Sonrası olmaz bu işin…Ve bir seçim rüzgârına daha kapılabildik. Cereyanda kalıp üşütmezsek sıkıntı yok ama bu sıcaklarda zatürree olmadığı için gayret göstermekte de fayda var sanırım.Çünkü bu rüzgâr Nerede ve nasıl eser ise essin olan sadece ve sadece vatandaşadır.Vekillik seçimleri olur "belli başlı isimler" ön sıralara oturtulur, ön saflarda yürütülür, ilk konuşmalar yaptırılır ve kazançlar ise vekil olarak meclise yollanır, geride kalanlara bir kaç afili söz ve teselli yapılır ise yapılır ve bir daha kilere kadar da sonra olmaz bu iş…Bizim siyaset ana basamağı bu kadardır.Çıkarsın ve inersin.O esnada başka bir seçim yapılacak olsa sanki şimdi olacak gibi. Hani birkaç ay sonra ilçeleri dahilinde, illeri dahilinde, büyük şehirleri dahilinde belediye başkanları için seçime gidilecek ya işte ondan bahsediyoruz.İşte o zaman da yine bu önceki seçimlerde "kusura bilgisi" denilerek geri gönderilen kişi veya bilgilere ait göstermelik teklifler gerçekleşir, geri çağrılır. Müracaat işlemleri gösterilmeye çalışılır ve tarih te bu hususta hep aynı tekerrürün gösterilmesi bir önceki seçimlerde ön planlarda olan, ön sıralarda olan, ön basamaklarda parçaların yine adet üzerine aynı yerlere oturtulur. Seçime yine gidiş-geliş ve yine bunların içinde koltuk sahibi olanların koltuklarına devam ediliyor; hayatta kalanlara, denenmemiş olan ve hatta sadece başvuru çoğunluğu olsun diye listelere açık olanlara, aynı kapsamda birkaç afili söz testi ile uğurlama yapılmakta, bir daha ki her hangi bir seçime kadar da sonrasında olmaz bu şey…
Aday Adayları kimler?
Bazı partilerde seçilmiş olan milletvekilleri. Dedikodu bu, yanlış duydunuz adam seçilmiş ama Belediye Başkanlığı için bir gün… Veya bir önceki dönem vekil olanlar ve bazı partilerde ise yine ön kayıtlı koltuk sahipleridir.Sonrası zaten olmaz bu işin…Yani ne olur ise yola çıkılanlar ile yolda anlatımların arasında kesinlikle bir fark oluşturulmaktadır. Siyasetin olmaz ise olmazlarındandır bu. Bu nedenle hangi seçim olur ise yola çıkılmış olana görünürlük ve her hangi bir koltuğun sahibi olmayana da koltuk bakılır.
Vatandaş ve vatandaşa hizmet etmek mi?
O sonraki iş.Önce koltuk sağlama alınsın, sonrasında nasıl olsa yapacak bir iş olur demeyeceğim? Hiçbir iş olmazsa olmaz şayet kaldırımlar yapar, bordür döşer, ağaç diker ve özel gün ve gecelerde halay çekeriz. Şimdilerde proje planlama, planlama demek, tasarım tasarlamak ve hayali harcama masraflı olduğu için pek geçerli değil. Vakit ise işlem fırsatı bulunabilir belki; hem zaten çalışma durumu ilk 6-7 ay hayırlı olsun ziyaretleriyle geçiştirilir, ardından birkaç ay da dönüş ziyaretlerine bölünür ve işte geçti zaman. Bir yıl denirn nedir ki? Kala kala 4 yıl boyunca onu da masa başında geçirecekler, ancak geç saatlerde Ankara ziyaretleriyle geçiştirilir. Başkanı ne sorsan ya Ankara'dadır ya da şehir dışındadır.HaydaaaaBizim bir Belediye Başkanımız var dı ya! Demek gelir hep içinden ama şehrin dışındadır ve iş için kalmıştır.Uzatmayacağım, nasıl olsa daha vaktimiz var gibi görünüyor; bugün bir gün bir kalem daha atarız bu konuya. Olmazsa her gün işleriz, işleriz ki belki bir sesimizi duyuyor olur da; yapılan o kadar başvuru içerisinde, davet edilen o kadar liste içerisinde gerçekten ama gerçekten çok değerli insanlarımızın olduğu görülüyor. Bürokratı, iş insanı, esnafı ve hatta gönül koymuşu…Vekillik seçimlerinden gösterilebilecek değerli insanlarımız vardı ki, her ne olduysa anında bire ortadan kalktı ve sahneden çekilip gittiler. Oysaki bu topraklar onun sayesinde kalkınıp, onun sayesinde varlıklarını idame ettirmektedir. Biz bunun farkındayız, elbet bir gün birileri de olur ne olur…Mevcut durumda, gerçek manada güzel ve layıkıyla ifa eden başkanlarımızın bulunduğu aşikârdır. Kimlerin yerlerinde kalıcı, kimlerin gıdası doğal olarak ki genel merkez ve genel merkezin ortaya çıkacağı ismin konulacağı "sandık" karar verecek. Muhalefet açısından bakıldığı zaman; Genel Merkezlerin sağlıklı karar verdiğine veremediğine pek şahit olamasak da, iktidar bu konuda hallice deneyimlenmiştir. Dönem boyunca aday olarak yapılan başkanlarımızın büyük bir çoğunluğunun hizmet çeteleri çoğaldığı içindir bu durum. Ancak görünen odur ki, vatandaşımızın hizmet konusunda birçok çıtayı aşmış olduğu, bu hususa ayrıca dikkat etmemiz kanaatimizdir. Yani si; Bu seçimler geçmiş dönem seçimleri gibi kesinlikle olmayacaktır.Vatandaş istiyor,
Bizden demesi.
Dememiz o ki; Vekillik seçimleri sırasında vatandaşımızın karşısına çıkan veya ortaya çıkan adayların içinde, yarışma için bütün başkanlıklara talip olacak ve bu işi layıkıyla yapacak çok ama çok insan da var, biliniyordur yok değil. İktidar ise tercihlerini vatandaşın sesine göre yapar ise zarar etmez, biz yaptığımızı iletiyoruz.Değişimi planladığınız veya aday olarak insanların yüzünü çıkarmak istediğiniz adaylarınızı seçseniz daha sağlıklı olmaz mı? Aslında çok zor değil; yeter ki siz sadece yola çıkanlarınızı kollamaya ara verin. Vatandaşın seçimini ve beğenisini kazanmasına izin verirseniz, çok şey olacak!Yoksa ne seçim olur, hep aynı benzerler, hep aynı isimler ve hep aynı vaatler olur.Sonra size demezler mi?Kardeşim o seçimlerle birlikte muhtarlık için de başvurular yapılacak yere da günlük adaylığınızı koymayı planlıyor musunuz? Hatta azalık için…Siz ise, yok bu işi ben yapmıyorum ama genel merkezin takdiri yapmayı düşünüyorsanız, o zaman o genel merkeze demezler mi, kardeşim sizin partinizde bu isimden/isimlerden başka kimse yok mu?Bölgenin siyaset kanunları partilerin menfaatleri belirtilmiş olduğu, genel merkezlerin çıkarlarını düşündüklerinden kesinlikle ve kesinlikle vatandaşın umurunda değil, görülüyor bu…Kardeşim; sizin bana aday diye dayattığınız şahsın uzaktan iletişim belediyecilikle, belediyecilik hizmetleriyle kalma olanağı yoktur deme şansımız, lüksümüz, tercihimiz var mı?
Asla ve kat'a yoktur. Olmaz da…
İşte muhalefet partilerimizin kaybındaki en büyük etken budur. Siz bana gelmediğiniz gün "işte bu" diye şart koşarsanız,İşte her zaman olduğu gibi,Sonrası olmaz bu işin…