Tarih: 03.11.2025 08:45

Ceza Hukukunda Meşru Müdafaa (Meşru Savunma) Hakkı

Facebook Twitter Linked-in

Ceza hukukunun en temel ilkelerinden biri, bireyin kendisini, yakınlarını veya malvarlığını haksız bir saldırıya karşı koruma hakkıdır. Bu hak, meşru müdafaa (meşru savunma) olarak adlandırılır ve Türk Ceza Kanunu'nun 25. maddesinde açıkça düzenlenmiştir.

Kanuna göre, "Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, haksız bir saldırıyı o anda bertaraf etmek amacıyla yapılan fiillerden dolayı faile ceza verilmez." Bu hüküm, kişinin saldırı karşısında yalnızca pasif bir konumda kalmak zorunda olmadığını, hukuk tarafından tanınan bir savunma hakkına sahip olduğunu gösterir.

Meşru müdafaanın oluşması için bazı şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir:

• Bir saldırı olmalı ve bu saldırı haksız olmalıdır.

• Saldırı gerçekleşmekte olmalı veya gerçekleşmesi an meselesi olmalıdır.

• Savunma saldırıya orantılı olmalı, yani saldırıyı aşacak ölçüde olmamalıdır.

Örneğin, bir kişinin kendisine bıçakla saldıran birine karşı sopa ile karşılık vermesi meşru müdafaa sayılabilir. Ancak saldırgan kaçtıktan sonra ona zarar vermek, savunmayı aşıp cezai sorumluluk doğurur.

Meşru müdafaa, bireylerin güvenliğini korurken, hukuk düzeninin adalet dengesini de sağlar. Zira hukuk, bireyi saldırı karşısında çaresiz bırakmaz; ancak bu hakkın kötüye kullanılmasına da izin vermez.

Av. Selman S. ERTÜRK




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —