İttifak içerisindeki partilere karşı riyakarlığı kim yapmış ?

28.Dönem milletvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimleri ülkemize ve milletimize hayırlı olsun. Bir kez daha cumhurbaşkanı seçilen cumhurbaşkanımız sn. Recep Tayyip Erdoğan'ı ve cumhur ittifakının her bir ferdini tebrik ediyorum. Sorunsuz sıkıntısız bir şekilde seçimleri atlatmış olmak ülkemiz demokrasisi açısından çok önemlidir. Saygı çerçevesinde oy kullanan seçmenlerimize sandık güvenliğini sağlayan sandık başkanından siyasi parti temsilcilerine kadar hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim. Bildiğiniz üzere 14 Mayıs'ta 28. Dönem milletvekilliği seçimlerinde Büyük Birlik Partisi Erzurum milletvekili adayıydım. Yaklaşık 100 mahalle ve 5 ilçe de seçim çalışması yaptım. Seçim çalışması yaparken büyük birlik kadrolarının sahadaki ilk cümlesi cumhur ittifakındayız ve Cumhurbaşkanı adayımız cumhurbaşkanımız sn. Recep Tayyip Erdoğan beyefendi olmuştur. Büyük birlik kadroları olarak bizler bütün samimiyetimiz ile Cumhurbaşkanı adayımız için sahada var olduk. Seçimlerin ikinci tura kalması münasebetiyle yine aynı özveriyi gösterdik. Çünkü biz yola çıktığımız hiç kimseyi yolda bırakacak siyasi parti temsilcileri yahut kişiler değiliz. Fakat aynı samimiyeti cumhur ittifakımız içerisinde kendilerince "güçlü" veya "büyük" diye anlandırılan siyasi partiler için söyleyemeyeceğim. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki ittifak içerisinde olduğumuz partiler için bu cümleleri kurmak istemezdim. Fakat gerçek bu ve yastığa başımızı koyduğumuz da ittifak muhasebesi değil vicdan muhasebesi yaparız ki bu gerçek dile getirilmese vicdanım rahat etmezdi. Milletvekilliği seçimi sürecinde sahada "ittifak içerisindeki küçük partilere oy vermeyin bize verin oyları bölüyorlar onlar vekil çıkaramaz yeşil sol parti çıkarır" diyenleri de gördük. Yine "onlara oy vermeyin vekil çıkaramazlar bize verin biz daha fazla çıkaralım" diyenleri de gördük. Fakat cumhurbaşkanlığı seçiminin selameti için de sustuk. Siyaset uzun soluklu bir yoldur. Samimiyetle çıktığımız ittifak yolunda sadece samimiyetin, dürüstlüğün, mertliğin ve yiğitliğin timsali dadaşlara karşı aynı samimiyetle devam edeceğiz. Büyük birlik partisi olarak bazı illerde tek liste halinde seçime girmeliyiz derken bunun sebebi tam olarak 14 Mayıs da Erzurum'da gerçekleşen sonuçları gördüğümüz içindi. Yine bizim dediğimiz gibi olsaydı ve Erzurum'da tek liste halinde seçime girilseydi bugün cumhur ittifakı olarak Erzurum da 6 vekilin 6'sını da biz yani cumhur ittifakı kazanmış olacaktı. Büyük birlik partisini yok saymaya çalışan sözüm ona "büyük" partiler; diyelim ki büyük birlik partisinin aldığı yaklaşık 8 bin oyun tamamını a partisine yazsak 5. Vekili çıkarabilir miydi? Hayır. Yine diğer bir partiye yazsak 2. Vekili çıkarabilir miydi ? O da hayır. Peki A partisinin vekil çıkarmaya yetmediği yaklaşık 15 bin oyunu B partisinin vekil çıkarmaya yetmediği yaklaşık 30 bin oyunu ittifak içerisindeki büyük birlik partisine yazsak vekil çıkarır mıydı ? Tabiki evet. Kendi oyuyla beraber yaklaşık 50bin oy ile 6. Sıradaki vekil cumhur ittifakı içerisindeki vekil çıkaramayan BBP çıkarırdı ve yeşil sol Erzurum'dan vekil çıkaramazdı. Peki şimdi bütün bunlara rağmen soruyorum yeşil sol partinin Erzurum'dan vekil çıkarmasına kim sebep olmuş? İttifak içerisindeki partilere karşı riyakarlığı kim yapmış ? Bu sorulara cevabınız ne olur bilmem fakat şu bir gerçek ki bu günden itibaren tavırlarınız ve hareketleriniz aynı şekilde olmaya devam ederse oyunu bizim samimiyet anlayışımıza göre değil sizin riya anlayışınıza göre oynayacağız !


Orjinal Habere Git