'Boşluğu Doldurulamayan Gidişler”

Bir kişinin hayatında bıraktığı izlenimin, gitmekle değil, gitme sonrasında oluşan boşluğun doldurulamazlığıyla belirlendiğine dikkat çeker. Başlık olarak 'Boşluğu Doldurulamayan Gidişler' olarak adlandırabiliriz. Bazı insanlar vardır ki gittikleri yerde geride büyük bir boşluk bırakmazlar. Gelişleriyle dolu dolu anlar yaşanırken, ayrılıklarıyla da bir eksiklik hissedilmez. Ancak, bu sözde vurgulanan kişiler, gittiğinde ise geride derin bir boşluk bırakırlar. Onların ayrılışıyla beraber, hayatta oluşturdukları etki, doldurulamaz bir eksiklik olarak kalır. İnsanların geçici olarak hayatımıza girebileceğini ve orada belli bir süre kalabileceğini, fakat geride bıraktıkları izin kalıcılığının ve etkinin önemini vurgular. Gittiğimiz her yerde iz bırakabiliriz, ancak gerçek değer, bıraktığımız boşluğun doldurulamayacak olmasıyla ortaya çıkar. Kalıcı etkiler, insanların gitmeden önce yaptığı izlenimlerle değil, gitme sonrasında yaratılan özlem ve eksiklik hissiyle belirlenir. Bu düşünce, insanların yaşamlarında iz bırakmanın yalnızca varlıklarıyla değil, yokluklarıyla da mümkün olduğunu gösterir. Bazen bir kişi, sadece varlığıyla değil, yokluğuyla da unutulmaz bir etki yaratabilir. Bu etki, o kişinin hayatta bıraktığı anıları, değerleri ve özlemiyle sürer gider. 'Boşluğu Doldurulamayan Gidişler' başlığı, bir kişinin ayrılışıyla beraber ortaya çıkan eksikliği, özlemi ve kalıcı etkiyi anlatır. Gitmek, bazen insanları daha da hatırlanır kılar ve unutulmaz bir boşluk bırakır. Bu boşluk, ancak o kişinin kendi varlığıyla doldurulabileceği için, geride bıraktığı etki sonsuz bir şekilde devam eder. Av. Selman S. ERTÜRK


Orjinal Habere Git