Recep, Şaban ve Ramazan aylarıyla birlikte Kadir Gecesi gibi önemli gün ve geceleri bünyesinde barındıran mübarek üç aylar mevsimine, 21 Aralık Pazar günü giriyoruz.
İTTİHADUL ULEMA Yönetim Kurulu Üyesi Molla Remzi Uçar, rahmet ve bereket ayları olarak bilinen üç ayların yaklaşması münasebetiyle yaptığı değerlendirmede, bu mübarek zaman diliminin tövbe, ibadet ve hayırla ihya edilmesi gerektiğini vurgulayarak, özellikle Gazze’deki Müslümanların dualarda unutulmaması gerektiğini ifade etti.
Üç aylara girerken geçmişte yapılan hata ve günahlar için samimi bir tövbe edilmesi gerektiğini vurgulayan Uçar "Müslüman, Rabbine yönelmeli, pişmanlığını dile getirmeli ve bir daha aynı günahlara dönmemek üzere söz vermelidir. Ancak bu şekilde üç aylardan hakkıyla istifade edilebilir." dedi.
"Üç aylara tövbe ve istiğfarla girilmeli"
Üç ayların Müslüman hayatında önemli bir fırsat olduğuna işaret eden Uçar "Her yıl olduğu gibi yine üç aylar rahmet ve bereketiyle kapımıza dayandı. Müslümanların bu üç ayları en iyi bir şekilde ihya edip geçirmesi lazım. Öncelikle bir Müslüman üç aylara girerken tövbe ve istiğfar etmesi, geçmiş aylarda yaptığı yanlış, hata veya günahlar varsa onlardan tövbe edip Rabbine iltica etmesi, nedametini dile getirmesi ve tekrardan bir daha bu günahlara dönmemek üzere Rabbine söz vermesi lazımdır ki gireceğimiz üç aylardan en güzel şekliyle istifade edebilelim." şeklinde konuştu.
"Bu aylarda ibadetler artırılmalı, Kur’an ve zikirler çoğaltılmalıdır"
Üç aylarda namaz, Kur’an ve zikir başta olmak üzere ibadetlerin çoğaltılması gerektiğini ifade eden Uçar "Üç aylar bir Müslümanın hayatında fırsat olan aylardır. Nasıl ki bir tüccar ticaretin en revaçta, kârın en fazla olduğu zamanda o günlerden istifade eder, bir saatini bile boşa harcamazsa aynı şekilde Müslüman da bu üç ayları en iyi bir şekilde geçirip o günleri değerlendirmesi gerekir. Bu aylarda yapacağımız en önemli noktalardan biri diğer aylarda yaptığımız ibadetten daha fazlasını bu ayda yapmaktır. Eğer ki geçmiş aylarımızda namazımız ikiyse onu daha da arttırarak, Kur'an'ımız bir hizb veya on sahife ise bunu bir cüze çıkararak, daha fazla zikir ve ibadetlerle Rabbimize yakınlaşmamız gerekmektedir." ifadelerini kulandı.
"Dualarımızda Gazze'yi unutmayalım"
Tefekkür, dua ve nefis muhasebesinin üç ayların ruhunu oluşturduğunu ifade eden Uçar, Filistinli Müslümanların dualarda unutulmaması gerektiğini söyledi.
Uçar "Bu üç aylarda maneviyatın ve ruhaniyetin yaşandığı, ruhların ve zihinlerin saflaştığı bu dönemde Müslüman oturup 'ne yaptım, neler ettim, ne yapabilirdim, neleri yapmam gerekiyordu da orada taksiratlarım oldu' şeklinde tefekkür etmesi lazım. Yine bu üç aylarda özellikle duayı unutmamamız lazım. Dua; müminin silahıdır, bize Allah katında değer verendir. Duamız olmazsa Allah katında hiçbir değerimiz yoktur. Hatta Peygamber Aleyhisselatu Vesselam hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır: Dua ibadetin özüdür. O zaman bizler de bu üç aylarda güzel bir şekilde dua edip özellikle Filistin'deki Müslüman kardeşlerimizi unutmamız, her namazımızda elimizi açıp Rabbimize yakardığımızda onları dualarımızda ihmal etmememiz gerekmektedir." dedi.
"Sadaka, infak ve zekât ihmal edilmemeli"
Üç ayların hayır ve kulluk mevsimi olduğunu belirten Uçar, sadaka ve zekâtın ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayarak, son olarak şu ifadeleri kullandı:
Yine geçireceğimiz bu bir üç aylarda sadaka hayrını, infakı ve zekâtı unutmamız lazım. Her Müslüman geçen aylardan daha fazla sadaka, infak vermesi, varsa malında malındaki zekâtı da geciktirmeden çıkarması gerekmektedir. Çünkü bu aylarda yapılan amel ve verilen sadakaların hayrı diğer aylarda yapılan amel ve hayırlardan kat kat daha fazladır. Müslümanın her anını 'Allah'a nasıl bir kulluk yapabilirim, yaklaşabilirim, İslam'a ve Müslümanlara faydalı olabilirim' ile geçirmesi gerekmektedir. (İLKHA)