Tarih: 14.09.2025 17:11

Sanki perdenin ardında birisi mi var ne?

Facebook Twitter Linked-in

Sanki perdenin ardında birisi mi var ne?

Cezaevi savcısı, yanı başında bulunan özenle seçilmiş bir kaç mahkûm ile durum değerlendirme toplantısı yapmaktaydı. Savcı, yanındaki mahkûmlara; devletin ne kadar içten ve samimi bir yaklaşımla muamele ettiğini, cezaevi şartlarını insan haklarına uygun hale getirdiğini ve o düzende devamı için nasıl bir zihniyetle çalıştığını ifade ederek, mahkûmların nezdinde "mesela bugün tas kebabı vardı yemekte, nasıl da güzeldi ama gördünüz mü?" diyerek, haklı çıkmanın gururunu perçinlemek istercesine bir tavır takınmıştı. 

O esnada mahkûmların en yaşlısı olan söz alarak; "doğru efendim, buyurduğunuz gibi bugün yemekte tas kebabı vardı, ancak her ne hikmetse tası elimizdeydi ama bir türlü kebabını göremedik" diyerek, durumu kısaca özetlemiş.

İşte şimdi tam da bu kıssa gibi bir durumun içerisindeyiz.

Başımızda sözüm ona bize hizmet etmek için, bizi savunmak için bizim adımıza söz sahibi olan bir STK ve başında da yine bizden olduğunu zannettiğimiz bir başkanımız ve bu başkanımızın ettiği gaf vardı.

Neymiş efendim bu şehrin; futbol oynanacak olan bir stat yerine, hızlı trene ihtiyacı varmış, MIŞ.          

Allah aşkına bir düşün şu milletin yakasından.

Çıkın gidin buralardan, bu coğrafyadan ve hatta mümkün ise bu dünyadan… Kâinatta elbette sizi kabul edecek başka galaksiler, başka gezegenler vardır. Belki bu sayede bu şehirde kurtulur, bu insanlar da…

Şimdi mi aklınız başınıza geldi?

Düne kadar nerelerdeydiniz efendim?

Bu şehri düşünmek yıllar sonra ilk kez mi aklınıza geldi? 

Oysaki biz sizin ve sizin gibi bir çoğulunu unutalı neredeyse asır oldu diyebiliriz. Gerçi yakınlarda seçimler başlıyor ve bu seçimlerden dolayı sesler çoğalmaya başlar ve hatta hatta bu sesliliğinizi de seçim yatırımı gibi bir şey diye düşünüyoruz. 

Öyle de olsa, böyle de damdan düşer gibi pat diye söylenmez ki! 

Hem siz bilmiyor iseniz bile yanınızda size sözüm ona destek çıkan ve yorumlarıyla ahkâm kesenlerinize birkaç lafımız olacak efendim. Mesela bu stat öyle sadece futbol için değil, içeriğinde müştemilat olarak yapılacak kısımlarında ki salonlarında diğer spor dalları için de kullanılacak. 

Hem de belki inamayacaksınız ama ihtiyaç…

Boks için, güreş için, voleybol ve basketbol için…  

Gençlerimizi spora sevk ve teşvik edecek yerler olarak. Şehrimizin adı olacak, tadı olacak. Hareketliliğin ve bereketin adı olacak. Milletin parayla yaptırmış olduğu reklamın bedavasından yapılmışı olacak. Sadece bir milli karşılaşma esnasında oluşabilecek olan talebin bu şehire getirisini nasıl göremezsiniz merak ettik doğrusu.

Söylenecek çok ama çok şey var ama ileri dönemlerde odalarınızın, derneklerinizin seçim zamanında dökeriz eteğimizdeki taşları…   

Henüz erken. 

Ama ne yazıktır ki; 

Samimiyetle belirtmek isterim, bir kez daha haklı olmanın samimi üzüntüsünü yaşamaktayım.

Maalesef birisi çıkmış ve sanki de bu şehrin yarınlarına mıllik tutalım demiş. 

Bunu söyleyen de, ne yazıktır ki bu şehirde bolca bulunan ama büyük bir çoğunluğunun da hiç bir işe yaramadığı bir STK başkanı. 

Ve bir kez daha gördük ki, bu şehirde Sivil Toplum Kuruluşlarının büyük bir bölümü hem zihinsel olarak, hem de mantıksal olarak tabelacılıktan öteye gitmemekte, bu şehre fayda yerine zarar getirmektedir.

Bahse konu MÜSİAD Erzurum İl Başkanı vatandaşımızın sarf etmiş olduğu cümlelerden dolayı "pes" artık demekten başka çaremiz de kalmamış durumdadır. İşin garip olanı ise bu düşünceyi destekleyen o yönde beyanların olması!

Şaka gibi diye başladığımız bir Pazarımızın bu kaçıncı şakasıdır henüz anlayamadık ama böyle giderse akşama kadar bu şakaların dozu kaçacak gibi gözükmektedir. 

Adınızı tam çıkaramadım başkanım ama unuttuğunuz bir şey var; Ankara bize birisini seçin iptal edelim ve ötekine hız verelim demiyor. Hatırlar iseniz ülkemizde bulunan her bir kurumun bir diğerine bütçe olarak bağlılığı bulunmamaktadır. Hem bu şehirde hizmet ve düzenleme bekleyen onlarca yatırım varken, nedense stada takılıp kalmanız manidar geldi. Siz ki; bu şehirde görev yaptığınız dahi bilinmezken, her hangi bir konuda yorumunuz dahi bulunmazken, şimdi durup dururken hem de bir STK başkanı olarak böylesi söylem içerisine dalmanızın manasını çözemedik doğrusu. 

Bakınız; öncelikle şu hususun altını kalın br çizgiyle çizelim…

Bir STK Başkanı olarak sizin ve diğer STK Başkanlarının; düşüncelerinizi ifade etme özgürlüğünüz falan yoktur, olamaz da. Sizin o koltukta oturduğunuz müddetçe, sadece ve sadece bu şehrin ve insanın menfaatlerin savunma mecburiyetiniz olur. Kendi şahsi fikirleriniz bu şehrin menfaatleriyle örtüşmüyor ise o koltukta oturma ve bu şehri temsil etme hakkınız tartışılır. 

Sözümüzün başında olduğu üzere ortada STK yı gördük de, içinde bu şehrin adına söz sahibi olacak, sıkıntılarını dile getirecek bir başkan göremedik. Tıpkı "tası burada ama kebabını göremedik" gibi…

Evet

Bir şeyler konuşuldu ama 

Sanki perdenin ardında başka birisi mi vardı ne?




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —