeyi Çinlileştirmek uğruna insanları Nazi vari toplama kamlarına hapsettiğini şiddetle kınadı.