Bizim sahil ilçelerinden tek eksiğimiz kıyılarımızın olmaması
Binlerce yıllık tarihimiz var, medeniyetlerin beşiği konumundayız, kültür ve kültüre bağlılık bir yaşam biçimi şeklini almış ve bizler bütün bu zenginliklerimize rağmen halen daha bir kurumun yolumuzu açmasını, bir kurumun suyumuzu getirmesini ve başka bir kurumun da bize aş ve iş vermesini beklemekteyiz. Hem de bu yapılanları “lütfen” ve “sadaka” niyetiyle kabullenmemiz beklenerek…
Tum1haber/medya/siyaset/Erzurum
Bu kadim halkı belediyelerin kapısına aş ve iş için muhtaç edenlerden elbet tarih hesap soracaktır, diyen Milliyetçi Hareket Partisinin Horasan İlçesi Belediye Başkanı Aday Adayı Yüksel Yıldırım, kadim Horasan halkının bunları hak etmediğini belirtti. Yıldırım; dünyanın en farklı coğrafyasının ana kıta olarak birleştiği bir bölgesinde, hem de birden fazla dünya devletinin uluslar arası yol güzergâhının ana durak noktasında bulunan ilçelerinin, yokluklar içerisinde kendi kaderine terk edilerek verilenlerle idare etmesinin artık kabul edilebilir bir durum olmadığını ifade ederek, bu kadim halk her şeyin en iyisini, her şeyin en güzelini hak ediyor dedi.
İlçelerinin; tarih, doğal güzellik, kış turizmi, inanç turizmi, hizmet turizmi açısından diğer ilçelerimizden eksiklerinin olmadığını aksine fazlalıklarının olduğunu ve hatta diğer bazı illerimizdeki kıyı ilçelerimizden tek eksiğinin denize kıyısının olmaması olduğunu ifade eden Yıldırım, bu eksikliğin uluslar arası yol kavşağında olmaları avantajından yola çıkılarak uluslar arası bir ticaret merkezi olmaları durumunda ilçelerinin kalkınma ve ekonomik atılımlar seviyesinde daha rahat hareket edebileceğini ifade etti. Yüksel Yıldırım, Milliyetçi Hareket Partisinin en büyük özelliklerinden birisi olan ve kutsal davalarının olmazsa olmazlarından oluşan vatan ve millet kavramının bu sayede vücut bulacağının vatan toprağı üzerinde milletimizin kimselere muhtaç olup, el açmadan kendi çabaları ve kendi ayaklarının üzerinde ekonomik kalkınma sürecinde vatan toprağını abat edecek ve payidar kılacak güç ve arzusu da bulunmaktadır diyerek, nasip olması durumunda bu toprakların aslına döneceğini ve eski günlerde olduğu gibi ticaretin ve ilginin merkezi olacağını savundu.