Azerbaycan-Türkiye ilişkilerini bozmak isteyenler kimler

Azerbaycan-Türkiye ilişkilerini bozmak isteyenler kimler

İsrail-Hamas çatışması dünya gündemi haline gelmiş durumda, uzmanlar ve siyasi yorumcular bu konuda çeşitli içerikli açıklamalarda bulunuyor.

zerbaycan da belirli bir taraf tutmuyor ve olaylara uluslararası hukuk çerçevesinde objektif bir şekilde tepki veriyor. Ancak ne yazık ki Türkiye'deki bazı medya ve sosyal ağlarda Ortadoğu'daki savaşa yönelik tutumu nedeniyle Azerbaycan'a yönelik asılsız suçlamalar yapılıyor.

Kardeş Türkiye'de bazı çevreler ve medya, konunun özüne inmeden Azerbaycan'ı eleştiriyor, hatta hakaret ediyor.

Filistin, Ermeni işgali konusunda hiçbir zaman Azerbaycan'ın yanında yer almamasına rağmen.

Azerbaycan ise Filistin'e tamamen farklı bir yaklaşımla yaklaşıyor; Filistin halkının devlet olma mücadelesini her zaman desteklemiş ve anlaşmazlığın Doğu Kudüs ile iki devlet ilkesine dayalı olarak çözülmesinden yana olduğunu ilan etmiştir. Filistin Devleti'nin başkenti.

1668762383.jpg (156 KB)

Bu durum kamuoyunun desteğiyle de doğrulanıyor. Azerbaycan'ın Filistin meselesindeki tutumu tüm dünya ülkelerinin beyanları ve uluslararası hukuk normları çerçevesinde şekilleniyor.

Temel olarak Azerbaycan hükümeti, Filistin'i uluslararası toplum tarafından bağımsız bir devlet olarak tanıma, halkın hak ve özgürlüklerini koruma ve Kudüs'ü Filistin'in başkenti olarak tutma iradesini ifade etti. Bu tutum Azerbaycan'ın bağımsız dış politikasının temellerinden biri olarak kabul edilmektedir.

Azerbaycan her konuda uluslararası hukuka uygun davranıyor. Dolayısıyla bazı grupların hakkımızda yalan beyanlarda bulunması sadece düşmanlık amaçlıdır. Azerbaycan Filistin'e kesinlikle karşı değil.

15 Nisan 1992'de Azerbaycan Cumhuriyeti ile Filistin Ulusal Otoritesi arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasına ilişkin Protokol imzalandı. Filistin Devleti'nin büyükelçiliği Azerbaycan'da faaliyet göstermektedir.

2011 yılında Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas Azerbaycan Cumhuriyeti'ne resmi bir ziyarette bulundu.

dosya1309270673812.jpg (45 KB)

Başkenti Doğu Kudüs olan Azerbaycan, Filistin sorununun BM'nin ilgili karar ve kararları temelinde iki devlet ilkesine dayalı çözümünü desteklemektedir. Azerbaycan geçmiş yıllarda Filistin ile ilgili birçok önemli etkinliğe ev sahipliği yapmıştı.

2013 yılında Azerbaycan, Filistin halkına yardım amacıyla İslami mali güvenlik ağının oluşturulmasını desteklemiş, ilgili konferans Azerbaycan'da yapılmış ve konferanslar sonucunda resmi Bakü Devlete 5 milyon ABD doları yardım tahsis etmiştir. Filistin.

Azerbaycan, Filistin halkının zor günlerinde daima yanında olmuş ve İslami dayanışmaya sadık kalmıştır.

Ülkemiz, ciddi mali sıkıntılarla karşı karşıya olan Filistinli Mültecilere Yardım ve İşleri BM Ortadoğu Ajansı'na 200 bin ABD doları tutarında yardımda bulunmuştur.

Ayrıca 2014 yılında Filistin'in Gazze bölgesindeki insani krizin ortadan kaldırılması amacıyla Azerbaycan hükümeti tarafından tahsis edilen 635 bin ABD doları tutarındaki yardım, Birleşmiş Milletler Filistin Yardım ve Bayındırlık Ajansı'nın hesabına aktarılmıştır. Ortadoğu'daki Mülteciler (UNRWA), Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Kalkınma Yardım Ajansı aracılığıyla.

2018 yılında Bakü'de "Filistin Devleti'nin Asya Kıtasındaki Büyükelçileri Konferansı" düzenlendi.

Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 2017 yılında İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Kudüs meselesine ilişkin olağanüstü zirvesinde, ABD Başkanı'nın Kudüs şehrini İsrail'in başkenti olarak tanıma ve ABD büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararı aldığını ifade etmişti. Uluslararası hukuka ve BM Güvenlik Konseyi kararına aykırı olan bu şehre Beyaz Saray tarafından reddedildi.

Şimdi bu kadar çok gerçek karşısında Azerbaycan'ın Filistin halkının kaderine kayıtsız olduğu nasıl söylenebilir? Azerbaycan her zaman İslami dayanışmaya bağlı olmuştur.

Geçtiğimiz günlerde Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov bununla ilgili bir açıklama yaptı.

253.jpg (816 KB)

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İcra Komitesi'nin bakanlar düzeyinde 18 Ekim'de gerçekleştirdiği olağanüstü toplantısında Bakan Ceyhun Bayramov, ülkemizin Filistin halkının devlet olma mücadelesini desteklediğini kaydetti. Çözümün iki devlet ilkesine dayanması.

Azerbaycan'ın çatışmanın sonuçlarını ortadan kaldırmaya yönelik çabalarına değinen Bakan Ceyhun Bayramov, ülkemizin Filistinli mültecilere destek amacıyla BM Orta Doğu Ajansı'na 1,6 milyon dolar katkı sağladığına dikkat çekti.

Özellikle Bağlantısızlar Hareketi başkanlığımız döneminde ülkemizin Filistin sorununa özel önem verdiği, bu bağlamda Hareketin Filistin Bakanlar Komitesi'nin çalışmalarının güçlendirilmesi yönünde hareket ettiği ifade edildi.

Bakan Ceyhun Bayramov, Filistin sorununun uluslararası hukukun norm ve ilkelerine uygun şekilde çözümüne yönelik çabalarımızı sürdüreceğimizi kaydetti.

Azerbaycan daha ne yapmalı? Herhangi bir yabancı devlet bundan daha fazla nasıl savunulabilir?

Azerbaycan Filistin'den böyle jestler gördü mü? Ne yazık ki karşı tarafın Azerbaycan'a yönelik tutumu bizim açıklamalarımıza hiç uygun değildi. Karabağ savaşında da. Ancak Azerbaycan Filistin'e ilişkin politikasını değiştirmedi. Desteğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.

Filistin konulu toplantıda İslam İşbirliği Teşkilatı'nın 21 üyesi bir araya geldi. Bunlardan biri de Azerbaycan'dı ve yukarıda da konumumuzu belirtmiştik. İslam dayanışması nerede? Azerbaycan'ın attığı adımları Türk halkı ve devleti zaten anlıyor ve takdir ediyor. Ancak çeşitli çevrelerde bu tür uygunsuz açıklamalar yaparak bir şeyler başarmaya çalışan insanlar var. Ancak hiçbir şey başaramayacaklar.

Çünkü Azerbaycan uluslararası hukuk normlarının dışına çıkmıyor. Topraklarımızı işgalden kurtarırken hiçbir savaş suçu işlemedik, uluslararası hukuku ihlal etmedik, başkasının topraklarına göz dikmedik. Azerbaycan sadece İsrail-Filistin değil, İsrail-Lübnan çatışması sırasında da Lübnan'ın toprak bütünlüğünü destekledi. Ayrıca Azerbaycan'ın Ukrayna meselesinde uluslararası hukuka uygun davranış ve kararları da herkesçe bilinmektedir.

Suriye'nin Ermenistan'a açık desteğine rağmen Azerbaycan her zaman Suriye'nin toprak bütünlüğünü desteklemiştir.

Yani Azerbaycan müdahale etmediği durumlarda dahi uluslararası hukuk ve adalet ilkelerinin arkasında durmaktadır. Dolayısıyla İran'ın gerçeği görmeyen bazı kesimleri bugün Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine zarar vermeyi düşünüyor. Bu plan gerçekleşmeyecek.

Kamuoyunun da bu konuda uyanık olması ve sosyal ağlardaki tartışmalarda doğrularımızı doğru bir şekilde paylaşması gerekiyor.

Ghafar Safarli,



Haber Editörü

Dikmen Hakan

hakandikmen30@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku