Çin Devlet Konseyi Basın Ofisi, 19 Eylül’de Pekin’de “Yeni Dönemde Partinin Xinjiang’ı Yönetme Tedbirlerinin Başarılı Uygulamaları” adlı beyaz kitap hakkında bir basın toplantısı düzenledi. Bu beyaz kitapta Çin, Doğu Türkistan’daki işgalini ve yürütmekte olduğu sistematik soykırım suçlarını süsleyerek tamamen inkâr ediyor.
Toplantıya Çin’in bazı üst düzey yetkililerinin yanı sıra sözde “Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi hükümeti”nin kukla başkanı Erkin Tuniyaz ve diğer Çinli yetkililer katıldı.
On bölümden oluşan kitapta, “Çin’in öteden beri Doğu Türkistan üzerinde egemenlik kurduğu ve tarihi boyunca etkin şekilde yönettiği” gibi uydurma iddialar yinelendi. Çin’in 70 yıl önceki işgalinden başlayarak komünist rejimin Doğu Türkistan’ı nasıl yönettiği, kontrol altında tuttuğu, türlü yalan ve iftiralarla anlatılıyor.
Kitapta Çin’in işlediği ve BM raporlarında belirtilen insanlığa karşı “soykırım” suçları tamamen reddediliyor ve bunların “ABD öncülüğündeki Batı dünyasının uydurmaları” olduğu ileri sürülüyor. Ayrıca zorla çalıştırma, doğal kaynakların talanı gibi yöntemlerle elde edilen ticari ve ekonomik “başarılar”, çocuk kampları, soykırım turizmi gibi suçlar farklı isimlerle süslenerek birer “özel kazanım” olarak lanse ediliyor. Doğu Türkistan’ın sözde “tarihin en iyi kalkınma döneminde” olduğu şeklindeki asla gerçeklerle örtüşmeyen ifadeler kullanılıyor.
Beyaz kitapta ayrıca Çin rejiminin Doğu Türkistan’ı kontrol etmede sözde “Çin ulusu ortak kimliği bilincini güçlendirme” yi ana hat olarak aldığı vurgulanırken, “ Xinjiang’ı (Çin) kültürüyle beslemek, milletler birliğini güçlendirmek, İslam’ı Çinlileştirmek, istikrarı korumak” gibi aslında “sistematik soykırım” politikalarının kodları olan ifadeler özellikle öne çıkarılıyor.
Kitapta uydurma Çin tarihine de geniş yer verilerek, “Çin’in tarih boyunca Doğu Türkistan’a egemen olduğu, bütün milletlerin iç içe yaşadığı, Çince’nin ve Çin kültürünün öteden beri bu topraklarda hakim olduğu” gibi asılsız söylemler utanmazca ortaya atılıyor.
Ayrıca sınırların korunmasının önemine değinilerek, Doğu Türkistan’ın sınır bölgesinde kritik bir konumda bulunduğu, Çin Komünist Partisi’nin 18. Kongresi’nden sonra Xi Jinping’in talimatıyla bu yöndeki çalışmaların daha da güçlendirildiği vurgulanıyor.
İstiqlal TV Genel Koordinatörü Sn. Muhammed Ali Atayurt Konuyla ilgili olarak “Çin, Doğu Türkistan’da sistematik soykırım uygulamaya başladığından bu yana, sözde “ Xinjiang’a dair bazı tarihi meseleler”, “ Xinjiang’da istihdam güvencesi”, “ Xinjiang nüfus gelişimi”, “ Xinjiang’daki mesleki eğitim”, “Çin’in terörizme karşı yasal düzenleme ve uygulamaları” gibi çok sayıda beyaz kitap yayınlıyor. Çin, bu kitapların hepsinde yalanlar, uydurma istatistikler ve propaganda söylemleriyle Doğu Türkistan’daki işgalini ve devam eden soykırım suçlarını meşru göstermeye çalışıyor.
Günümüz Doğu Türkistan’ında camiler kapalı, hala milyonlarca insandan haber alınamıyor bunlar nerede? toplama kamplarında mı?
Bilinmiyor…, kadınlar zorla kısırlaştırılıyor, çocuklar ailelerinden koparılıyor.
Say say zulüm bitmiyor.
Ama Pekin utanmadan “tarihin en parlak kalkınma dönemi” masalını dünyaya satmaya kalkıyor. Bu kitapların tek bir amacı var: işgali aklamak, soykırımı gizlemek, uluslararası toplumu aldatmak.
“Din özgürlüğü”, “millî birlik”, “ekonomik başarı” gibi şeyler anlatıyorlar, aslında bütün başarı hikayesi Uygur halkının gözyaşı, kanı ve canı pahasına gelmiştir. Çin ne kadar propaganda yaparsa yapsın, Doğu Türkistan’daki soykırımın üstünü örtemez. Çünkü o zulmün şahitleri hala aramızda yaşıyor.” Yorumunu yaptı.