Karadeniz’de İDA Gölgesi: Ukrayna’nın Yeni Taktikleri Bölgesel Güvenliği Zorluyor

 Karadeniz’de İDA Gölgesi: Ukrayna’nın Yeni Taktikleri Bölgesel Güvenliği Zorluyor

Ukrayna’nın insansız deniz araçlarıyla Karadeniz’de Rus ticaret gemilerini hedef alan son saldırıları, bölgedeki tansiyonu yükseltirken Türkiye “münhasır ekonomik bölgemizde tehditlere müsaade etmeyiz”

Ukrayna’nın insansız deniz araçlarıyla Karadeniz’de Rus ticaret gemilerini hedef alan son saldırıları, bölgedeki tansiyonu yükseltirken Türkiye “münhasır ekonomik bölgemizde tehditlere müsaade etmeyiz” mesajı vererek dengeleri yeniden hatırlattı.

Karadeniz’de Yeni Bir Risk Dalgası

Karadeniz, 2022’de Rusya'nın Ukrayna’ya yönelik işgal girişimiyle birlikte yoğun çatışmalara sahne olan bir bölgeye dönüşmüştü. Hava ve deniz unsurlarının çarpıştığı bu dönemde hiçbir taraf tam hakimiyet sağlayamamış, özellikle Rusya’nın Karadeniz Filosu ciddi darbeler almıştı. Moskova kruvazörünün batırılması, savaşın sembolik dönüm noktalarından biri olmuştu.
Ancak bugünlerde yaşanan gelişmeler, önceki çatışmalardan farklı bir boyuta işaret ediyor. Ukrayna’nın İnsansız Deniz Araçları (İDA) kullanarak uluslararası sularda seyir hâlindeki Rus ticaret gemilerini hedef alması, savaşın artık askeri sınırların ötesine taşındığını gösteriyor. Bu saldırıların, Türk karasularına oldukça yakın bölgelerde gerçekleşmesi ise Ankara’nın doğal olarak kaygı duymasına neden oluyor.

Türkiye’den Net Mesaj: “Mazur Görülmez”

1 Aralık 2025’te kabine toplantısı sonrası konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bölgedeki saldırılarla ilgili endişesini açık bir şekilde dile getirdi.
Erdoğan, Karadeniz’de ticari gemilere yönelik saldırıların Türkiye’nin münhasır ekonomik bölgesine yaklaşması nedeniyle risklerin arttığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Münhasır ekonomik bölgemizde ticaret gemilerinin hedef alınması endişe verici bir tırmanmayı işaret ediyor. Seyir, can ve çevre güvenliğini tehdit eden bu saldırıları mazur göremeyiz. Tüm taraflara gerekli uyarıları iletiyoruz.”
Bu açıklama, Türkiye’nin savaşın başından bu yana koruduğu denge ve arabuluculuk pozisyonunu yeni koşullar çerçevesinde sürdürmekte kararlı olduğunun göstergesi niteliğinde.

İHA ve İDA: Yeni Nesil Savaşın Belirleyicileri

Son yıllarda yürütülen operasyonlarda insansız hava araçlarının belirleyici etkisi sıkça görüldü. Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’daki harekâtında İHA'ların yarattığı fark, modern savaşların nasıl dönüştüğünü tüm dünyaya göstermişti.
Rusya–Ukrayna Savaşı da bu dönüşümün en keskin örneklerinden biridir. Ancak bugün tartışılan İDA saldırıları, klasik İHA kullanımından ayrılan bir taktik değişikliğine işaret ediyor.
İHA'lar çoğunlukla statik hedeflere yönelik operasyonlarda öne çıkarken, İDA'lar hareketli ve ticari nitelikli deniz hedefleri üzerinde etkili bir silah hâline geldi. Bu durum, Karadeniz’deki ticari trafiğin güvenliğini doğrudan tehdit eder niteliktedir.

Karadeniz Güvenliğinde Yeni Dönem

İDA saldırılarının devam etmesi hâlinde Rusya’nın deniz ticareti sekteye uğrayabilir. Fakat bu yalnızca Rusya’yı etkilemekle kalmaz; Karadeniz’de bölgesel ticari istikrar, enerji nakil güvenliği ve çevresel riskler açısından zincirleme etkiler yaratabilir.
Türkiye, coğrafi konumu gereği Karadeniz’deki her gerilimden doğrudan etkilenecek ülkelerin başında geliyor. Montrö rejiminin koruyucusu olarak, savaşın denize yayılmasına tahammülü olmadığını her fırsatta dile getiren Ankara, bölgedeki denge politikasını kaybetmeden güvenlik vurgusunu artırıyor.
Dolayısıyla Ukrayna’nın bu yeni operasyonel yaklaşımı, yalnızca askeri bir taktik değil, bölgesel diplomasi ve güvenlik dengelerini de yeniden şekillendirebilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor.



Haber Editörü

Dikmen Hakan

hakandikmen30@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku