CHP'nin, 23 Mart'ta düzenleyeceği ön seçime Ekrem İmamoğlu "büyük bir devrim" derken, Mansur Yavaş ise ön seçime katılmayacağını açıkladı. Ancak Yavaş'ın, ön seçime katılmasa dahi Cumhurbaşkanı adaylığından vazgeçmediği öne sürüldü.
Yeni Şafak'ın haberine göre; Yavaş, 'çıkıntılık' yapan taraf olmak istemediğini yakın çevresine bildirirken, "Adaylık iddiamız bakidir" dedi. Yavaş, neden ön seçime girmek istemediğini de yakın çevresine aktardı. Yavaş, parti içinde yarışa girip ikilik çıkartan taraf olmak istemediği için ön seçime girmeme kararı aldığını bildirdi.
Aydınlık, Yavaş'ın yol haritasını, masasındaki senaryoları ve kararlarının gerekçelerini öğrendi. Yakın çevresinden bazı isimlerin aktarımına göre Mansur Yavaş, Cumhurbaşkanı adayı olacak. Ancak genel seçim kararı alınana kadar ilan etmeyecek. Önceliği CHP'den adaylık olan Yavaş, partisine zarar vermeden, alternatiflere de açık şekilde gelişmeleri izlemeye ve süreci yürütmeye çalışacak. Yavaş'ın ön seçim tavrının en önemli sebebi ise Türkiye ve CHP'nin geleceğinin belirsizliği.
9 Şubat Pazar akşamı Özgür Özel'in Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile biraraya gelmesinin ardından pek çok söylenti yayıldı.
O akşam konuşulanları; Yavaş'ın yol haritasını, masasındaki senaryoları ve kararlarının gerekçelerini Yavaş'a yakın kaynaklara sorduk.
Yavaş'la uzun yıllardır yakın mesai yapan isimler, üçlü buluşmada Yavaş'ın aday olmayacağına dair herhangi bir söz vermediğini öne sürdüler. "Parti kararlarına uymak ya da uymamak" gibi bir gündemin telaffuz edilmediğini söylediler. Ön seçime katılmayacağını bildirdiği, usule ilişkin öneriler sunduğu ve İmamoğlu'na yakın kimselerin kendisine karşı sosyal medya hareketlerinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdiği iddialarını doğruladılar.
Yavaş'ın "Alınmış bir seçim kararı yokken, üstelik halkın önceliği ekonomik sıkıntılarken, iç tartışmalar yapmak ve birbirimizle rekabete yönelmek, iktidar karşısında geri düşürür." görüşünün altını çizdiler.