Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremlerde çocuklar özellikle toplu ölümlere tanık olduklarını anlattığı Psikolog Hatice Köroğlu, ölümün çocuklarla birebir konuşulması gerektiğini ifade ederek çocuklarını kaybettiğini ve yaslarını anlattığını anlattı.
Çocuk ve Ergen Terapisti Psikolog Hatice Köroğlu
Çocuklar ölümle çokça yüz yüze geldiği ifade eden Köroğlu, 'Şu an çok farklı bir dönemden geçiyoruz. Deprem zor bir dönemindeyiz. Çocuklar ölümle çokça yüz yüze geldi, toplu ölümlere tanık oldu. Belki birçoğu sevdiklerini, arkadaşlarını kaybetti. O yüzden bu dönemde Ölüm ve yas konuları çok çok ön plana çıkmaya başladı. sohbet ederken doğru ve dürüst bilgileri veremez.' dedi.
'Çocuklar okul öncesi döneminde ölümü algılayamazlar'
Doğumun ölüm ile ilgili maruz kalmanın ve uzak tutumun yanlış olduğunu vurgulayan Köroğlu, 'Çocuklar okul öncesi dönemde genellikle ölme algılayamazlar. Nedeniyle ölüme hakkında bilgi ölüme uygun bir şekilde, gelişimsel sonuçlara göre dürüst ve güvenilir bir bilgi vermek istiyoruz. ya da etkilenmesin diye belki gözyaşlarımızı sileriz.İki durumu da kesinlikle önermiyorum.Bu noktada önemli olan çocukları izlemeden bastırmadan,çok da duygu yoğunluğuna maruz kaldığında bir süreçte ölüm haberini verebilir.' ifadelerine yer verdi.
'Ölüm haberini gördüklerini çok değerlidir'
Çocuğa ölüm haberi verilirken nelere dikkat edilmesi yönünde önerilerde bulunan Köroğlu, 'Ölüm haberini verilirken mutlaka birinci sınıfların yakınında olmalı. Ölüm haberini görmek isteyenlerin sözcükleri de çok değerlidir.Haber yoğunluğu verilince genellikle 'uçtu gitti, melek oldu, kaybettik, çocukları daldı' gibi kavramları anlatıyoruz.Örneğin 'uykuya daldı' demek için soyut bir kavram içerdiği için çocuğu onu anlamlandıramıyor. 'Allah aldı' demek çok yanlışlı bir kelimedir.Bu sefer çocuktaki Allah inancı sarsılabiliyor.' diye konuştu.
'İnkâr süreçleri yetişkinlerde bile gözlemlemek bir arada'
Ölüm hikayesi alan çocuğunda ölüme girebileceğini dile getiren Köroğlu, 'Ölüm haberini ilk zararlarında muhtemelen inkâr olacak. İnkâr döneminin sonunda bile bile gezen bir büyücü. duruma biraz kızabiliyor. şeklinde konuştu.
'Çocuk kesinlikle tanımlanarak getirilmeli'
Çocuklar somut dönemde onlar için biz boyutlarda ruh ve bedenden ayrılabilirler. Mezarlık ziyaretlerinin de okul öncesi döneminden sonra başlatılmalı. dedi.
'Her çocukla konuşma sürecimiz ve dinamiğimiz aynı'
Çocuğa çok fazla bilgi sonucu ölüm haberinin verilebileceğini söyleyen Köroğlu, 'Depremzede de olsa normal bir şekilde kayıp yaşayan da olsa her çocukla konuşma sürecimiz ve dinamiğimiz birbirine. Örnek 'annen öldü senin suçun değil, deprem oldu ve öldü, bazı insanlar da depremde öldü' diyerek çok fazla bilgi açığa çıkarır.Örneğin; '3-4 yaşlarındaki bir çocuk depremde öldü, bina veya göçüğün altında kaldı' gibi ifadeler davranışı muhtemelen ağır olacaktır. kullanım kullandı.