Büyük Birlik Partisi Erzurum İl Başkanı Ahmet Eşref Yılmaz, DEM Partisi'nin Erzurum'daki toplantısının ardından yaptığı sert açıklamada "Bu şehir senin tasavvurundan büyük; Erzurum'da Kürt-Türk ayrımı yoktur, Erzurumlu vardır" ifadelerini kullandı.
"Erzurum Senin Bildiğin Gibi Bir Şehir Değil"
Büyük Birlik Partisi Erzurum İl Başkanı Ahmet Eşref Yılmaz, DEM Partisi'nin Erzurum'da düzenlediği toplantıya ilişkin sosyal medya üzerinden dikkat çeken bir değerlendirme yaptı. Yılmaz, DEM Partisi milletvekilinin açıklamalarına tepki göstererek "Erzurum ve Erzurumluyu bilmezsin. Hasbelkader seçilmiş bir vekilsin, bu şehir hakkında ahkâm kesme" sözleriyle eleştirilerine başladı.
Yılmaz'ın açıklamaları, Erzurum kamuoyunda da geniş yankı buldu. Kentin duruşunu, tarihini ve toplumsal yapısını hatırlatan BBP İl Başkanı, Erzurum'un siyasi tartışmalara malzeme edilemeyecek kadar köklü bir şehir olduğunu vurguladı.
"Şehir İstese O Toplantıyı Yapamazdınız"
Yılmaz, DEM Partisi temsilcisinin toplantıdan önce tehdit edildiği yönündeki iddiasına da tepki gösterdi. Milletvekilinin "adı bizde saklı" ifadeleriyle ima ettiği tehdit söyleminin manipülatif olduğunu belirten Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
"Eğer Erzurum o toplantıyı yaptırmak istemeseydi, 2015 seçimlerinde olduğu gibi bu şehre gelemezdiniz. Şehir size misafirperverliğini gösterdi. Erzurum'un vakarını istismar etmeye kalkmayın."
Bu çıkış, özellikle Erzurum'da seçim dönemlerinde yaşanan gerginlikleri hatırlatması açısından dikkat çekti. Yılmaz, Erzurum'un provokasyonlara kapalı, vakar sahibi bir şehir olduğunun altını çizdi.
"Terörle İrtibatlı Yapıları Milletin Temsilcisi Saymıyoruz"
BBP İl Başkanı Ahmet Eşref Yılmaz açıklamasının en sert bölümünde terör vurgusu yaptı.
"Dünyanın birçok ülkesince terör örgütü olarak tanınmış, 40 bin insanımızı katletmiş bir yapıyla irtibatlı hiçbir oluşumu milletin temsilcisi olarak görmeyiz" diyen Yılmaz, Erzurum'un teröre karşı net tavrını hatırlattı.
Yılmaz, toplantıya katılanların salon girişinde yoğun güvenlik önlemleri altında bulunmasına atıf yaparak, salonun neredeyse yarısının boş olduğunu ve bunun da Erzurum'un tavrının göstergesi olduğunu ifade etti:
"Eğer bu şehir senin dediğin gibi senin şehrinse, salonda bulunan vatandaş sayısından iki kat fazla güvenlik eşliğinde içeri girmezdin."
Bu sözler, Erzurum'un toplumsal hafızasında terörle mücadele konusunda sahip olduğu duyarlılığın altını çiziyor.
"Bu Şehirde Ayrımcılık Yoktur; Erzurumlu Vardır"
Ahmet Eşref Yılmaz, açıklamasının en dikkat çekici başlıklarından birinde şehir kimliğine vurgu yaptı.
"Bu kadim şehirde Kürt ya da Türk yoktur, Erzurumlu vardır" diyen Yılmaz, Erzurum'un etnik bölünmelere yabancı bir şehir olduğunu belirtti.
Yılmaz, "Biz yüzyıllardır kavilleşmiş Kürt ve Türkler olarak Dadaşça yaşadık, yaşamaya da devam edeceğiz" diyerek ayrışma söylemlerine net bir mesaj verdi.
Erzurum'da ilçeler üzerinden yapılan siyasi okumalara da karşı çıkan Yılmaz, şehrin her köşesinin kendileri için eşit olduğunu belirtti:
"Çat kadar Karayazılıyız, Tortum kadar Tekmanlı, Uzundere kadar Karaçobanlı, İspir kadar Hınıslıyız. Bu şehir bir bütündür."
"Biz Aynı Kilimin Desenleriyiz"
Yılmaz açıklamasının son bölümünde hem terör örgütü ideolojisine hem de ayrıştırıcı siyasete göndermeler yaptı.
"Örgütün ideolojisi ateist, Marksist-Leninist… Belki bilmezsiniz ama bizim dinimizde ırkçılık günahtır" diyerek konuşan Yılmaz, Türkiye'de bir arada yaşamanın esas olduğunun altını çizdi.
"Biz Kürdün, Türkmen'in, Terekeme'nin, Laz'ın, Çerkez'in özgürce yaşayacağı bir ülke hayal ediyoruz; ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti kanunlarına uyarak. Bizler aynı kilimin desenleriyiz. Barış adı altında ikilik ve bölücülük çıkaranların o kilimi ayaklar altına almasına izin vermeyeceğiz."
Yılmaz'ın açıklaması, Erzurum'un tarihsel birlik ruhunu öne çıkarırken aynı zamanda terörle arasına kesin çizgi koyan toplumsal duruşunu yeniden hatırlattı.