Türkiye genelinde son yıllarda tarım alanlarında ve yerleşim yerlerinde sıkça görülmeye başlayan kahverengi kokarca (Halyomorpha halys), bu yıl adeta patlama yaptı.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İslam Saruhan, zararlının şu anda "en yoğun döneminde" olduğunu belirterek, "Panik yapmaya gerek yok, ancak bilinçli davranmak şart" dedi.
Prof. Dr. Saruhan, istilacı türün Türkiye'ye yaklaşık 6 yıl önce girdiğini hatırlatarak, "Kahverengi kokarca şu anda pik noktasına yaklaştı. Şu sıralar sık görülmesinin nedeni bu. Ancak zamanla azalacak" diye konuştu.
Bu böceğin yüksek üreme kapasitesine sahip olduğunu vurgulayan Saruhan, "Girdiği hiçbir ülkede tamamen yok edilemedi. Bu yüzden gerçekçi olmalıyız. Yok edemeyiz ama doğru yöntemlerle ürünlerimizi koruyabiliriz" ifadelerini kullandı.
Kokarca ile mücadelede kimyasal yerine biyolojik yöntemlerin ön plana çıktığını belirten Prof. Dr. Saruhan, "Samuray arısı üretimi yapılıyor ve doğaya salınıyor. Bu faydalı böcek, kokarcanın yumurtalarına parazitlenerek çoğalmasını engelliyor. Doğal dengeyle popülasyon zamanla düşecektir" dedi.
Saruhan ayrıca, ABD'nin bu zararlı türle 35 yıldır mücadele ettiğini belirterek, "Amerika'da kışlaklara girişin önlenmesi en etkili yöntem. Çünkü bu böcek soğuğa dayanıklı değil. Kışın dışarıda kalanlar ölüyor. Bu nedenle evlerin ve depoların girişleri mutlaka izole edilmeli" uyarısında bulundu.
Prof. Dr. Saruhan, kış döneminde yapılan kimyasal ilaçlamaların etkili olmadığını belirtti:
"Zaten kışlaklara giren böceklerin yüzde 50-80'i doğal olarak ölüyor. Yani zaten ölecek bir popülasyona müdahale etmek gereksiz. Asıl mücadele, mart-nisan aylarında uyanan bireylerle yapılmalı."
Saruhan, evlere giren kokarcaların insanlara veya hayvanlara zarar vermediğini de vurguladı. "Isırmazlar, hastalık bulaştırmazlar. Ancak ev içinde yok edilmeleri, genel popülasyonun azalmasına katkı sağlar" dedi.
Uzmanlar, vatandaşların bilinçsiz ilaçlama yerine doğal ve biyolojik yöntemlerle mücadeleye destek vermesi gerektiğini belirtiyor.
Prof. Dr. Saruhan son olarak şu çağrıda bulundu:
"Bu böceği yok etmek mümkün değil ama doğaya zarar vermeden kontrol altına alabiliriz. Bilinçli davranırsak hem tarım ürünlerini hem ekosistemi koruyabiliriz."