Köşe Yazarları

Köşe Yazarları Haberleri

NARİNİ KİM ÖLDÜREBİLİR,

     NARİNİ KİM ÖLDÜREBİLİR,

  DUYGULARINIZ AKLA,AKLINIZDA VAHYE BAGLI OLARAK YAŞAYIN EMRİNE UYULSAYDI 
                                                                                                                       NARİNİ KİM ÖLDÜREBİLİR,
                                                                                              TEKİRDAG'DA SILA BEBEGE KİM NE YAPALİRDİ?
                                                                                                                     Bakara Süresi 178 ayet
                      ''Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas emredildi. Buna göre hüre hür, köleye köle ve kadına da kadın kısas edilir. 
Fakat kâtil, öldürdüğü kimsenin yakını tarafından affedilirse kısas düşer. O zaman affeden, uygun görülen diyeti kabul etmeli,
affedilen de diyet borcunu güzelce ve tam olarak ödemelidir. Bu, Rabbinizin bir hafifletmesi ve merhametidir. Bütün bunlara rağmen kim Allah’ın koyduğu sınırı aşarsa, pek acı bir azabı haketmiş olur.''
          Bağlar ilçesinde 21 Ağustos'ta kaybolan ve arama çalışmalarının 19'uncu gününde cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayeti ile ilgili olarak,günümüz Türkiye'sinde yaşayan müslümanlar olarak asıl meselelerin,asıl sebeblerin neler oldugunu,yaratılmışların en hayırlısı olan insanoglunu diger mahlukattan ayıran en büyük özelliğimiz olan düşünce dediğimiz olgunun insanda olması,insanoglunu yaratılmışlara efendi kılmışken,insan neden asıl olan sebebler üzerinden degilde,yüzeysel sebebler üzerinden bakar anlamış degilim.
necip Türk Milleti ;düşünme,düşünce üzerinden hareketle,bin yıl boyunca,dünya insanlık tarıhine altın harflerle bir Türk İslam Medeniyetini tüm dünyaya hakim kılmışken, necip Türk milleti olarak nasıl olurda,hayvandan daha aşagıya hayvanca hislerle yaşar hale gelmekteyiz.
         Narin kızımızın, Diyarbakır Baglar ilcesinede katli, Tekirdag'da iki yaşındaki sabi bebege yapılan  cinsel tacizleri,işkenceleri,boşanma durumuna gelene kadar,dünyalarını, birbirlerine yaşanmaz hale getiren aileler ile ayrılık yaşayan insanların boşanma safhasında eşlerini öldürür hale gelmesinin ,toplumun,gençleri olan evlatlarımızın uyuşturucuya başlama yaşının ortaokul seviyelerine inişi,tiktok denen illet içerisinde,kadınlarını,eşlerini kıskanmadan, sergileyen bir ahlakı degerlere ulaştıgımız şu zaman dilimi içerisinde,para,şehvet,cıkar, menfaat,heva ve heveslerin toplumumuzu ne hale getirdiği üzerine,hicmi düşünmüyoruz.Toplumun,erdemli hali  dediğimiz, toplumsal ahlak,aileden başladıgını sagır sultan bile bilirken,Türk aile yapısının,ne hale geldiği üzerine bakmak lazım.Hadi atmış yaş ortalaması bazı degerlerimizi koruyordu diyelim,ama şu an onbeş yaşında olan bir gencin,eline anne ve babaları vasıtası ile yedi yaşında hatta bazı tembel anneler cocukların oyalnması için ellerine tutuşturdukları telefon vasıta ile o cocugu annemi terbiye etmekte ,acaba telefondan internet vasıtası ile buyuyen o internet üzerinden aldıgı terbiyemi buyutuyor bır kendimize soralım.
Paranın sümme haşa Allah yerine kondugu,heva ve heveslerin   doruga ulaştıgı bir toplumsal zemininde,vicdani,insani duygulara göre yaşamak,başımıza gelmeden bunları anlamak adına bu olayların kendi evlatlarımızın başına geldiğini düşünecek olursak acaba bizler o canılere nasıl bir cezanın uygulanması istersiniz sorusuna kendi adıma cevap vereyim ,İDAM EDİLSİN derdim.Neden derseniz?
Başta inançım,imanım,İlahi Emirde,canı verenin dışında,kimsenin can alma hakkının olmadıgıdır.
Bu hüküm ap acık kuranda bizlere bildirilmiştir. 
                                                                                              Nisa suresinde ﴾135﴿ 
                                          DUYGUNUN AKLA,AKLINDA VAHYE BAGLI OLARAK YAŞAYIN EMRİDİR.
   ''Ey iman edenler! Kendinizin veya anne babanızın ve akrabanızın aleyhine bile olsa adaleti ayakta tutun, Allah için şahitlik eden kimseler olun. (İnsanlar) zengin olsunlar, yoksul olsunlar Allah onlara sizden daha yakındır. Öyleyse siz hislerinize uyup adaletten ayrılmayın. Eğer adaletten sapar veya üzerinize düşeni yapmaktan geri durursanız bilin ki Allah yaptığınız her şeyden haberdardır.''
      İnsanoglu Adaleti ayakta tutmakla emronulmuş bu konuda bizlere Nahl Süresinde(90) ayeti ilede
                                             ADALETİ NASIL AYAKTA TUTABİLECEGIMIZIDE GÖSTERMİŞ İKEN;,
    ''Allah adâletli, mûtedil davranmayı, adâleti gerçekleştiren, hak sahibine hakkını sağlayan, sosyal, siyasî, ekonomik ve idarî bir düzen kurmayı, iyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman önderler, idareciler, askerî erkân ve müslümanlar olmayı, yakınınızda olanların, akrabaların ihtiyaçlarını görmeyi emreder. Meşrû olmayan şehevî fiilleri, gayri meşrû ilişkileri, zinayı, haddi aşmayı, cimriliği, ahlâksızlığı, şeriatın suç saydığı ve haram kıldığı, kamu vicdanının tasvip etmediği şeyleri, haksızlığı, saldırıyı, baskı ve zulmü, bozgunculuğu, şeriata karşı çıkmayı, kural tanımamayı, bunların savunuculuğunu, sözcülüğünü yapmayı ilminin-hikmetinin gereği yasaklayarak, önleyici tedbirler alarak kamu güvenliği sağlar. Size, düşünüp ibret almanıza vesile olur diye öğüt veriyor, sorumluluklarınızı hatırlatıyor, uyarıyor''
Şimdi,
Sebeb-sonuç cümleleri,bir eylemin veya durumun gercekleşmesinin nedenini ve bu nedene baglı olarak ortaya cıkan sonuçları içinde barındıran cumlelerdir.  Peki nedir neden ve sonuç? Öncelikle bu iki kelimenin Türk Dil Kurumu’na göre kavramsal anlamlarına bakalım:
Neden : Bir olayı ve durumu gerektiren, doğuran başka olay veya durum, sebep

Sonuç : Bir olayın doğurduğu başka bir olay veya durum, netice   (Türk Dil Kurumu)

Örneğin:
–Teknoloji geliştiğinden artık mektup yazılmaz oldu.
Sonuç =  artık mektup yazılmaması
Neden = Teknolojinin gelişmesi

Müslüman yani Allah'a (c.c) teslim olmuş bir toplumun oluşturdugu bir devlette,halkımız olarak geldiğimiz durum,sonuç
Sonuç,toplumsal olarak  Narini katleden,
SEBEB İSE 13 ve 14 yaşında olmasına rağmen tecavüz etmeyi bile öğrenmiş iki şerefsiz-soysuz çocuk için "suça sürüklenen çocuk" tanımı yapılıyor olması ise kabul edilecek bir şey değil. o yaşta bir çocuk nasıl olur da birine tecavüz etmeyi düşünür. hem de daha 2 yaşındaki bir bebekçiğe. aklım almıyor maalesef ki. bu şerefisz çocuklar nasıl bir aile ortamında yetişti? nasıl bir anne-babası var bunların? hangi okullarda eğitim görmüşler? kimlerle arkadaşlık kurmuşlar? ellerinden düşmeyen cep telefonları da vardır bu şerefsizlerin. hangi internet sitelerinde gezmişler? ailesi hiç mi kontrol etmemiş bunları? YETİŞTİREN Mİ SUCLU,YETİŞTİRİLEN Mİ?
Birde bu tip adileri yargılayan kanunlardaki boşluklardan yararlanarak devamlı suş işlenilen bi toplumdamı yaşamak,yoksa,
Allahında(c.c) razı oldugu,kulunda razı oldugu bir yaşam biçimi içindemi yaşamak mıdır Ey Necip Türk Milleti
Allah bizi hesaba cekmeden,bizler kendimizi hesaba cekersek,ona göre yaşarsak,kısaca dünyanın hangi milleti olursa olsun,kendi inaç ve sosyal yaşamlarının getirisi ahlakı üzerinden yasalar yapılırken,bizler neden toplumsal inanç,sosyal yaşamımızın getirisi olan ahlakı degerler üzerinden bir yasa ile yönetilmiyoruz bu anlamış degilim.Bunun en güzel tanımını herhalde rahmetli Ugur Mumcu yapmış olsa gerek....
Ugur Mumcunun  ifadesi ile Türk vatandaşı tanımı
"(Türk) isviçre medeni kanununa göre evlenen, italyan ceza yasasına göre cezalandırılan, alman ceza mahkemeleri usulü yasasınca yargılanan, fransız idare hukukuna göre idare edilen, ve islam hukukuna göre gömülen kişidir."Vesselam Arif olanlara selam ile
   

 

 



Haber Editörü

ADNAN ALBAYRAK ŞİMŞEK

Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku