siyonist rejimin Gazze'ye yönelik soykırım saldırıları, 7 Ekim 2025 itibarıyla 732'nci gününe ulaştı. İki yılı geride bırakan bu soykırımda, binlerce Filistinli şehit olurken, yüzbinlerce kişi yaralandı.
Şırnak üniversitesi öğrenci toplulukları 7 Ekim Aksa Tufanı yıl dönümünde yemekhane önünde toplanarak, 2 yıldır aralıksız süren soykırım ve katliamlara karşı basın açıklaması düzenledi.
Basın metnini topluluklar adına Faruk Bilgiç okudu.
“Dünyanın gözleri önünde cereyan eden soykırıma karşı hem uluslararası mekanizmalar hem de İslam ülkeleri sessiz kalmaya devam ediyor”
Sistematik olarak süren vahşet ve soykırımda ölümlerin kitlesel hale geldiğini aktaran Bilgiç, “7 Ekim Aksa Tufanı yıl dönümünde Gazze’de iki yıldır yaşanan katliam ve soykırım tahammül edilemez bir noktaya ulaşmıştır. israil, Gazze’de dünyanın gözü önünde soykırım suçu işlerken, sivil halka yönelik abluka ile Gazze halkını açlığa mahkûm etmektedir. Uluslararası hukuku ayaklar altına alarak insanlık suçu işlemeye devam etmektedir. Sistematik olarak sürdürülen bu vahşet, ABD’nin koşulsuz desteğiyle sürerken her geçen gün ölümler kitlesel hale geliyor. Tüm dünyanın gözleri önünde cereyan eden soykırıma karşı hem uluslararası mekanizmalar hem de İslam ülkeleri sessiz kalmaya devam ediyor. Şayet bu sessizlik devam edecek olursa tarihte eşine rastlanmamış toplu ölümler gerçekleşecek ve bir utanç vesikası olarak tarih tarafından not edilecektir. İşte bu noktada mazlum ve onurlu Filistin halkının hak ve adalet mücadelesine destek amacıyla yola çıkan Sumud Özgürlük Filosu’na, israil tarafından engel olunmuştur. Gazze’ye insani yardım ve dayanışma amacıyla yola çıkan bu filo, israil güçleri tarafından alıkonulmuş ve uluslararası hukuka aykırı şekilde abluka engellenmiştir. Bu engelleme, sadece Gazze halkının değil, insanlığın ortak vicdanının hedef alınmasıdır.” ifadelerini kullandı.
“Filistin için yola çıkan bu filonun engellenmesi, aslında tüm insanlığa vurulmuş bir darbedir”
Ablukanın kaldırılması ve insani koridorun açılması gerektiğini vurgulayan Bilgiç, “Sumud Filosu'na yönelik bu saldırı, Gazze’deki mazlumların sesinin kısılmak istenmesidir. israil, yardım ulaştırmayı engelleyerek açlığı, yoksulluğu ve soykırımı derinleştirmektedir. İnsanlığın ortak vicdanını ve zulme karşı direnişi temsil eden bu onurlu girişime yapılan saldırıyı kınıyoruz. Filistin için yola çıkan bu filonun engellenmesi, aslında tüm insanlığa vurulmuş bir darbedir. Gazze’de soykırım ve açlığın sona erdirilmesi için sağlam ve güçlü bir iradenin ortaya çıkması, ablukanın kaldırılması ve insani koridorların açılması zorunludur. israilin Sumud Filosu'nu durdurması, bu ihtiyacın aciliyetini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Ne pahasına olursa olsun, bedeli ne olursa olsun siyonistlerin ve yerli işbirlikçilerinin saldırılarına, linç kampanyalarına aldırmadan Kudüs davasını omuzlayacak, bu mukaddes davaya canımızla, malımızla ve imkân bulduğumuz her şeyle sahip çıkacağız. Gazze’nin kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, siyonist işgale direnen mücahitlere selam olsun.” dedi. (İLKHA)