Adaletin Terazisi Bozulmuş
Artık adalet, eski zamanlardaki gibi terazide değil; borsada tartılıyor.
Kimin cebi doluysa, kimin nüfuzu yüksekse, hakkı o belirliyor.
Seçimden önce vaatler havada uçuşuyor:
"Refah, eşitlik, adalet!"
Ama sandık kapanır kapanmaz, vaatler de kapanıyor.
Yoksul hak aradığında "popülist" damgası yiyor,
zengin yasa deldiğinde "başarılı" sayılıyor.
Bir ülkede adalet, gelir tablosuna göre hesaplanıyorsa, sistem değil, insanlık çöküyor demektir.
Sandıkla Başlar, Cüzdanla Biter
Halkın iradesi, paranın gücü karşısında eriyor.
Bir asgari ücretlinin maaşı ile bir vekilin huzur payı yan yana…
Ve siz hâlâ "adalet yerini buluyor" diyorsunuz.
Oysa yerini bulan tek şey zenginlerin çıkarları.
Seçim sandıkta başlar, vatandaşın sofrasında biter.
Demokrasi güzel bir laf; ama yoksulun cüzdanı boşsa, sadece bir süs olur.
Adaletin artık teraziye değil, cüzdana bakması bu ülkenin trajedisi.