

Uluslararası sistem, Soğuk Savaş sonrası dönemde belirsizliklerin ve kırılmaların hâkim olduğu yeni bir evreye girmiştir. Bu süreçte devletler arasındaki ilişkiler klasik ittifak kalıplarının dışına taşmış; güç mücadelesi, doğrudan savaşlardan ziyade vekâlet unsurları ve hibrit yöntemler üzerinden yürütülmeye başlanmıştır. Türkiye, bu yeni dönemde hem bölgesel hem de küresel düzeyde çok boyutlu sınamalarla karşı karşıyadır.
Küresel Dönüşüm Sürecinde Türkiye ve Türk Dünyası, bu karmaşık tabloyu anlamaya yönelik kapsamlı bir analiz sunmaktadır. Kitapta; Türkiye–ABD ilişkilerinin tarihsel arka planı, Ortadoğu'daki etnik ve mezhepsel çatışmalar, Doğu Akdeniz'deki enerji rekabeti, Türkistan coğrafyasındaki güç dengeleri ve Asya-Pasifik'te şekillenen yeni dünya sistemi bütüncül bir bakış açısıyla ele alınmaktadır.
Yazar, uluslararası ilişkileri yalnızca güncel gelişmeler üzerinden değil; tarihsel hafıza, jeopolitik süreklilik ve stratejik akıl çerçevesinde değerlendirmektedir. Bu yönüyle eser, okuyucuya hazır yargılar sunmak yerine doğru soruları sorduran, düşünmeye ve muhakemeye sevk eden bir perspektif kazandırmaktadır.
Akademik çevreler, politika yapıcılar ve küresel gelişmeleri derinlikli biçimde okumak isteyenler için hazırlanan bu çalışma, Türkiye'nin değişen dünya düzenindeki yerini anlamaya yönelik önemli bir katkı sunmayı amaçlamaktadır.